WILLIAM GOLDİNG.

• 1 Temmuz 2022 Cuma 19:44:41

WILLIAM GOLDİNG KİMDİR? HAYATI VE ESERLERİ
Eleştirmenlerin büyük beğenisini kazanan ve 20. yüzyıl klasikleri arasında kendine yer edinen “Sineklerin Tanrısı” kitabının yazarı İngiliz Romancı.
19 Eylül 1911 tarihinde İngiltere, Cornwall Saint Columb Minor’da doğmuştur. Büyüdüğü 14. yüzyıla ait ev bir mezarlığın hemen yanındaydı. Annesi Mildred, kadınların oy kullanma hakkı için mücadele eden aktif bir kadın hakları savunucusuydu. Babası Alex ise okul müdürü olarak görev yapıyordu.
William, ilk eğitimini babasının idareciliğini yürüttüğü Marlborough Grammar School’da aldı. 12 yaşına geldiğinde roman yazma teşebbüsünde bulunsa da başarısız oldu. Hayalleri gerçekleşmemiş bir çocuk olarak çıkış noktasını akranlarına kabadayılık yapmakta buldu. Sonraki yıllarda çocukluk yıllarında çok arsız biri olduğunu söylemiş ve hatta bu yıllarda “başkalarını incitmekten zevk aldığını” da itiraf etmiştir.
İlköğretimden sonra Oxford Üniversitesi’ndeki Bresenose Koleji’ne devam etmiştir. Babası onun bir bilim adamı olmasını istese de William İngiliz Edebiyatı eğitimi almayı tercih etmiştir. Mezuniyetinden bir yıl önce 1934 yılında “Şiirler” gibi sade bir isim taşıyan ilk eseri olan şiir kitabı yayınlanmış, ancak bu derlemesi eleştirmenlerin dikkatini çekmemiştir.
Üniversiteyi bitirmesinin ardından bir süreliğine ev ve tiyatro yapımında çalışmış, ancak nihayetinde babasının adımlarını takip etmeye karar vermiştir. 1935’de Salisbury’de Bishop Wordsworth’s Schoool’da İngilizce ve Felsefe öğretmenliğine başlamıştır. Bu okulda asi gençlerle ilgili deneyimleri, Sineklerin Tanrısı romanı için kendisine ilham kaynağı oluşturmuştur. 1939’da Ann Brookfield ile evlenmiş ve çiftin David (d.1940) ile Judith (d.1945) isminde iki çocukları olmuştur.
Öğretmenliğe tutkuyla bağlı olmasına rağmen 1940’da Kraliyet Donanması’na katılmak için mesleğini geçici olarak bırakmış ve II. Dünya Savaşı’nda yer almıştır. Kraliyet Donanması’ndaki ilk altı yılı askerlik yaşamının daha iyi olan günleridir. Denizcilik Araştırmaları Kurumu’nda Lord Cherwell’e yardımcı olmak için yedi aylığına New York’ta görevli olduğu sürenin haricinde sürekli gemidedir. Bu yıllarda denize ve denizciliğe karşı ömür boyu sürecek bir romantizm geliştirmiştir.
Birinci Dünya Savaşı’nda Bismarck’ın batırılmasında ve ayrıca denizaltı ile uçak saldırılarının püskürtülmesinde görev alan savaş gemilerinde bulunmuş, hatta teğmen olarak bir roket fırlatma teknesinin komutanlığını dahi yürütmüştür. Bu savaş esnasındaki deneyimleri sonucunda şunları söylemiştir: “İnsanların neler yapabileceğini görmeye başladım. Tüm bu yılları, insanın bal üreten bir arı kadar kötülük meydana getirebileceğini anlamadan geçirmek için bir kimsenin ya kör olması ya da akli melekelerinin yerinde olmaması gerekir.” Öğretmenlik yıllarında yaşadıkları yanında Golding’in savaşlarda bizzat bulunması da kurgu eserleri için oldukça fazla miktarda malzeme toplamasını sağlamıştır.
1945’te II. Dünya Savaşı’nın sona ermesinden sonra, öğretmenlik işine ve yazarlığa geri dönmüştür.
Golding ilk ve sonradan en beğenilecek romanı olan “Sineklerin Tanrısı”nı, kitabın taslağını gönderdiği 21 yayıncıdan ret yanıtı aldıktan sonra 1954’te bastırmayı başarmıştır. Romanda, bir uçak kazasından sonra ıssız bir adada mahsur kalan bir grup çocuğun sürükleyici hikâyesi anlatılmaktadır. Hayali bir canavar ile yüzleşmeleri sonucunda birbirlerine düşman kesilen çocukların toplumsal kısıtlamalardan kurtulmaları neticesinde ortaya çıkan vahşi yönlerinin gösterildiği bir romandır. Sembolizmin bol miktarda görüldüğü bu kitap, yayınlanmasından itibaren bir klasik olarak kabul edilmiş ve sahip olduğu derin analizlerle okullarda tartışmalar ve incelemelere konu olmuştur. Golding’in öğretmenlikten emekli olmasından bir sene sonra 1963 yılında Peter Brook eleştirmenlerce çok beğenilen bu romandan uyarlanan bir film çekmiştir. Kitap Golding’in sonraki çalışmalarının yönünü belirlemiş ve diğer kitaplarında da insanın iyi ve kötü arasında yaşadığı içsel mücadeleyi anlatmaya devam etmiştir.
Yazar 1983’de 73 yaşındayken Edebiyat Alanı’nda Nobel Ödülü’nü kazanmış, 1988’de İngiltere Kraliçesi II. Elizabeth tarafından kendisine şövalyelik nişanı verilmiştir. 1990’da kitaptan uyarlanan bir filmin tekrar çekilmesi yeni bir neslin de kitaba ve dolayısıyla yazara ilgi duymasını beraberinde getirmiştir.
Golding yaşamının son yıllarını eşiyle birlikte Falmouth, Cornwall yakınlarındaki evinde yazmaya devam ederek geçirmiştir. 19 Haziran 1993’de Perranarworthal, Cornwall’da kalp krizi geçirerek ölmüştür. Daha önce yazımını tamamladığı “Çatal Dil” ölümünün ardından yayınlanmıştır. Sineklerin Tanrısı haricinde Golding’in yazarlık kariyerinin en başarılı romanları arasında 1980 yılında Booker McConnell Ödülü’nü kazandığı “Rites of Passage”, “Pincher Martin, “Free Fall” ve “Piramit” sayılabilir. Asıl olarak bir romancı olmakla birlikte şiirler, oyunlar, makaleler ve kısa hikâyeler de yazmıştır.