Sunilikle tabiilik, yapay olanla doğal olan farklıdır. Işığınız varsa yansıtır, yolunuzu aydınlatırsınız ancak bundan yoksunsanız hep yaya ve karanlıkta kalırsınız.
…………………

Doğuştan cevher olanlar vardır. Bir potansiyel barındıran, günü ve zamanı geldiğinde, şartlar oluştuğunda olgunlaştığında ortaya çıkaranlar vardır. Bunun dışında bu niteliklere haiz olmayan, içerisinde bir enerji barındırmayan ancak başkalarınca bir çok şey vehmedilen insanlar vardır.
…………………

Bazen harici olanlar dahili olanların önüne geçebiliyor. Asla bir niteliği, meziyeti ve becerisi olmayan insan gerçek değerin önüne geçebiliyor. Biri yaya kalırken diğeri atılım yapabiliyor. Böylelikle ne cevherler kaybolup gidebiliyor.
………………...

Biraz biz yani toplum da bunu istiyor. Bu bir talepten kaynaklanıyor. Taklidi varken aslına kimse kıymet vermiyor. Nice değerler bu yüzden heba oluyor.
…………………

Parlatma işi bir sanattır. Sizi altın suyunda yıkarlar, güneşte kuruturlar, tüm kötü ruhları üzerinizden atarlar, iyiliklerle gark ederler ve halkın önüne korlar. Artık ışıltılısınız. Hem kendinizi hem başkalarını aydınlatırsınız. Yol gösterirsiniz.
…………………

Bu her zaman böyle olmuştur. Tarihte de bu böyledir. Nice aslanlar kaybolup gitmiştir, nice fareler gün yüzüne çıkmıştır.
………………..

Toplum değerinin ve değerlerinin farkında olmadığı sürece sendelemeye bocalamaya mahkumdur. Cevheri kenara iter metali çekerse ilerleyemez, fazla yol alamaz. Kalkınamaz gelişemez. Öncü olamaz, örnek teşkil edemez.




Kemal GÜL
19.04.2022