Yokluğum
Her şey boş. Boşlukta yüzüyorum. Boşlukta mı yüzüyorum, ben? Kimim ki ben? Konuştuğum her an aslında beslemediğim duygulardan bahsediyorum. Gülüyorum, espri yapıyorum, mutlu görünüyorum. Peki mutlu muyum? Bilmiyorum. Neyim ben? Ailesinin yanında bile kendi gibi olamayan biri. Bir zavallı, bir insan, bir varlık, bir şey... Kim olduğumu, ne hissettiğimi, nerede neden bulunduğumu, etrafımdakiler ya da kendim hakkında ne düşündüğümü bilmiyorum. Her konuşmaya çalıştığımda boğazım yanıyor. Sanki vücudum yaptığım mutlu sohbetlere tepki gösteriyor. Konuşmak istemiyorum. Bomboş hissediyorum. Hatta hissetmiyorum. Unuttum. Hisler, duygular, sözcükler... Hepsini unuttum. Yanıma gelip ne olduğunu soruyorlar. Ben de bilmiyorum. Ne oldu, ne oluyor, neden oluyor... Anlamıyorum. Beni sevdiklerini söylüyorlar. Gerçek mi bilmiyorum. İnanmak istemiyorum. Düşünmek istemiyorum. Nefesim daralıyor. Beynim parçalanıyor gibi hissediyorum. Ne olduğunu bilmek istemiyorum. Sanki bilirsem birdaha hiç kendim olamazmışım gibi. Zaten olamıyorum ama bazen düzelecekmiş gibi geliyor. Biraz zaman... Zamanla her şey geçermiş, öyle diyorlar. Zaman her şeyi yutuyor. Belki de o yüzden geçti sanıyoruz. Ama zaman yaşananları silmiyor. Aksine gelecekte karşımıza çıkarmak için saklıyor. İçim geçmişle dolu. Geleceği göremiyorum. Hatta düşünemiyorum. Geleceğim yok gibi. Olmayacak gibi. Hep geçmişte kalacakmışım gibi... Unutmak istiyorum. Düşünmemek, yok olmak istiyorum. Hiç var olmamış olmak.
Gökçen
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.