- 707 Okunma
- 1 Yorum
- 1 Beğeni
YENİ GELENLER, GİDENLERİN ESERLERİNİ YIKMAKLA İYİ BİR ŞEYLER YAPTIKLARINI SANIYORLAR!!....
Kırıkkale bir Cumhuriyet şehri.Tarihi henüz yüz yıla varmadı.
İlçelerimiz Keskin, Delice, Sulakyurt,Yahşihan Kırıkkalde tarih olarak daha önceden kurulmuş,dolayısıyla tarihi eserler mevcut.
O nedenle ilçeler hariç Kırıkkale merkezde Osmanlıdan kalmış bir tane eski eser bina yoktur!!
Bir tane tarihi binamız var o da Almanların Kırıkkale fabrikaları kurulunca yaptıkları şimdilerde Kültür Merkezi olarak hizmet veren bina.
Onu yıkmadılar ya da henüz onu yıkmaya yerine yeni bir bina dikmeye sıra gelmedi.
Onca MKEK evlerimiz vardı hepsini yıkıp yerine lojman,park,Adliye olmadı konutlar yaptılar.
Şimdiki Kent Parkının,Umut evlerinin yerinde,Adliyenin olduğu alanda ve de Cumartesi Pazarının olduğu sahada MKEK nin iki ya da tek katlı evlerinin olduğunu hepimiz hatırlarız.
Türkiyede müzesi olmayan,Belediye Otobüsleri olmayan,yerel televizyonu olmayan iller yazın googleye hemence Kırıkkale adı çıkacaktır ekrana.
Yirmi yıl evvel bunların hepsi vardı.Kırıkkaleni,n nufusu 330 binlerdeydi Büyükşehir olması planlanıyordu.
Ne olduysa Kırıkkalenin nufusu yirmi yıldır 200 binlerde geziniyor.
Halbuki Ünüversitemiz büyüdü,devasa gökdelenlerle eski Samsun yolu,Podium Avm .tarafı doldu.
Ama Rafineri özelleşti,Telekom satıldı.
En son olarak ta MKEK özelleşti.12 -bin olan MKEK de şu an bir iki bin kişi çalışıyor mudur bilemiyorum.
En çok emeklinin olduğu bir yer,en çok paranın olduğu bir yer.
En az fabrikanın üretimin olduğu bir yer oldu birden bire.
Yüksek yüksek binaların olduğu eski tek katlı müstakil evlerin Kentsel dönüşüm masalıyla bir bir yıkılıp yerine Avrupavari dinsiz-donsuz gökdelenlerin dikildiği cehennemi andıran kişiliksiz binalar,olamayan komşuluklar,zinalar binalar..
A 101 ler,Bimler,Şok marketler her mahalleye girmiş .
Hazır yiyen Avm’lerde gezinen kıçı açık bir nesil var artık.
İş var ama çalışan yok.
Eski topraklar mezara gittiler çoktan.
Verimsiz,kısır,neme lazımcı,meyyit-i müteharrik(gezen ayaklı ölüler)dolaşıyor sokaklarda caddelerde..
Bir Silah Müzemiz vardı bir tarihte onu da kapattılar yıllar önce...
Şimdilerde eski Vilayet Binasının önündeki MKEK açıkhava sinemasının yerinde bir Silah Müzesi yapılıyor sanıyorum.
Akıllının birisi bir zamanlar şimdiki Vilayet Binalarını dar bir alana yaptı.O yıllarda bile trafiği kilitleyen bu üç dört binayı yapacak yer mi yoktu.
Yazık değil mi Kırıkkaleli’mizin paralarına.
Üç beş seneyi değil on yıl yirmi yıl sonrasını hesap etmek gerekmez mi?
Bu ilin sahibi yok mudur?
Kim karar veriyor bu ucube alt üst geçitlere,köprülere.Protez bacaklı (bir tarafı beton-bir tarafı mecburen plansızlıktan dolayı demirden yapılan )Türkiyedeki 43 ilin üzerinden geçtiği Terminal Köprüsü,tren alt üst geçitlerini ayrı bir yazıda ele alacağım.
Başka illerdeki Çorum’daki, Eskişehir’deki,Bursa’daki,yanıbaşımızdaki Başkent Ankara’daki köprüleri görmüyor mu bu bizim idarecilerimiz!!.
