MAAŞ ARTIŞININ CEBE KONUK OLMADAN GİDİŞİ
MAAŞ ARTŞININ CEBE KONUK OLMADAN GİDİŞİ
Kılıçdaroğlu’ nun bu gece ( 09.01.2022/ 22.30 cıvarı) Tele 1’in ekran altında " Elektrik faturalarının neden şişirildiği" sorusunu sorduğunu gördüm... Yanıt aramaya odaklandım. Baktım ki ne çok madde sıralayacak usum.
Kızgınım tüm emekliler gibi...Yirmi yılda gıdım gıdım maddi haklarımızı vermediler. Kıstılar. Yoksulluğa sürüttüler bizleri.
Savaş vurgunu görüp üzerine kondukları "Cumhuriyet Varlıkları" tüketildi.
Parasızlık başladı. Tarım yok edildi. Enflasyon aldı başını gitti, saklanamaz oldu. Önüne geçilemiyor .
Yok yok da; beşli çete diye adlandırılan, Cumhuriyet varlıklarını akıttıkları anapara birikimcilerine aktarımların "ticari sır yöntemleri" de tükendi.
Ama... ağlayanlara emzik vermeden çekilmezliğinin önüne geçmek için maşa arandı.
Bulundu!...
Bunlar; emekliler, her alanda alın teri akıtan emekçiler, geleceğin umudu işsiz gençler, sosyal yardım bağımlısı yoksullar ile küçük esnaf.
Yirmi yılda ekonomik yaşam durdu. Arkasında duran anamalcı azınlığın desteğinde de kaçış algısı sezgisi kendini öyle böyle gösterir oldu yönetir görünenlere.
Saklanır kıldıkları ticari sırlı gerçekler yerinde durmayıp örtülerini yırttı. Gözüktüler. Üretilen yalanlar da işlevini yerine getiremez olmaya başladı.
Bilirler ki; " yalancının mumu yatsıya dek aydınlatır" ve söner. Oluşan karanlığın ardı aydınlıktır. O zaman söz verdikleri yoksulluğu yok etmeden, yoksulluğu daha yaygınlaştırmak için, "bir taşla bir kaç kuş vurma" özdeyişi yardımlarına yetişti, hin hin düşünürken.
Daralmış ekonomik yaşamı canlandırmak, enflasyona karşı halkını ezdirmezlik gösterimlerini canlı tutmak - kendilerince- için 2022 yılı ücret artışları ceplerde yerini almadan, enerjide uygulamaya soktukları yüksek artışlarla geri alım çözümünü ürettiler.
Enerji sektörüne yüksek artırım yolu ile onları rahatlattı, Ayrıca besledikleri adına toplumda trol denen bence; "vale"lerini diri tutup, karşılarına almamak için hazineye akıtılan vergilerle de onlara döngü sağladılar. Nasıl mı? İşte somut yaşanılmış Örnek:
Ocak ayı artırımım, elektrik ve doğalgazım ile gitti. Yani konuk edemedim hesabımda, cebimde.
Demirtaş, Kavala, Kabaş, ... v.b. den farkım yok algılıyordum. Şimdi fark aralığımız daha da kapanacak.
Onlardan ayrıcalığım; Uludağ’ ın zirvesindeki karı penceremden izleyebiliyorum hava koşulları izin verdikçe. Sanki çocukluğumun bakış açısını anımsatan Çadırdağı ile baş başa kalmışım gibi...
Maşa olarak kullanılan sınıfdaşlarımdan özellikle de küçük esnaf ve emeklinin bir kısmı ile işçiden artık "şükür" sözcüğünü duymuyorum çoğunlukla.
Bu değişim bende; HELE ŞÜKÜR AYILIM BAŞLADI umarı çimlendiriyor.
Okuduk, öğrendik, filmlerden izledik gördük ki açlık, özgürlük ve adaletsizlik önünde orta çağ şatoları dayanamamış.
Görüyor, TV ve basından duyuyoruz ki; yedi yirmi dört işlevli melekler, site duvarları ve benzerleri hırsızlara caydırıcılık sağlayamıyor.
O zaman; güvenli çalışım, laik, demokratik, özgür yaşam, hakkaniyetli paylaşımla ulusça bir arada barış içinde yaşam ortamı oluşumuna beklemeden ulaşım gerek.
Bunun yolu; içine itildiğimiz sistemin yok edilmesi, Gerçek Demokratik Laik Cumhuriyet Sistemini yeniden kurmaktır.
Gidelim atalardan kalan öğüde: "zararın neresinden dönülürse kârdır."
Yalanla gerçeğin ayrımına varıp, sandığı çağıranların sesine ses katmak, onlara destek olmak ve sandığa attığımız oyun yerini bulmasına katkıda bulunmak gerek.
Hilenin hurdanın, yalanın talanın önünü kesip, beğensek beğenmesek de var olan anayasanın uygulanırlığına sahip çıkmak, yapılacak Anayasaya sahip olacağımızın güvencesi olacaktır. 10.02.2022
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.