- 423 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Ruh üşümesi
Çoğu zaman kendimi,bir kanalizasyon tünelinde tek başına buluyorum.
Uzun, karanlık ve korkunç!
Kabus gibi her seferinde o, burnuma gelen kokusu...
Kimsenin bana ulaşamadığı, bir baloncuk oluşuyor sonra etrafımda
Babama sesleniyorum, sesim küçülüyor sesim uzaklaşıyor, babamsa;
Bir ana takılmış, hep aynı tekerlemeyi söylüyor
Hiç bir zaman güç alamadığım o kolları
Belirsizliğe açılırken,
Annemin öğrettiği dualar yetişiyor imdadıma.
Hayatımda sürekli bu ikilemler çatışıyor.
Her çatışma da, inancım galip gelse de yine de
Ruhum sıkışıyor...
Üşüyorum kaldığım o karanlıkta.
Soğuyorum bazı bağlarından,
Bir çocuk tutuyor elimden sonra
Bir çocuk daha beni kenetliyor
Bir çocuk ağlayarak örtüyor duvağımı...
Bende yüzlerine sürüyorum şevkat yüklü sıcak ellerimi..
Soğuk, karanlık, ıssız bir kanalizasyon tünelinde...
Yaşıyorum tüm nefesimi, onları ısıtmaya adayarak.
"Bu babamın kokusu " diyor elimde ki..
"Burnum koku almıyor" diyor ardımda ki...
"Bu nefretin kokusu" diyor boynuma dolanan elleriyle herşeyi bileni.
Babam geliyor sonra rüyama. "gözlerim anneme benziyor" diyor.
Cama yansıyan gözlerine bakıp "annende mi çoğu zaman görmezden geldi?" demek istiyorum.
Anneme dayanarak kalkıyorum uykudan, verdiği güçle sebat ediyorum gecelere.
Ne yazık anneler ne kadar aydınlıksa da, babalar o derece karanlık.
Önünde, sonunda hasta edecek beni bu, ruh üşümesi.
Böyle bir karanlıkta yaşarken, hangi güneş kandırabilirsi ki beni?
Hangi sabah ikna edebilir yaşamaya...
...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.