Mütavazi olmalıyız. çünkü gelip geçiçiyiz ve unutulacağız. hayat başkalarına muvaffakiyetlerimizi anlatmak için geçirilmeyecek kadar kısadır. -- carnegie
Zübeyde terzioğlu
Zübeyde terzioğlu
@zubeydeterzioglu

An I kaçırmak

18 Haziran 2022 Cumartesi
Yorum

An I kaçırmak

1

Yorum

1

Beğeni

0,0

Puan

370

Okunma

An I kaçırmak

An I kaçırmak

Boşluğun içinde kaybolmak istediğiniz olur mu hiç. Hiç kimseyi, hiç bişeyi düşünmeden öylece oturmak, rahatlamak. Kaygıdan stresten uzak, tamamen kendiniz olmak. Ne yazık ki bunu sadece isteyebilirsiniz Çünkü beyin denilen nöron ağı, size bu fırsatı vermemek için hemen devreye girer. Böylece rahatlama beklentinizin yerini düşünceler tufanı alır.
Kaçmak ,kurtulmak istedikçe öyle bir rüzgar eser ki sizi yerden yere vurur. Neye uğradığınızı şaşırırsınız. Başka dünyalarda başka insanlarla cebelleşirken bulursunuz kendinizi. Düne dair ne varsa hatırlarsınız. Hesaplar bir türlü kapanmaz. Açarsınız eski sayfaları. Karıştırırsınız olan bitenleri. Kah üzülürsünüz kah sevinirsiniz. Bazen ağlar bazen gülersiniz. Öylece oturup kaldığınız o yerde yıllar süren yaşanmışlıklar saniyeler içinde tekrar tekrar geçer kafanızdan. Siz zamanın durduğunu zannederken bugün kaçar elinizden.

Paylaş
Beğenenler
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
An ı kaçırmak Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz An ı kaçırmak yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
An I kaçırmak yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
SİLÜET
SİLÜET, @siluet1
18.6.2022 18:15:32
Ne yazık ki insan beyni geçmiş ve gelecek arasında mekik dokumaya çok meyilli. Bilhassa çocukluğunda, güven duygusunu hakkıyla hissedememiş kişiler, kronik bir boyutta yaşarlar bunu. İçine doğulan şartların olumsuzluğu, aile içi huzursuzluk, anne babanın çocuğa bakışı vb. birçok etmen, çocuğun bir ömür sıkıntısını çekeceği ve gayri ihtiyari nesline aktaracağı inanç kalıpları ve duygusal alışkanlıkların oluşmasına neden olur.

Rahmetli Doğan Cüceloğlu, güven duygusu için hayatın sermayesidir diyor. Bir çocukta güven duygusu yetersizse ya da hissedilebilirlikten çok sözel ve davranışsal öğelere dayanıyorsa kişilikte anormallikler ortaya çıkıyor. Çünkü güvenin olmadığı yerde diğer duygular da çarpık yaşanmaya başlıyor. Daha kötüsü ise kibir, riya, haset, bencillik gibi olumsuzluk ifade eden duyguların, güven duygusunu hissetmekte yaşanan yetersizliği telafi için ön plana çıkması. Güvensizlik kimlikte bölünmeye neden oluyor ve çocuk bu bölünmeyi giderebilmek için kibre, hasede, riyaya, yalana ve bencilliğe başvurarak nefsini koruma altına almaya çalışıyor. Neticesi ömür boyu süren ve ancak terapi ile giderilebilecek bir kısır döngü. Bu döngünün içindeki biri için âna odaklanmak neredeyse imkansız.

Tebrik ederim. Çok güzel izah etmişsiniz.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.