- 300 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
KUDDUSİ, Tarik-ul Kur'an Tefsiri (TUR)
KUDDUSİ, Tarik-ul Kur’an Tefsiri
TÛR SÛRES
31-قُلْ تَرَبَّصُوا فَإِنِّي مَعَكُم مِّنَ الْمُتَرَبِّصِينَ
"De ki: Bekleyin; gerçekten ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim."
Ey Rasûlüm de ki; sız, başıma gelecek olan felaketi beklediğiniz gibi, Ben de Allah’ın, sizin hakkınızdaki emri gelinceye kadar size ne olacağını bekleyenlerdenim.
Bu ayet, onların helâk edileceklerine dâir İlâhî bir tehdittir.
-للزَّجَّاج
(قُلْ تَرَبَّصُوا فَإِنِّي مَعَكُمْ مِنَ الْمُتَرَبِّصِينَ (٣١)
فجاء في التفسير أن هؤلاء الذين قالوا هذا - وكان فيهم أبو جهل -
هلكوا كلهم قبل وفاة رسول اللّه - صلى اللّه عليه وسلم
32-أَمْ تَأْمُرُهُمْ أَحْلَامُهُم بِهَذَا أَمْ هُمْ قَوْمٌ طَاغُونَ
"Akılları mı bunu onlara emrediyor? Yoksa onlar, haddi aşan azgın bir kavim midir?"
Bunu onlara akılları mı emrediyor? "Bu çelişkili sözü;" kahin, deli ve şair gibi,
Oysa kâhin, zekî, işlerinde dikkatli ve tedbirli olur. Delinin aklı perdelenmiş, düşüncesi bozuk olur. Şair ise vezinli, düzgün, hayale dayalı sözler söyler. Bu birbirine zıt özellikler bir kişide nasıl toplanabilir?
"Yoksa onlar, haddi aşan azgın bir kavim midir?" Hak kendilerine ayan olduğu hâlde inatta haddi aşan bir kavim midirler ki, akıl ve izan dışı bu yalanları söylüyorlar!
-تفسير البغوي
{ أم تأمرهم أحلامهم }، عقولهم، { بهذا }، وذلك أن عظماء قريش كانوا يوصفون بالأحلام والعقول، فأزرى اللّه بعقولهم حين لم تتميز لهم معرفة الحق من الباطل، { أم هم }، بل هم،
{ قوم طاغون }
33-أَمْ يَقُولُونَ تَقَوَّلَهُ بَل لَّا يُؤْمِنُونَ
"Yoksa, "onu kendi uydurdu" mu diyorlar? Hayır, onlar asla inanmıyorlar."
Yoksa, onu kendi uydurdu’ mu diyorlar?
Yani, kendiliğinden icat etti. Bu da Hazret-i Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem)’in, Kur’an’ı kendisinin yazdığını, sonra da onu Allah’a iftira ederek O’nun katından olduğunu söylediği iddiasıdır. Âyetteki ”te-kavvül" kelimesi de sadece yalan söz için kullanılır. Oysa müşrikler; Kur’an’ın Allah katından olduğunu, Hazret-i Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem)’in, söylemediğini biliyorlar.
Onlar, Kibirlerinden dolayı Kur’ân’a inanmıyorlar. küfür ve inatları onlara bu iftirayı yaptırıyor.
-تفسير البغوي
{ أم يقولون تقوله }، أي يخلق القرآن من تلقاء نفسه، ((والتقول))، تكلف القول، ولا يستعمل إلا في الكذب، ليس الأمر كما زعموا، { بل لا يؤمنون }، بالقرآن استكباراً. ثم ألزمهم الحجة فقال
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.