- 495 Okunma
- 5 Yorum
- 4 Beğeni
İNSANCA YAŞAMAK
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Yaşamın içinde kaynağından beslenen tek olgu sevgidir.
İlgisizliğin, vurdum duymazlığın, aldırmazlığın, çıkarcılığın, küçümsemenin, alaycılığın, aşağılamanın kaldırım taşları ile döşenir yalnızlığın yolu. Atılan her adım, yolcusunun büyük ya da küçük acılarından ibarettir. Ve bilmeden yürür korkularıyla özgürlüğüne. O yüzdendir; “Yalnızlaştıkça özgürleşir, özgürleştikçe yalnızlaşır.” sözü.
Özgürleştikçe; özgüveni artar, duyuları gelişir. Duyuları geliştikçe, yetenek ve becerileri de gelişir. Harmanlamaya, toplamaya, çıkarmaya, kurgulamaya ve üretmeye başlar. Sonunda kendi kendine yetmeyi öğrenir.
Yalnızlık ülkesinde herkes kraldır. O ülkede yaşayan hiç kimse yenilgi nedir bilmez. Çünkü mecburdur ayakta kalmaya ve direnmeye. Düşsede yine kendi elinden tutup ayağa kalkmak zorundadır. Bilir kendisini kendisinden başkasının kaldırmayacağını.
Ve kendi sevgisini yaratır yalnızlık. Bir kedinin yılışmasında, bir köpeğin bakışlarında, bir kuşun ötüşünde, bir çiçeğin veya fidanın gelişmesinde, bir şiirde, bir yazıda, okunan bir romanda vücut bulur bu sevgi.
Ve yine kaynağını kendisinden alır. Her iki tarafta karşılık beklemeden sevgisini gösterir. Sevgiyi verende alanda mutludur. Paylaştıkça daha, daha, daha da çoğalır. Çoğaldıkça zaman, mekan, görsellik anlamını yitirir ve bir hiçlik mekanında sonsuzluk kazanır.
“Neden insanlar bir birine böyle bir sevgi gösteremez?” sorusu sorulduğunda anlam kazanır hiçlik. “İnsana has bir özelliktir insanca yaşamak.” çıkarımını kavramak ve anlamlandırmak bu sorunun cevabını oluşturur. İnsan olabilmek; iyi bir ahlak, yüksek karakter, mükemmel bir eğitimle elde edilir. Eğitimli insan daha ahlaklı, daha karakterlidir.
Bu özelliklerin sonucu insan sosyalleşir, üretir. Sosyalleştikçe ve ürettikçe zekası gelişir. İçinde bulunduğu toplum, gittikçe gelişerek konforlu bir yaşama kavuşur. Gitikçe kurallaşır, sistemleşir ve özgürleşir.
Bu temeli oluşturmak için zeka gerektir. Zekanın oluşması içinde iyi beslenmek koşuldur. İşte bu gerek ve koşulun sağlanmadığı durumlarda “insan” kavramı anlamını yitirir. Toplumsal yaşam kendi kaosunu yaratmaya başlar. İnsan kavramını üzerinde taşıyanlar işte bu kaosu hissetmeye başladığı an toplumdan uzaklaşır. Yani yalnızlaşır. Kısaca kendi kurallarını, kendi sistemin ve özgürlük alanını yaratır.
Sadık Uygur (28 . 08 . 2022)