- 347 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Kapıdağ Yarımadası'nı Gezdim Geldim...
BU GÜN KAPIDAĞ YARIMADASI’NDA YER ALAN TATLISU-DALYAN VE KARŞIYAKA KÖYLERİNİ GEZDİM GELDİM...
Bugün kendime ’’Ot gibi yaşadığım için.’’ çok kızdım, Bandırma içindeki işlerimi gördükten sonra Karşıyaka’ya gitmeye karar verdim. ’’Orası bir balıkçı köyüdür, görmeni tavsiye ederiz.’’ dediler, dedikleri yer Bandırma sahillerinden her gün seyrettiğim karşı köyler. 4-5 tane var ama ne oldukları konusunda kesin bir bilgim yoktu, önce şoföre akşam üzeri Bandırma’ya dönecek minibüs olup olmadığını sordum. ’’Her saat var.’’ deyince atladım yola çıktım, en öne birisi eşyalarını bırakmış. Arka sıraya oturdum ama 25 kilometrelik yolun sadece 4-5 kilometresinin denizi görmeyen bir yol olduğunu bilmediğim için kamerayı açmamıştım. Bu arada buradaki şoförlere de kızıyorum, çok süratli gidiyorlar. Uzatmayalım, yolun 20 kilometresi hep deniz kenarından gidiyor. Ayrıca Kapıdağ Yarımadası’nın bu kadar verimli yeşillik ve bahçelerle kaplı olduğunu da bilmiyordum. zeytin+incir+erik+kayısı-şeftali vb.bir çok ağacı görünce şaşırdım. Bu arada kavak ağaçları 25 kilometrelik yolu olduğu gibi kaplamış, gölgelerinde büfeler+bakkallar+minibüs durakları+sahil çayhaneleri+oteller+evler+villalar vs.vs. Bu arada bütün iş yerleri ve evler denizi görüyor, özellikle Karşıyaka’dan önce gördüğüm Tatlısu Köyü’nün sahil uzunluğu tam 7-8 kilometre uzunluğunda ve burada oturanlara köylü demek için 10.000 şahit lazım. Zira bütün ev+villa ve dükkanlar yolun ya deniz tarafında veya yolun üst tarafında ama hepsi de denizi görüyor. Son köy Karşıyaka’ya geldiğimizde biraz korktum, karayolu bitip de köyün içinde ilerlemeye başlayınca tek aracın geçebildiği yollarda yaşlı genç bir çok bayanın sandalye çekip tek veya toplu oturduğunu gördüm. Çoğu esmerdi, bir ara çingene köyüne geldiğimizi sandım. Şalvarlı bayanlarda çok burada, geriye dönmek için araç bulup bulamıyacağımı düşünürken minibüs şoförü deniz kenarında durdu. Son durak olduğunu anladım, çünkü 15-20 yarım otobüs ve minibüs vardı. Geldiğim minibüs şoförüne Aydın’dan geldiğimi söylemiştim, ben hemen deniz kenarına gidip fotoğraf çekip nereye gideceğimi düşünürken aracını kapısı olan bir yere bırakan şoför bana dönerek ’’İstersen önce burayı gez, burası bu köyün limanı.’’ dedi. O söz üzerine limana girdim, 1 kilometreye yakın yol yürüdüm. Yürüdüğüm yolda gördüğüm balıkçı tekneleri öylesine büyüktü ki. Bol bol fotoğraf çektim, gemiler birbirlerine yan yana demirlemişti ve çoğunda tadilat işleri yapılıyordu. 3-4-7-10 kişilik gruplar gemi kenarlarında ve önlerinde ağ örüyorlardı. Gemilerin içinden çıkan pislikler sahile atılmıştı ve etraf pis görünüyordu., ben bu gemilerin kışın burada nasıl durduğunu merak ederken limanın U şeklinde olduğunu farkettim ve sonuna kadar yürümeye karar verdim. Limanın kuzey kısmına geldiğimde 300-400 metre uzunluğunda ve 1.5 metre yüksekliğinde ve 50-60 santim kalınlığında betonla limanı koruyan bir mendirek olduğunu gördüm. Yarım metre yüksekliğinde ki kaldırımı çıkarak oradan 5-10 deniz görüntüsü aldım ama beni asıl sevindiren olay Aydın’dan Kapıdağ Yarımadası’na gelerek en kuzeydeki ucu görmemdi. Limanın sonlarında 10 kadar kadın ağ örerken resim çektiğimi görmüştü, birisi ’’Niye resim çekersin be ya ?’’ demez mi. Onlara dönüp ’’Ben turizm yazarıyım, bu resimleri burayı tanıtmak için kullanacağım.’’ dedim. Neyse ki kadın anladı, daha sonra onları da yüz metre kadar geçtim. Oradan da çekebileceğim resimleri çekip geriye döndüm, bu sefer tam zıt istikamette 300-400 metre kadar yürüdüm. Sahilde 4-5 kıraathane var, 200 civarında ki insan kalabalığı çay içip muhabbet etmekle ve okey oynamakla meşgul. Bazıları yabancı olduğumu farkedip bana baksa da kimseye aldırmadan sahili resimledim, 50-100 metre ötede köyün buradan ibaret olduğunu düşünerek çocuk oyun parkında çalışan kişilerden birisine burasının nüfusunun kaç olduğunu sordum. Balıkesir Büyük Şehir Belediyesi’nden geldiklerini, resmini çektiğim deniz kenarındaki çocuk parkını yeni inşa ettiklerini ve Balıkesir’e dönecekleri için bilgisi olmadığını söyledi. Yürüdüm 3-4 kıraathaneyi geçtim insanların arasından, son kıraathane de oturup bir çay içmeye karar verdim. Kimsenin oturmadığı bir masaya oturdum ve kahveciye 1 çay getirmesini söyledim, getirdi önüme bıraktı. Aydın’dan geldiğimi, turizm yazarı olduğumu. Buranın nüfusunu sordum, ’’Abi ben Söke’de 18 gün askerlik yaptım, buranın nüfusu 2000-2500 civarında yaz aylarında 3000-5000 oluyor.’’ dedi. ’’Burada yüzmek için sahil yok, buraya niçin geliyorlar?’’ diye sorduğumda ’’Çay içip, şöyle bir dolaşıp gidiyorlar.’’ diye cevap verdi. Köyün yüzde doksanının balıkçı olduğunu, burada kimsenin evini satmayacağını bildirdi. Arada sırada tek tük evini satmak isteyen olduğunu, örneğin cami önündeki birisinin evin, satmak için 400.000 lira istediğini. Bu ev o fiyata satılırsa, kendi evinin sahilde olduğunu ve 1 trilyon edeceğini açıkladı. Sonra ismini sordum, Ali olduğunu söyledi. Orada 1 çay daha içtikten sonra kendisine hayırlı işler dileyerek oradan ayrıldım, bu arada çay burada 2.5 lira. Kavak ağaçlarının altında, deniz kenarında böyle bir zevk çok bulunur bir imkan değil. Biraz yürüdükten sonra, şoförlerin oturduğu ana meydanda bir baktım köy muhtarı Ayşe’nin tabelasını çektim. 10-15 kişi gördü, birisi hemen patladı ’’A be, oranın fotoğrafını niye çekersin ?’’ diye. Turizm yazarı olduğumu, burayı tanıtacağımı. Öğrenemediğim konuları insanların muhtara telefon ederek öğrenebilmesi için fotoğraf çektiğimi anlattım. ’’İyi, o zaman.’’ dedi. Burada Şok Mağazası var, bakkal+eczane+kasap var, Cuma günleri pazar kuruluyormuş. Sucuk imal eden var, köy çeşmesi var. Tarihi bir çeşme var, çok eski evler var. 4 şerefeli cami var, Atatürk’ün at üzerinde heykeli var. Sokak araları 2-3 metre, yalnız buraya aracı olmayanlar gelmesin. Benim gibi limanın sonuna kadar gidebilir misiniz bilmem ama en azından buraya 1 defa da olsa ziyaret edin derim, o kadar yeşillik var ki anlatamam. Kapıdağ Yarımadasındaki bütün köyler deniz kenarında. Özellikle Tatlısu Köyü’nü ve bitişiğinde ki Dalyan Köyü’nü bu yıl tatil planınıza alın derim.(20 Mayıs 2022 Cuma-19.51)
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.