- 204 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
MASALDAN HİKAYEYE
MASALDAN HİKAYEYE
Bir prenses, hayatı saraydan ibaret zanneder. Parlak, ışıltılı elbiseler giymek; çeşit çeşit yiyeceklerden yemek, herkes için zanneder. Ne zaman ki serpilip güzelleşir, süslü sözler söyleyen dışı güzel, içi cadıyla karşılaşınca anlar derme çatma yaşanan hayatları.
Cüce zannettiğindeki kocaman yüreği, dev zannettiğindeki küçücük hesapları. Cadıları, avcıları, avları gördüğünde anlar hayatı.
Artık ne prenses prensestir ne cüceler cüce. Masalın bittiği yerde hikaye başlar ve başka masalları dinler. Alaattin’in Sihirli Lambası’na inanmaz artık. Ali Baba ve Kırk Haramiler yoktur; "Açıl Susam, Açıl" dediği tek kapı, avuç içleridir. Avuç içine sığdırdığı irtibatı, avuç içinde saklı mutluluğudur.
Şirinler o kadar da şirin değildir. Keloğlan bile Keloğlan değildir artık. Yine de bakar etrafa, Binbir Gece Masalları hâlâ anlatılır. Güzel, hâlâ uyumaktadır. Pireler hâlâ berberdir, develer hâlâ tellaldır.
Muhabbetle...
Hamiyet Su Kopartan ✍
17.06.2022
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.