- 277 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Zenginliğin Esas Kaynağı Servet Dağılımıdır Servete Servet Katılımıdır
Kimin ve kimlerin zengin olacağına ya da kimlerden kimlere servet aktarılacağına iktidarlar karar verir. Servetten kasıt varlıklılıktır. Bu bir nesille iktifa edilecek değil nesilden nesile aktarılacak varlıklılıktır. Herkesin bir evi bir arabası olabilir ilaveten bir kışlığı bir yazlığı kenarda biraz birikimi olabilir anlatılmak istenen bu değildir. Bu şartlar öyle gelişir ki durum bir fırsata çevrilebilir bu imkanları edinebilirsiniz. Ancak milyon dolarlık servetler öyle tesadüflerle ve emekle olmaz. O başka ve farklı bir şeydir
………………………
Bir köşe yazarımız varlığı eğitimliliğe bağlamış yazısında. Doğrudur bu ancak yeterli değildir. Eğitimli ve meslek edinmiş kişi şartları daha iyi kollayabilir, fırsat yakalayabilir ancak bu bir yere kadardır. Farkı sadece daha az eğitimlinin önüne geçmesi kadardır. Eğitimlilik bir ülkeye çıta atlatabilir, topyekün bir enerji ve sinerji yaratabilir kalkındırabilir geliştirebilir. Ancak münferit olarak eğitimli büyük varlığa kavuşamayabilir.
……………………….
Varlıklılar arasında eğitimliler vardır elbet. Oransal olarak da daha yüksek düzeydedir mutlak. Ancak bu onun eğitimliliğinden kaynaklı değildir. Şartları lehine çevirmesindendir. Eğitimlilik toplam kaliteyle ilgilidir. Bir ülkenin kalite düzeyini yükseltebilir, ilerlemesine çağdaşlaşmasına etki edebilir ancak eğitmlilik sadece tek başına varlık edinmeye yeterli olmayabilir. Eğitimli daha az eğitimliye göre belki daha nitelikli işte çalışabilir, daha yüksek ücret alabilir, parasını daha dikkatli kullanabilir, yaşam koşullarını daha iyi ayarlayabilir.
………………………
Eğitimlilik her zaman toplam kaliteye de etki etmeyebilir. Genel düzeyde eğitimli olunur ama çok yetersiz bir toplum da olunabilir. Bu eğitiminizin size ne verdiğine ne kazandırdığına bağlıdır. Eğitim her zaman iyi şeyler vermez. Eğitilerek cahil de bırakılabilirsiniz. Cehalet düşünsel anlamdadır. Eğitim, aydın yani münevver bir diğer adıyla entelektüel yetiştirir bu yetişenler toplumun önünü açarsa işe yarayabilir. En kötü cehalet yarı cehaletliktir. Yarı aydından da bir şey beklememek gerekir. Yarı aydın yarı cahil insan yetiştirir.
……………………….
Gelişmişliği kırsalın gelişmişliğine bağlarım her nedense. Kırsalda da yaşam şehirdeki düzeye erişmiş ya da erişmek üzereyse bir gelişmişlikten bahsedilebilir. Köyde az çok düzgün yapılaşma varsa, insanlar iyi şartlarda barınabiliyor, musluğundan suyu akıyor, doğal gazla ısınabiliyor, elektrikle aydınlanıyor ve buna bağlı olarak tüm teknolojik cihazlardan istifade edebiliyor, interneti çekiyorsa fiziki anlamda bir seviye yakalanmış demektir. Köyün bir toplanma yeri, kütüphanesi, spor tesisi, ahalinin oturup konuşabileceği bir kıraathanesi var ve medeni ilişkiler kurulmuşsa o toplum o ülke belirli bir düzeye gelmiştir demektir.
………………………
Biz eğitimlilikte toplam kaliteyi yakalamış olsaydık zenginliği geçelim hala kırsal kentsel, yerli köylü, merkez taşra, işçi işveren gibi sınıfsal ve muhitsel şeyleri aşmış olurduk. Kalkınıyor olabiliriz ama ilerleme ve çağdaşlaşma farklı bir şeydir.
...
Varlıklı insanın varlığını büyüterek sürdürmesi mümkündür. Zengin insan adım atmayı, alıp satmayı, yatırım yapmayı, elindekini çoğaltmayı bilir. Para parayı çeker. Servete servet katar. Siz yatarken o uyanık gezer. Elindekini yüksekken çıkarır düşükten alır. Damlaya damlaya göl olur misali küçük birikimlere yönelir. Gereksiz harcama yapmaz. hep tasarruf yapar. Kaz gelecek yerden tavuk esirgemez. Büyüyen ve gelişen yere yönelir. Oraları ucuza kapatır. İçerden adamlarla imar izni alır. Ranttan büyük zengin olur.
Kemal SEYFİ
29.07.2022
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.