- 244 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
SÜZ- GEÇ..*'
Köylü milletin efendisi midir onu bilmem ama köylü gerçekten efendidir.
Kent ortamındaki hızlı değişim ve birtakım fırıldaklıkların uzağında kalmayı milletimiz "köylü kalmak" olarak niteler. Kürtçe’den Türkçe’ye yaygın kullanımıyla "Gundi" olarak da betimlenir( Gund: Kürtçe’de köy, Gundi köylü manasını ihtiva eder🙂).
Burada birbirinden ayrı tutulması gereken iki kavram var ki bunlar saflık ve cahilliktir. Saflık duru, yalın ve katıksız olmayı ifade eder. Safın içinde hile hurda yoktur. Cahillik ise daha çok öğrenmeye karşı gösterilen direnç olarak tarif edilebilir.
Saf insan imkan ve fırsatını bulamadığı için öğrenememiştir; cahil ise inkan ve fırsatları sonuna kadar değerlendirdiği halde dahi öğrenmemiş olabilir. Zira ortam kitap yüklü merkeplerle doludur.
Dolayısıyla "Biz ne bilek begim, büyükler bilir!" tepkimesinin saf ve cahil insan dünyasında iki ayrı anlam ihtiva ettiği söylenebilir.
Köylü saftır ; ancak cahil değildir. Çünkü şehirden uzaktır.
Şehir medeniyettir. Şehrin kendine has dokusu, kokusu, tarihi, kültürü, mimarisi, ruhu, caddeleri, meydanları, görüntüsü ve şeceresi vardır. Şehirde medeni insanlar oturur. Şehir sıcaktır.
Kent, kozmopolit bir yaşam görüntüsüyle şehrin kimlik kaybıdır. Şehir bozulur kente dönüşür. Kent beton yığınıdır. Ruhsuz hissiz ve soğuktur.
Kentli araftadır; ne şehirlidir ne de köylü. Kent kökünden kopmaktır.
Köylü şehirli değildir ama kentli hiç değildir. O, kentin kaos ve keşmekeşine bulanır ancak ruhunda saklı masumiyetin tesiriyle hep "köylü kalır"..
Fuat Oskay
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.