- 328 Okunma
- 0 Yorum
- 2 Beğeni
Lokum
Hiçbir tatlı gül kokulu,lokumlu bisküvitin yerini alamaz.Topladığımız harçlıklarla bir koşu mahalle bakkalına gidip iki bisküvit arasına sıkıştırılmış lokumumuzu alırdık.O zamanlar şimdiki gibi envai çeşit İsviçre çikolataları yoktu.Daymız bakkalın vitrininde pembe pembe gülümseyen,ağzımızın suyunu akıtan gül kokulu lokumlar vardı.Bir de çikolatası kendinden menkul şemsiye şeklinde çikolatalar.Şekli hoşuma gitse de hiç sevmedim onların tadını. Çikolatadan başka her şeye benzerdi.Benim çocukluğum teneke saksılı evlerde,taş avluların yıkanmış akşamüstü serinliğinde,beyaz kireç badanalı,uzanıverdiğinizde bahçelerini görebileceğiniz ağaç boyunu geçmeyen evlerin bulunduğu sokaklarda geçti.
Kireç badanalı ahşap ya da demir kepenkli pencereli evlerin bahçelerinde zambaklar,begonyalar, akşamsefaları, fesleğenler olan,alçak kireç badanalı duvarlardan başını sokağa uzatmış yaseminler,hanımelleri,sarmaşık güllerin süslediği mis kokulu sokaklardı. İşte sanırım bu evlere,bu sokaklara en çok yakışan da gül kokulu pembe lokumlardı.O evler ,o sokaklar pembe gül kokulu lokumlar olmadan olmazdı.Yanında mis gibi limon kolonyası ve bembeyaz kolalı,ütülü mendiller.Olmazsa olmazıdır o evlerin.
Lokum;anılar,eski bayramlar demek benim için.Her bayram, bayram sevincimi yaşatan,İçerilerimde bir yerleden bakkaldan aldığı pembe kocaman lokumları ağzına tıkıştıran, 0 sarı lüle saçlı kız çocuğu çıkagelir hep.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.