- 502 Okunma
- 2 Yorum
- 6 Beğeni
BEN SENİ ÇOK ÖZLEDİM BABAM
On iki Mart iki bin on dokuz ...
O sabah kıymetli babacığımı hastane odasında kaybettim .
O güzeller güzeli babamın çalışkanlığı,fedakarlığı, yardımda bulunmasına karşılık kimseden bir şey istemeyen, beklemeyen , hayat ve merhamet dolu gönlüyle insanlara bakan kiymetlimi kaybettim ...
Onu hastaneden çıkarmaya hazırlanırken hiç beklenmedik bir anda birlikte yaşanacak güzel günlerin hayalini kurarken kaybettim.
İçim acıyor ,yüreğim yanıyordu.
İnsan sevdiğinin ölümüyle baş etmesi ne kadar zormuş .
Göz yaşarır kalp hep hüzünlenir .
Efendimiz (sav) kaybettiği oğlunun ardından ağlarken "sen peygambersin sen de mi ağlıyorsun"diyenlere bu şekilde cevap vermişti.
Oğluna da şöyle sesleniyordu ."Ey İbrahim önde gidenlerin sonda gidenlere kavuşmayacağını bilseydik hüznümüzün bir nihayeti olmazdı".
Yine de üzülüyoruz.
Tabutu çerçeveleyen o yeşil çuhanın üzerinde ayet -i kerime ecelden bahsediyordu...
Özlüyorum .
Çok üzülüyorum zaman zaman .
İnsanın gerçekten sol yanı yok olmuş gibi.
Babamı tarif ederkende kelimeleri seçmekte zorlanıyorum .
O iyilik insanının fedakar ,hal dili sevgi ,insan gibi insan tabiri caizse adam gibi adamdı.
...
Torunlarına daha bir şeyler öğretecek, onların hayatına dokunacak, gönül evlerine değerler silsilesini birlikte yaşatmayı arzulayan pamuk babamın arkasından ağlıyorum.
Babamdan hep hoş rayihalar gelirdi .
Karanfil kokardı aslında.
Güzel Anadolu’mun insanı olan babamın ardından söylenebilecek güzel sözlerle bahsedilirdi ..
Canımın içi babam haram lokma yemeyen ,yedirmeyen ,kul hakkından maddi manevi korkan ,çok çalışkan ,kalp kırmayan ,ve insanı çok seven,önemseyen bir insandı.
Benim ruhumda öyle izler bıraktı ki, rahmetli babam .
Borcumu nasıl ödeyebilirim bilemiyorum.
Artık babamı göremeyecektim .
Torunlarını ,beni ve kardeşlerimi göremeyecekti.
Bizleri gördüğünde derin gülümsemesiyle gönül evine alması ,özellikle kız çocuklarıyla ilgilenmesi onu mutlu eden tek şey diyebilirim...
Sırtımı dayadığım o çınar yoktu o dağ gelmeyecekti artık !
Babamın gözünde hep erken olgunlaşan bir çocuktum .Benimle ve kardeslerimle ayrı ayrı ilgilenirdi.
Bizlere kültürümüzü yansıtan Köroğlu , Mevlana , Dede Korkut hikayeleri çok anlatır ,daha sonra bizim anlatmamızı isterdi .
Hele ilkokula giderken ben ve kardeşlerimin botlarımızı boyar, erkenden sobayı yakar ,sıcak bir şekilde giyinip okula gidelim diye çok fedakarca davranmıştır.l
...
Ahh bilseydim bu ecel vaktini , ona daha çok hizmet eder çok duasını alırdım..
Babam fazla konuşmayı sevmezdi ama bizle iletişimini sağlayan kara gözleriydi.Kelimeler bazen kifayetsiz ,aciz kalırdı. Abartmıyorum inanın.
Vefat edebileceğine ihtimal vermeden ameliyata gönderdim .
Tek isteğim kanser hücrelerini vücudundan kovalım yine ben ,kardeşlerim ve torunlarıyla neşe içinde hayatımıza devam edelim .
Güzel geçen ameliyatın ardından tam seviniyoruz derken bir pıhtı babamın sebebi oldu .
Her şey hayatımızda görünmeyen sebepler dairesi içinde değil mi ?
Son akşamında psikolojik olarak bizi hazırlamıştı .
Hatta kendisi bizimle helalleştikten sonra sanki düğüne gider gibi davranışlar sergiliyordu.
Babam çok duygusal ve gözleri çabuk buğulanan biriydi .
Çok merhametliydi.
Ben de çabuk ağlayan biriyim .
Bunun nedeni babamdır.
Benim babam bu ülke için çalışan bir işçiydi .
Görünmez kahramanlar diyorum ben böylesi güzel insanlara ..
Vatanını milletini seven ve bu sevginin imanla yüceldiğini
söyleyen gönül insanlarından biriydi .
Benim babam meleklerin kanatlarına binerek Rabbime kavuştu.
Hay ismiyle Yüce olan Rabbim onun için ecel takdir eylemiş ve
gerçekleştirmişti.
Babalarımızın ölümü kendi ölümümüzdür bana göre..
Babamın vefatından sonra hayatın bana yavan ve bir o kadar beyhûde,görünür oldu.
Öfke , makam , hırslar , kırgınlıklar , ego savaşları o kadar ufaldı ki gözümde ...
Biz Rabbimizden geldik ve dönüş yine O’nadır.
Ben seni çok sevdim pamuk babam .
Seni tanıyan herkes seni sevdi.
Allah’ın rahmeti üzerine olsun. Kisi sevdiğiyle beraberdir ...
Elbet buluşacağız , ölümü bize bahşeden Mevlam’ın yanında ...
Hayat uzun bir yolculukta bir ağacın altında verilen mola ..
Kervan yürüyor , insan acılarla kemâle eriyor.
Varlığın kûnhüne acılarla yaşayarak varıyoruz .
Asıl yurdumuz burası değil asırlardan beri bütün ruhların aleme aktığını görüyoruz insan olarak ...
Sesimi sana bırakıyorum babam . Gözyaslarım gibi ..
Kabrine vardığımda bu sefer sanki bir şeyler fısıldadın .Ayrılmak istediğim de yanından ayaklarım yine sana dönüp geldi sanki .
Seni özledim der gibi ...
Allah’ın o âlemde merhamet ve karanfilleri düşmesin yakandan babacığım..
Inna lillahi ve İnna ileyhi raciun ...
Meryem Karapınar
(Yazımda kusur olduysa affınıza sığınıyorum )
YORUMLAR
Allah rahmet eylesin mekanı cennet olsun inşaAllah üstadem... Hayırlı evlatlar yetiştirmiş babanız bu kadar güzel ve manidar bir yazı ile babanızı anlatmanız insanın içinde bir burukluk sancısı veriyor... Bir kusur bulmak ne haddimize bir evladın babasına yazdığı güzel sözlerdir hediye...Bizlere düşende bir mümin olarak bir dua ile ruhuna 3 ihlas 1 Fatiha süresi okumaktır Emeğinize yüreğinize kaleminize sağlık üstadem güzel ve manidar bir yazı Tebrik ederim... Saygılarımla