- 318 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
KURBAN
Kurban Ve Biz
KURBAN
Allah’a yaklaşmaktır kurban. Ama biz bu yaklaşmayı ne kadar gerçekleştirebiliyoruz. Kendimizi siyasetten, ekonomiden, malayaniden, gıybetten ne kadar kurtarabiliyoruz. Günümüzün çoğu neyle geçiyor. Kur’an’la ne kadar vakit geçirebiliyoruz.
Şu üç günlük dünyada ebedi hayatın ne kadar hazırlanabiliyoruz. O sonsuz hayata karşılık bu sınırlı hayatı ne kadar sorumsuzca harcıyoruz. Günahlara dalmakta ne kadar hırslı davranabiliyoruz. Bu dünyanın dertlerini büyütüyor, büyütüyor dağ kadar yapıyor, altından kalkılamaz hale getiriyoruz. Bu yüzden strese giriyoruz. Bu stres hayatımızı kaplıyor, intihara kadar varan sona kadar gidebiliyor.
Önemsiz şeyleri önemli hale getiriyor, önemlileri önemsizleştiriyoruz. Sebepsiz yere düşmanlıklar besliyor, haset ve kin yüzünden birbirimizi ortadan kaldırmaya kadar gidebiliyoruz. Bütün bunlar bizim ebedi saadetimizi gölgeliyor, ortadan kaldırıyor, ebedi felakete döndürüyor.
Yalan o denli hayatımızı işgal ediyor ki doğrularla karışıyor, giderek kendimize yalan söylüyor ve bu yalanlara inanmaya başlıyoruz. Bu yalan dünya gerçek dünyanın üzerini örtüyor, git gide hakikatten kopmaya başlıyoruz.
Gecelerimiz gafletle, gündüzlerimiz isyanla geçiyor. Gerek haram nazar, gerek müstehcen konuşmalar bütün ibadetlerimiz alıp götürüyor, gafletle yaptığımız ibadetlerin bir faydasını göremiyoruz.
Esnaflığımızda hiç hayır yok. Mal satmak için yalan söylüyor, hile yapıyoruz. Pazarda malın çürüğünü gizleyerek fark ettirmeden satmayı marifet sayıyoruz. Bu kazançtan hayır umuyor, sonra çoluk çocuğumuzun itaatli olmasını istiyoruz. Biz isyan ettiğimiz halde onlardan taat ve ibadet ehli olmasını bekliyoruz.
Kendimizi her fırsatta övmekten vaz geçmiyor, bunu yapamazsak çoluk çocuğumuzu övüyor, başkalarının çoluk çocuğunu eleştirerek onları küçük düşürüyor, düşmanlıkların tohumunu ekiyoruz.
Başkalarının ayıplarını ortaya döküyor, aynı fiilleri icra etmekten geri durmuyoruz. Hep gözümüzü başkalarının yanlışlarını görmeye ayarlamışız, kendi yanlışlarımızı görmezlikten geliyor, belki de onları meziyet sanıyoruz.
Bütün bu fiillere sahipken Allah’a yakın olabileceğimizi sanıyor, her birimiz kendimizi Allah’ın dostu sanıyoruz. Bayramlar geliyor geçiyor, bir adım ileri gitmeden hep yerimizde sayıyor, belki de geri sarıyoruz.
Bu kısır döngü sürüp dururken ölüm gelip çatacak, belki de haberimiz olmayacak. Belki de bu yüzden ölümden korkuyor, onu hayatımızdan çıkarıyoruz.
Ahmet Kemal
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.