Fıkra/Anekdot
Ana fikrini değiştirmeden; İsveççeden Türkçeye uyarlamaya çalıştığım bu fıkraları/anekdotları okunmaya değer bulunacağını umuyorum.
Gülmeleriniz bol olsun...
**
Moskova’daki Kızıl Meydan’da bir Rus, "Başkan bir aptaldır" yazan bir pankartla gösteri yapar.
Polis onu hemen alıp götürmeye kalkışır.
Adam: Hayır, hayır, yanlış anladınız; Ukrayna Devlet Başkanı aptal!
Polis: Oho! Bizi kandıramazsın: Başkanımızın aptal olduğunu biz de iyi biliyoruz!
**
Bir gün bir oğlan çocuğu babasına yaklaşarak ”büyüyünce annenle evleneceğim” demiş.
Babası: Bunu yapamazsın, oğlum. O benim annem.
Çocuk: Ama baba ya… Haksızlık bu! Sen neden benim annemle evlendin? Lütfen baba; haksızlık yapma!
**
Bir adam doktora gider ve doktora şikayetini anlatır:
Doktor: Evet; şikayetiniz neydi?
Adam: Kendimi köpek gibi hissediyorum.
Doktor: Ne zamandan beri böyle hissediyorsunuz?
Adam: Annem bana ”yavrum” dediğinden beri.
**
Bir genç arkadaşıyla dertleşirken:
-Komşum dün gece saat 03.00’de kapıyı çaldı. Anlıyormusun; gece saat 03.00 de!
Neyse ki uyanıktım ve oturmuş davul çalıyordum.
Arkadaşı: benim kapımı çalan olmuyor; çünkü o satte derin uykudayım, ha ha ha!
**
İki genç sohbetteler:
- Filin deveye ne dediğini biliyor musun?
- Hayır! Ne demiş?
- Göğüslerin neden sırtında?
- Peki, deve file ne demiş?
- Senin neden pipin yüzünde?
**
Çocuk coşku ile babasına koşar:
- Baba, baba! Okulda yazmayı öğrendik!
- Öyle mi? Aferin sana! Neyi yazmayı öğrendiniz peki?
- Bilmiyoruz, henüz okumayı öğrenmedik.
Heidi Korkmaz, Mart 2022 Sthlm
YORUMLAR
Geçtiğimiz günlerde İsveççe dilinde bir sözcük ile ilgili bir tanım okudum. İçeriği hakkında aklımda kalan Türkçe hissedip kelimelere dökemediğimiz bir ruh halini özetliyordu. Ekran görüntüsü aldım, bir bilene teyit etmek için ama gelin görün ki telefonum arıza yaptı. Şu an tamirde, tamir olsun size teyit için danışacağım hocam; pekâlâ izninizle.
Tüya
Elbette! Elimden geleni yapmaya çalışırım, hocam.
Selamlar, saygılar.
Orhan KANZA
Sevgiler, saygılar.
Tüya
Saygılar, selamlar.