Bir salonda kukla gösterisi vardı ve herkes kuklanın hareketlerine saplanıp kalmıştı.
Kuklayı hareket ettirense kendini karanlığa gizlemiş kimse görmüyordu suratını.

Bu oyun aynen olduğu gibi dünyaya yansıtılınca herkes sahnedeki kuklayı izler oldu fakat asıl oynatan el kendini kalabalıklar arasına gizlemiş bir salağı oynuyordu.
Fakat bu salağı oynayan hem kuklayı kontrolda tutuyor hemde onu istediği yöne yönlendiriyordu.

Toplum gözünü kukladan ayırmadığı için her işi çekip çevirenin bu olduğunu sanıyor kuklanın etrafında dolaşıp salağı ve birazda manyağı oynayan asıl aktöre bakmıyorlardı.
Baksalarda zaten ne görecek nede anlayacaklardı.

Birgün gösterinin yapıldığı salona suratını gizleyen ve sağ el işaret parmağı kancalı bir adam geldi.
Seyircinin kuklayı takip ettiği bir anda kuklayı oynatanın kimliğine ulaştı.
Dedi şimdi biliyorum bu kuklayı kimin oynattığını.
Bu aynen olduğu gibi dünyalık oyuna yansıyınca sahnede gezen adamın etrafında dolaşarak salağı oynayan gücü görüp takibe aldı.
Bir gün bunu bir kürsüde konuşurken kıstırdı ve arkasından hızla geçip gitti.
O anda adam geri tarafında bir yanma hissetti fakat o anda olaya yoğunlaşamadı.
Daha sonra acılar içinde yığılıp kaldı.
Arkadan geçen kancalı adam göz açıp kapayıncaya kadar kancasını adamın kıçına batırıp çıkarmış.
Kanca çıkarken adamın ciğerini söküp götürmüş.
Herkes merak etti fakat kimse oyunun sırrına eremedi.
Adam kürsüde bayıldı olur böyle şeyler dediler.
Kuklayı oynatan bu darbeyi alınca sahnede gezip kendini asıl oyuncu gibi yutturan oyuncuya gelmişti sıra.
Fakat asıl oynatanla arasındaki bağ koparılmıştı.
Eli kancalı adam dedi bu iş artık kolay alacak.
Sahnede gezen adam şovlarına devam ederken zamanla ağaç yaprakları gibi solmaya başladı.
Belli etmemek için doktorları bastılar ilacı,kullanılan ilaçlar yan etki yaptıkça yeni ilaçlar bastılar fakat ancak bir zaman götürebildiler.
Ve birgün oda bir kürsüde konuşurken yığılıp kaldı.
Kancalı adam o kürsününde arkasından geçmişti.
Birgün sahneye bir adam çıktı ve dediki bu ülkeyide sizide bu haydutlardan kurtaracağım.
Halk geleni sevdi ve başlarına taç yaptılar.
Güleryüzlü,sevimli,can dostu,herkesin ahbap olarak gördüğü birisiydi.
Ve bu adam eli kancalı adamdı.
Kancasını uzun kollu elbiseleri arasına gizlemiş henüz gösteri dönemine girmemişti.
Sadece sahneye başını uzatmış ısınma turuna çıkmıştı.