0
Yorum
6
Beğeni
0,0
Puan
255
Okunma
Olduğu yere sırt üstü uzandı çocuk. Hafif parfümünün kokusu papatyalarınkiyle karışıyor, rüzgar kehribarlarının arasında adeta dans ediyordu. Arada tek gözünü açıp gökyüzüne bakıyor; rüzgarı dinliyordu, kuşları, yaprakları... Sessizliği duyuyordu çocuk. Sessizliğin, sessizliğe karşı koyuşunu. Sessizliğin, sesleri susturuşunu. O kadar yalnızdı ki yalnızlığı duyuyor, onu dinliyor, hatta çoğu zaman anlıyordu. Yalnızlık onun tek arkadaşıydı. Onu dinlemek ise tek hobisi.
Gökçen