- 505 Okunma
- 1 Yorum
- 1 Beğeni
BİR ÖĞÜN YEMEK
11 ayın sultanı mübarek ramazan ayı içerisinde bin aydan daha hayırlı Kur’an’ın indirildiği kadir gecesini barındırır. hakkı batıldan ayıran Kur’an bu gece indirilmiştir. Allah için tutulan oruç, yemek içmek ve cinsel ilişkiden imsaktan sahurdan akşam iftara uzak durmaktır. ramazan ayı orucuyla, sahuruyla , iftarıyla, kuran tilavetiyle, ibadetle, tefekkürle, tespihle, muhtaçlara verilen yardımlarla insanın ruhunu inceltir, iradeyi güçlendirir, sabrı ve nimetlerin kadir kıymetini bildirip karanlık dünyaları adeta aydınlığa çevirir. oruç madde aleminden manevi aleme yücelmektir. Hadiste, inanarak ve mükafatını Allahtan umarak bir gün tutulan orucun kişiyi 70 sene cehennemden uzaklaştıracağı, geçmiş günahların bağışlanacağı müjdelenir. İnanmak isteyen bir kişi her şeyden ibret alır, gönlünü hakikate kapamaz ve gönlünü geçici faniye değil ebedi olan Baki olana verir ve kaybetmez kazanır. Rabbim tüm ibadetlerimizi kabul edip, sağlık, barış ve huzur içinde bayrama da eriştirsin herkesi.
saçı sakalı birbirine karışmış, üstü başı perişan, yaşlı seyyah bir mecusi gittiği bir beldede yemek istemek için uğradığı her kapıdan kovulmuş ve eli boş dönmüş. Çaresizce oturmuş bir gölgeye. Ahali refah seviyeleri iyi olmasına rağmen o kadarına gaddar, insafsız ve egoistmiş.
Hz. İbrahim misafirsiz oturmazmış sofraya hiç misafir gelmediği bir gün olmuş çıkmış yola birini bulabilir miyim diye bakmış 70-80 yaşlarında yorgun, perişan bir adam, gel seni misafir edeyim demiş. Sofraya oturmuşlar tam yerken ihtiyarın besmele çekmediğini fark etmiş İbrahim peygamber “ besmele çekmedin, bismillah demedin, Allah’ın adıyla niye başlamadın” deyince adam “evlat ben mecusiyim” diyor. Hz. İbrahim üzülmüş “kusura bakmayın bu yemeği sizinle paylaşamam biz hanif dindeniz” diyerek adamı nazikçe yolcu etmiş. Adam da bir öğün yemek için 70 senelik dinimden mecusiliğimden niye vazgeçeyim diyerek heybesini omzuna alıp gitmiş. Allah o zaman Cebrail aleyhisselamı gönderip Hz. İbrahim’e vahyetmiş ki; “Ne yaptın sen o Benim kulum onu Ben yarattım Bana inanmadığını bile bile 80 yıldır ona rızık verdim ekmek verdim aş verdim sağlık verdim sıhhat verdim evlat verdim torun verdim, sense ondan bir öğün yemeği esirgedin , bir lokma ekmeği çok gördün” diyor. Allah öyle deyince koşmuş ihtiyarın peşinden onu arayıp bulmuş. ondan özür dilemiş ve demiş ki: "Rabbim, sana gösterdiğim bu tavır yüzünden beni kınadı ve bana dedi ki: Git çabuk o adamı bul ve ona yemek yedir. Lütfen geri gel, birlikte eve gidelim." Mecusi adam hayretler içinde kalır ve Hz. İbrahim’e: “evlat o nasıl bir dindir ki; Allah benim gibi bir ihtiyar yüzünden peygamberini azarlıyor, ikaz ediyor. Beni yaratan Allah’ı ben unutmuşum ondan gafil yaşamışım diyerek gözyaşı döker ve bu güzel bir dindir. Nasıl girilir sizin dininize deyip” oracıkta iman etmiş.
"Demek senin Rabbin bu kadar merhametli ve izzet sahibidir, öyle mi? Eğer Rabbin böyle diyorsa Rabbin de Haktır, dinin de haktır" der. Anlayana sivri sinek saz, anlamayana davul zurna azdır, kıssadan hisse almak okuyana kalmış, ama kimin ne olacağını Allah daha iyi bilir.
Allah yarattığı her mahluktan haberdardır, kullarını imtihan eder, ömür verir. rızıklar nimetler verir, doyurur, yedirir, içirir yeter ki kullarım bana şükretsin, nankörlük etmesin der. kulları emrine asi olup ibadeti terkedip günaha dalsalar bile belki bir gün pişman olup tövbe ederler diye onlara imana gelmeleri için mühlet verir, dileyen iman etsin dileyen inkar etsin iradeniz var, aklınız var, tercihiniz var öldükten sonra diriltildiğinizde ahirette cennet mükafatı ve cehennem cezası kulların dünyadaki yaşam tarzlarına göre belirlenir. Tövbe edenleri Allah bağışlar, affeder. Her günaha bir, her sevaba ise kat kat sevap verir.
sahurda yazdığım şiirimi sizlerle paylaşıyorum.
MADEM Kİ İNSANSIN
bazen devsin, bazen küçük karınca,
yenilmez değilsin, acizsin aciz.
apışıp kalırsın hayat yorunca,
ölümsüz değilsin, acizsin aciz.
madem ki insansın iki yolun var,
istersen iman et, istersen inkar.
istersen beddua, istersen dua al.
duygusuz değilsin, acizsin aciz.
aslın bir damla su, sinir et, kemik.
faniler geçici, her şey heveslik.
güzel kalpli insan, yapma sen kemlik.
ölüm var, hesap var, acizsin aciz.
lüzumsuz işlerle nere varırsın?
Hakkın divanında zora kalırsın.
fikret, zikret, şükret yüce olursun.
sorgusuz değilsin, acizsin aciz.
işte ömrün geldi nasıl geçiyor?
akan su misali vakit geçiyor.
amel defterin ne ile doluyor?
sahipsiz değilsin, acizsin aciz.
ağustos böceği ne yapar kışta?
ibadet hiç yoksa akılda başta,
çalgıda çengide kimler oynaşta?
arıdan ibret al, acizsin aciz.
günah girdiysen derhal tövbe et,
fakire muhtaca hemen yardım et.
Allah affeder dile merhamet,
başıboş değilsin, acizsin aciz.
seni seven Rabbi sakın unutma,
kalbinde masiva sakın durutma.
günahla isyanla gönlü karartma,
bulunmaz değilsin, acizsin aciz.
Orhan ŞENTÜRK