- 268 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
RÂVİ: MUHADDİSİN MEŞAKKATLİ YOLCULUĞU
Hadislerin güvenilirliği ilim tarihi boyunca tartışma konusu olmuştur. Peki ya hadis derlemek için yıllarca deve sırtında yolculuk eden Râvi’ler…Muhammed Enes Topgül’ün anlatısı bir anonim ilim talebesinin Semerkant’tan Rey’e, Rey’den Bağdat’a Müslüman Dünyanın merkezlerine yapılan yolculuğa akıcı bir dille ışık tutuyor. Kurgu ben anlatıcının ağzından bir günlük şeklinde kurgulanmış.
Eserde medresedeki hayatı tüm canlılığı ile yansıtarak çileli yolculuğa okuyucuları hazırlıyor. “İncecik mum ışığında gecenin geç saatlerine kadar süren bu hazırlıktan sabah namazında mescitte olmak için rahatsız bir uykuya yatılırdı. (…) Ders yükü ikiye katlanır, uykusuz geceler bitmek bilmezdi” (Topgül 2021;27) Aynı sayfanın devamında “ Dükkanda ise apayrı bir dünya vardı” denilerek ilim hayatı ile gündelik yaşamın olağan akışındaki fark dile getiriliyor. İlerleyen bölümlerde daha Râvi’nin yaşadığı tereddütleri görüyoruz.“Düşünüyorum da niye katlanıyorum ki bu bitmeyecek yolculuğa? Ticaretle meşgul olsam hem böyle yorulmam ve gurbet sıkıntısı çekmem hem de daha iyi bir sosyal statü ve maddi refah elde edebilirm” (Topgül 2021;32-35)
Kitapta duraklar ve konaklanılan şehirlerdeki ders halkalarından ve hocalarında da bahsediliyor. Misal olarak Nişabur’daki bir ders halkası anlatılırken ”İkinci gün sabah namazından sonra Kadı Hafs b. Abdurrahman’ın da dersine girdim. Onun metinlerinden de özellikle âlî isnâdla Hz. Peygamber’e varan ya da şu ana kadar duymadığım hadisleri seçerek istinsah etmiştim. Ders güzeldi ama onun Mürciî olduğunu söylüyorlar.” (Topgül 2021;40)
Ben anlatıcı Râvi dönemin siyasi şahsiyetlerine, olaylarına ve tasvirlerine de yer vermektedir : “Göçlerin en temel nedeni hilafetinin başlarında ülkeyi Merv’den yönetmesine rağmen Me’mûn’un, babası Harun gibi ilim çevrelerine alan açması ve pek çok âlime iyi imkanlar, resmi görevler vererek Bağdat’a gelmelerini sağlamasıydı.” (Topgül 2021;104)
Eseri umumi bir mütalaaya tabii tutarsak yazarın konuya hakimiyeti kitabın her satırında kendisini hissettiriyor. Müellifin ben anlatıcı kullanması ve günlük şeklinde eseri düzenlemesi fevkalade isabetli bir tercih… Yapıcı bir tavsiye niteliğinde tek söyleyebileceğimiz gündelik hayattaki bir tüccar, satıcı veya dilenci tasvirlerine de yer verilerek kitap daha canlı hale getirebilirdi lakin yine de kanaatimce başarılı bir eser… Râvi’lerle bir parça olsun özdeşlik kurmamızı sağlayan yazara teşekkür ediyor ve başarılarının devamını diliyoruz.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.