- 319 Okunma
- 2 Yorum
- 1 Beğeni
ANESTEZİ 2 (bir covid-19 hikayesidir)
Bölüm 1
(gerçek bir hikayeden kurgulanmıştır)
Bazen riski önemsemeyip hafife almak, sonunda olabileceklere davetiye çıkarmaktır.
Eşim çalıştığı muessesede farkında olmadan hasta olmuş evde henüz 3-4 günde çok zor günler geçiriyordu. Bunun üzerine kendi istemesede hergün kötüye gitmesi sonucu hastaneye gittiğimizde Covid-19 teşhisi konuldu. Evde karantina sürecimiz başlamış işlerimize gitmememiz için uyarılar yapılmıştı. Evde Bakım ekibi gelerek bazı ilaçlar bırakıp, tekrardan uyarılarını yapıp gitmişti. Ben iyiydim.
Lakin aynı çatı altında, onun hastalığını atlatmasına yardım etmek zorundaydım. Bir taraftanda 5 yaşında ki kızım ve kendi sağlığımızı koruyarak hastalığa yakalanmamalıydık. Çok dikkat etsekte, bende ki emareler çok ciddiydi. Eklem ağrıları vs. sonunda, nefes darlığı sonucu hastaneye gittiğimizde, Covid Servisinde Dispne tanısı konularak hastaneye yatırılmıştım. Sigara, alkol, kötü bir alışkanlığım yoktu. Bir astım, koah hastası gibi nefes alamıyordum. 2 gün hastanede yattığımda oksijen takviyesi ile nefesim düzelmişti. Doktor gelerek nasıl olduğumu sorduğunda, bir an önce işime başlamak ve normal hayatıma dönmek adına çok iyiyim dedim. Lakin lavaboya bile giderken nefes almak zordu. Doktoruda bu konuda ikna etmiş, ona iyi görünmek adına elimden geleni yapmıştım. Hastaneden çıkarak evime geldiğimde, gece tekrar zorladı, nefes alamıyorum, bir kaç adımda dahi yere yıkılacak gibi yoruluyordum. Bunun üzerine eşim sabaha doğru ambulans çağırarak tekrar hastaneye gitmiştik. İlçe hastanesinde buhar, serum vs yapsalarda, hiç bir faydası yoktu. Öksürük ve ona bağlı olarak sert bir şekilde akciğerlerde ağrı vardı. Bazen öksürürken kan gelmesi artık herşeyi açıklıyordu. Covid 19 akciğere bağışıklık sistemini kolayca aşarak ulaşmıştı. Çünkü ben daha aşı olmadığımdan, bağışıklık sistemi virüsü tanımamış, oda akciğerime rahatça ulaşmış tahribata başlamıştı. Hastane odasında bir gün dahi, durmadan yoğun bakıma alınmam gerektiğini, kandaki enfeksiyonun arttığı ve nefesimin yetersiz olduğundan daha iyi cihazların olduğu, anestezi 2 bölümüne naklediliyordum. Daha önce hiç yoğun bakımda yatmamıştım. Bu yüzden hiç bir fikrim yoktu. Lanet olası mikrop akciğerlerimi abluka altına almıştı. Yürüyen bir sedyenin üzerini şeffaf bir plastik örtü ile kapatıp beni yoğun bakım bölümüne götürürken eşimin de refakat ettiğini görmüştüm. En nihayetinde yoğun bakım kapısına geldiğimizde nefes almam için bağlanan tipten dolayı eşime elimi uzattım ve oda gözlerinde ki yaştan bunu göremedi bile. Kapıda Anestezi 2 yazıyordu. Kapı içerisinde üzerinde önlük olan başka görevliler beni sedye ile alıp birçok hastanın önünden geçirerek beni bir odaya getirdiler. Hemen üzerimde ne var ne yok soyup, eşyalarımı bir çöp poşetine koyup götürdüler. Doktor olan esmer yağız adam, diğer 2 bayan hemşire ve 2 veya 3 sonradan asistan olduğunu öğrendiğim görevlilere, " artel bağlayacağız, gri damar yolu bulun" dedi. Sol elimin üstünde acayip şekilde canımı yakarak bir iğne sapladılar, ve yüzüne bile bakmadığım diğer ikisi lavabo ihtiyacımı gidermem için sonda takıyorlardı. Aman Allahım ben ölüyor muydum, bu kadar ciddi miydi durumum. Hem sevgili eşim ile bile veda edemeden düşmüştüm ölümün eşiğine.
(Devam edecek)
YORUMLAR
Kesinlikle ben de takipteyim.
Yazmadınız sadece yaşattınız da.
Selam ve saygılarımla
mavitükenmez
Çok teşekkür ederim yorum ve ziyaretiniz için
Sağlıcakla kalınız
mavitükenmez
Gerçek bir hikayeden alıntıdır. Lakin zaten bu hikaye aslında binlerce covid19 haftasından bir örnekleme onların yaşadıklarını yaşamayanlara yansıtmak istedim.
mavitükenmez
Gerçek bir hikayeden alıntıdır. Lakin zaten bu hikaye aslında binlerce covid19 haftasından bir örnekleme onların yaşadıklarını yaşamayanlara yansıtmak istedim.