- 802 Okunma
- 7 Yorum
- 8 Beğeni
Fil Dişi
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Ben ölünce, baldırı çıplağa dağıtılacak çaputum, hırsızın eline yakışmayacak pirinç kapı kulpum, daimi ana kucağım kabrim, bir de mahallenin ucundan başlayan beyaz dümenli gecesi sana emanet derdi Hidayet abla. Cebimdeki sigara paketinin dolu mu, bitmeye yakın mı olduğunu anlar, ona göre isterdi.
Dert, insanın önünü bir anda kesmiyor, usul usul zehirliyor, bir gün ayağın ayağına dolanır gibi olur da düşmediğin ilk tökezlemeyi bir nimet sayarsın, işte onu yaptıran derdin büyük olanıdır, dedi bir gün. Lafı acıtır, merhameti unuttururdu. Gözlerinin okuması geçip para sayamaz olunca, oğlum, Allah acele alsın canımı, yavaş olursa kıymete biner derdi gülerek. Dediği gibi bir gece, uykusunda melek oldu. Şimdilerde penceresinin önünden her geçtiğimde kuru toprağından sebeplenip aceleyle boynunu sabah güneşinin tersi yöne bükmüş saksı çiçeğine görüyordum. Bir de içeriden kah kırılan bir eşya ya da gülme sesi gelir olmuştu. Derdimin ilk tökezlemesini atlatınca, bir şeyler karaladım onun için, bu onu son kaydetmem oldu.
Zamanında elime para geçtiği de oldu, bir lokma için günlerce amelelik ettiğimi de bilirim. Bir ana, bir oğul, en az yüzyılık ev. Okuyamadım ama gri tuğlaları sıvası dökülünce ortaya çıkan ve o da benimle alay eden bir ağzın dişlerine benzeyen okulun dışında ne bulduysam okudum. Beyaza dirilecek kağıt çöplerinden dünyayı çekip çıkardım. Kestane de sattım, buz gibi su da, en güzeli ve en az kazandıranı sahaf çıraklığımdı. Okudukça kelimeler aklımdan taşmak istedi, Bir gün kitap yazdığımdan bahsettim birkaç kişiye.
Şiirden para kazanmak istiyorsan orospun olmuştur, dedi Himmet Abi, simitçiysen simidin, muhtarsan mahallen, bakkalsan yumurtan öyledir. İtiraz edecek oldum, çok gücüme gitmişti dediği. Onca derdin arasında büyümüş satırlarımın sabrı içinde sustum. Filin dişi sökülse kendi dişini söküp takacak bir adamdı o. Annem bu mahallenin çatısı derdi onun için, gidince sel alacak her yeri de. Öyle de oldu.
Himmet abi, mahallenin kadınları fistolu eteklerinin iç cebini ekmeğe bozukluk bulma umuduyla karıştırırlarken, etlerine çekilen kurtlara muhtaç olmasınlar diye, zırnık koklamaya razı bu zavallıları Beyoğlu’nun zengin hanımlarının limon sarısı duvarlarını silmeye yollardı. Adını duyan arsızın korkulu rüyası olmuştu.
Yersiz yurtsuz, nefesi kokanın tutunduğu dal, daha yediğimiz içtiğimiz mundar olmadan bilmişti olacakları. Gölgesinden korkan bazısı boyunca battığı çamurda azıcık kımıldasa uçtum sanar demişti. Fakirlik çaresizliğe atılan gemici düğümüydü, oysa kılıçlar paslanmış, yiğitler ölüydü.
O da öleli şöyle böyle iki yılı olmuştur. Her şey bozulmaya başlıyalı sanki midesine de aynısı geçmiş, doktorun demesine göre kursağından geriye bir şey kalmamıştı. Bir ay sonra gidiş o gidiş, araki bul, bul ki karşısına geç dinle. Yok, yokluk.
Ben mi ne yaptım? Hidayet ablanın kırılmış pencerelerine, artık kulpu olmayan kapısına son kez baktım. Himmet abi haklıydı, mucize bu ya şiirlerim karnımı doyuracak olsa, zenginin beline bir cevap daha sarılırdı. Yeni doğmuşların bir gün boyunlarını güneşin tersi yöne bükeceklerini bilerek ne yazsam boştu, cevabımı almıştım, yoktum ben. Olan da olmuştu.
YORUMLAR
Parlain m
Sevgiyle selamlıyorum.
Parlain m
Teşekkür ederim Etrabe, sevgilerimle.
Okudum bu bizden hikayeyi..
Yer değiştim kimi kahramanlarımız la...
Çıkamadım ayrilamadim 'biz' olmaktan...
Bu, güzel bir tad...
Yaşamaktan önemli şeyler adına, gonendim..
Çok saygımla.
Parlain m
Birkaç kez okudum yazını. Lütfen daha sık yaz.
Yüzümüz soğuk bir kış günü gibi olsa da iyi şeyler okumak ısıtıyor içimizi.
Sevgi ve selamlar.
Parlain m
Parlain m
Jüli d, sözlerin için minnettarım, teşekkür ederim, güzel bir akşam dilerim.
Yorum konusunda anlaşmıştık bir ara Parlain:)
“Otur oturduğun yerde” diyen iç sesime isyan bayrağını çekip “of bu da neydi böyle!” diyen diğer iç sesi dinledim.
Okumak, öyle böyle bir keyif değildi! Beğenimi de ancak bu kadar dile getirebiliyorum:) (neyse ki anlaşmıştık:))
Sevgilerimle...
Parlain m
Nasıl teşekkür etsem yetersiz, sevgiyle selamlıyorum seni.