- 442 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
MARANGOZUN HİKAYESİ
MARANGOZ VELİ’NİN HİKÂYESİ
YAŞANMIŞ BİR OLAY
Veli kendi halinde sevecen bir insandı marangozluk yapıyordu oldukça iri yapılı 130 kiloda biriydi çok kilolusun diye takılanlara tomruklar şeridin ağzına gelmesi için güç kuvvet lazım der güler geçerdi. Tabi kilolarının bir gün başına iş açacağını düşünmek bile istemiyordu. O gün yine çok sevdiği mesleği marangozluğa hevesle işine başlamıştı yine çok sevildiği için misafirleri gelip gidiyor çaylar içiliyor bir taraftan iş yapılıyor bir taraftan da sohbet ediliyordu. Derken öğle vakti olmuş veli boğazını seven biri olduğu için fırına tava siparişi vermişti getiren çocuğa parasını ve bahşişini verdikten sonra çırakları kalfaları ve ustaları ile birlikte sofradaki yerini almıştı. Ama içinde garip bir his vardı. Eşine de anlatmış eşi de aman veli dikkat et testereden uzak dur sen dalgınsın demişti. Yemekler yendi istirahat yapıldı çaylar içildi ama iş beklemezdi öğle sonu işe tekrar koyuldular. Saat üç gibi veli tekrardan garip bir hisse kapılmış ustalara siz devam edin demiş ve bir kenarda dinleniyordu. Kendi kendine söyleniyordu yok ya bişeyciğim yok ves veseye kapıldım diyordu. Biraz dinlendikten sonra tekrar işinin başına dönmüş tü. Paydos vakti yaklaşmış ama veli başladığı işi bitirmek istiyordu saat beş civarı veli testereyi kapattıktan sonra olduğu yere talaşların üstüne yığılıp kalmıştı bunu gören arkadaşları hemen yardıma koşmuşlar durumun ciddiyetini anlamışlar ve veliyi arabaya atarak mersin devlet hastanesine getirmişlerdi doktor apandisti patlamış hemen ameliyata alacağız demiş ve ameliyata başlamışlar fakat ameliyatın bitimi ile beraber veliyi kaybetmişlerdi tüm çabalara rağmen veliyi hayata döndürememişlerdi. Tabi tüm yakınları ve eşi onu bekliyorlardı acı haberi alınca yıkılmışlardı veli morga kaldırılmış ertesi gün sabah defnedilecekti sabah her şey hazırlanmış mesai başlayınca veliyi morg dan almaya gelmişlerdi. Sonrasını velinin ağzından dinleyelim. Vakti bilmem ama çok acıkmıştım ve acılarım vardı bir sesler duydum ama en garibi benim hanımın sesi idi gitti dev gibi adam gitti evimin direği diye ağıt yakıyordu ne diyor bu karı manyak mı derken kafamı kaldırdım kafam bir yere çarptı ve hava buz gibi üşüyordum derken bir aydınlık belirdi. Bir adam vardı onunla beraber hanımda dahil herkes bana bakıyordu. Derken o adam morg görevlisi imiş aman rahmetlinin gözleri de açık kalmış diyerek gözlerimi avuçlarının içi ile kapatmaya çalışıyordu. Çek lan ellerini ben burada donuyorum açlıktan geberiyorum diye bağırınca. Herkes dışarı kaçmış sadece bacanağım veli yaşıyor çabuk doktor çağırın der ve veli tekrardan hasta koğuşunda velide aşırı derecede sarılık olduğu için bayılmış üstelik de apandisti patlamıştı ben 1997 yılında dinledim inşallah veli yaşıyordur.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.