Bir meselede sonuç almak ancak güç kuvvet, teknik ve taktik kullanmakla mümkündür. Gücünüz var tekniğiniz zayıfsa başarılı olamazsınız. Hem gücünüz hem tekniğiniz iyidir fakat taktiğiniz yetersizse yine sonuç alamazsınız. Mutlak başarı zordur. O nedenle tüm unsurların bir arada olduğu, gerektiği gibi kullanıldığı, rakibin değil, kendi kurallarınızın uygulandığı meseleden sonuç alınır. Bu bir sportif karşılaşma olur veya yaşamsal hadise veya siyasi rekabet olur fark etmez.
……………………….

Siyasi arenada rekabet ettiğiniz oluşumlara karşı sürekli yenik düşer bir başarı gösteremez, nedenini gerektiği gibi yorumlayamazsanız, yenilen pehlivan güreşe doymaz misali hep tuş olursunuz. Bu rakibinizi iyi etüt edememekten, siyaset yapma tekniğini bilememekten, gücünü tam kestirememekten kaynaklıdır. Siyasi arenadaki başarısızlığı ringde rakibinize karşı nakavt olmak gibi düşünün ve mutlak mağlubiyet olarak görün. Rakibi eğer tam anlamıyla okuyamıyorsanız, ipe yaslandığında kovalıyor saldırıyorsanız, kapandığında kroşelerinizi çıkarıyor, aparkatlarla döğmeye çalışıyorsanız boşuna uğraşmayın, kendinizi bitirmeyin rakibinizin oyununa geliyorsunuz. Onun taktiğine uygun dövüşüyorsunuz. Bu yolla kısa sürede enerjiniz bitecek, yorulacak, yumruk atacak haliniz kalmayacaktır.
……………………….

Toplumsal ve kişisel hadiseler de böyledir. Sporda yani boksta güreşte ve futbolda olduğu gibidir. Kendiniz taktik geliştiremez, rakibinizi iyi etüt edemez, gücünüzü zamansız ve gereksiz kullanırsanız sonuç elde edemezsiniz. Bu durumda nakavt veya tuş kaçınılmaz olur. Ya ringe serilirsiniz, ya da mindere boylu boyunca uzanırsınız


Kemal GÜL
14.06.2022