- 360 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
İ S P İ R T E
121- İSPİRTE
(KİBRİT)
Köyler, ilçeler ve şehirler arası yolların, ulaşım olanaklarının gelişmediği yıllardı. Köylerde, “Çerçi” olarak tanım lanan pazarcılar satış yapardı. Çerçicilerde genel de köy sakinlerinin önemli ihtiyaçları karşılayacak gıda malzeme leri ile günlük hayata dair bazı alet ve edavatlarda bulunurdu. Herkes dört gözle yolunu gözler di. Çerçiciler evin den çıktıktan sonra köyden köye uğrayarak nüfusu yoğun tüm köylerin ihtiyacı mutlaka karşılardı. Satış malzemele ri at veya katır sırtına sarılı çuvallar içinde taşırdı. Hatta bu çuvallarda köy çocukları için masal- hikaye, ders kitap ları taşıyanlar bile olurdu. Bu kitapları çocuklara okuması için meccanen ödünç verirlerdi. Köy odalarında yatar, el evlerinden atıyla birlikte beslenirdi.
Günlerden bir gün Çerçici Ali, Kırk Adem’in köyüne de satış için uğrar. Çerçici köy meydanında yıllardır yaprağını kıprıştırarak serinlik sağlayan çınar ağacının dibin de bulunan ve “Tahtalık” diye tabir edilen kamelyaya eşyaları her zamanki gibi sergilemişti. Camiye gidip-gelen ve okuldan evine giden öğrencilerin yolu mey dana uğruyordu. Çerçiciyi herkes görür imkanları nispetinde ihtiyacın alırdı. Sa tan da memnun alanda memnun olarak şükrederdi.
Kırk Adem atıştırmalık şekerli leblebi almak için evlerinden on yumurta alıp Çerçici Ali’nin yanına ulaşmıştı. Yumur tayı verip leblebi ve püsküvüt alacaktı. Şekerli leblebeyi yemeyi çok severdi. Çerçici Ali, Ademe ne istediğini sorma dan,
“-Oğlum ispirte var mı? yanında “ diye sordu. Adem şaşırmıştı. Bildiği ispirte in san yanında taşımazdı. Küçük ocaklarda ve odayı aydınlatan lüküs’lerde kullanılırdı. Tez zamanda şaşkınlığı atıp, “-Amca Yok” dedi.
Çerçici Ali; “-Evden alıp getirebilir misin” deyince hemen hareketlendi. Bu teklif üzerine evlerine doğru topukları kıçına değerken, ayakları yolda serpili küçük taşlara değmeyip teğet geçerdi.
Kırk Adem bir solukta evlerine ulaştı. Evin avlusunda hayvanları besleyen annesi Fatma’ya; “ İspirto var mı bizde. Çerçici amca istiyor” der. Annesi bu işe şaşırır. Konuşmaları işten Babası olaya müdahale eder.
“-Adem Oğlum, Çerçici Ali, İspirto değil, İspirte yani kibrit istemiştir. Sen yanlış anlamışsındır. Şuradan bir kutu kibrit al götür. Akşama köyde kalacaksa misafirimiz olsun, Selam söyle”
Bir kutu kibriti cebine yerleştiren Kırk Adem bir çırpıda çerçici Ali’nin yanına ulaşır. Kibrit kutusun verir. Kibriti alan çerçici Ali Adem’e teşekkür eder ve yumurta karşılığı istediği leblebi şekeri ademin cebine doldurur. K.Adem’de ba basının selamı ile misafir edelim sözünü bildirir.
Güzel Türkçe’mizi diğer dillerden geçen yabancı kelimelerden mutlaka korumamız gerekir. Bu kelime nesiller arasında anlama kopukluğu oluşturur. İletişimi ak satır. Ayakların daha çok çalışmasına neden olabilir. Halbuki beyinlerin daha çok
çalışması gerekir ki, yabancı kelimelerin Türkçe karşılığı anında dilimize yerleştirilsin. Büyükten küçüğe her Türk’ün aynı dili konuşması sağlansın.
Süleyman YILDIZ
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.