At gözlüğü takıp mı geçiyorlar oralardan başka illere giderken yoksa hiç bir yeri gezip görecek örnek alacak zamanları kalmıyor mu ihale kovalamaktan.
Yazık çok yazık..
***
Hüseyin Kahya Parkı üst kısım.Burası Emekliler parkı olarak bilinir.
Buradaki iki katlı bina üç beş sene evvel Emekli Evi olarak yapıldı sonra da Millet Kıraathanesi oldu.
Orta yerde 1970’ li yıllarda bir mozaik havuz vardı.
Dükkanlar su ihtiyaçlarını teneke yangın kovalarıyla burdan alarak giderirlerdi.Çocukluğum babamın dükkanı olması münasebetiyle bu havuzlu parkta geçti.
Çocukken yaşadığım bir çok anım var bu havuzla ve Hüseyin Kahya Parkıyla ilgili.
Komşumuz Niğde’li mobilyacı, Obalı (Kenan bey obası-Beyobası-Hüseyin bey Obası-Mehmet bey Obası,çevre köyler vs.)tuzcu, lokantacı esnaflar bir cam siseyi ispirto dökerek yakip iple bağlayıp kesmek istemişler okuldan yeni gelmiştim küçük olduğum için merakla onlara yakından bakarken yüzüm sacim biraz ütülenmiş soluğu havuzda almıştım.
Kirikkale’mizin bir de delileri (Velileri ) çok meşhurdur.
Aslında bir çoğu dahilikten çok zekalı olmaktan dolayı aklını yitiren ailesi tarafından sokağa terkedilen zavallı insanlardır.
Deli Hacı vardı.Bir diğeri Erol Hocaydı .Matematik hocası bu arkadaş eline metreyi alır heryeri ölçer biçerdi.Öncesinde Ünüversitede bir okulda ogretmenmis.
Deli Hacı Insanlara once çok güzel bir nutuk çekerdi herkes dinlerdi.Sonra münasebetsizin birisi işte bu parktaki havuzdan bir kova suyu getirir arkasından tepesi aşağı boca ederdi.
Deli hacı kış günü çıldırır nutugu bırakıp kovalar onlara söylemediği küfürleri bırakmazdı.
Hacı Ömer Uğur Dundarin programına çikmis dört beş rakamlı sayıları makinadan once hesaplamıştı.
Hilmi Cirrik vb.bir çok delimiz vardı simdilerde öldüler herhalde göremiyorum.Hilmi Cırrık deyip çağırınca çocukları önüne katar kovalardı.
Bir kere Aşağı Mahmutlar eski Belediye binasındaki tepedeki Değirmenci Bakım-Huzurevinde eski meczup-delilerden (belki de veli )dilencilerden bir kaçını bahçede gezinirken görmüştüm.
Bu havuzun yerine bizim amca oğlu rahmetli Sanayide esnaf Suayib Doğan abim 1992’ lerde bu havuzu kaldırıp,o yıl Romanyada bir trafik kazası sonucunda vefat eden kardeşinin Habip Doğan’ın hayrına bir şadırvan yaptırdı.
Belediye Parkı olduğu için kendisi de Belediyede oldukça etkin olduğu için burada bir şey olmaz Emmoğlu çok uzun yıllar hayratımız devam eder demişti.
Millet 2003’ lere kadar belki Cemalettin Akdoğan ve Mustafa Pekdoğan dönemlerinde abdestini alıp Çarşı camiinde namazlarini kıldılar.
Sonra gelen Başkan parkı yeniden dizayn etti havuzda sâdırvanda yıkılıp hayrına son verdiler.
Pekdoğan döneminde bir çok taş nadide çeşmeler yapıldı.
On tane kadar vardır.Hepsi duruyor ama suları 20 yıl olacak akmıyor bilmiyorum farkında misiniz?
Onun için derim ki hayır yapacaksanız bir camii içine bir Talebe Yurdu Bahçesine ya da özel mülkünüze yapın.
Yine Devlet Bahcelinin adi verilen Ekmek Fabrikası Hal binaları ne oldu.
Fırıncılar bastırdı Belediye Halk Ekmek fırını kapatıldı.Çürümüştür makineleri çoktan.
Devlet yazardı Belediye Fırınında ışıklı bir demirden direkte,diğer Hal binasında Bahçeli yazardı.
Ikisi yanyana gelir,olurdu Devlet Bahçeli.
Belediyemiz yandaşlara münübüs hattı vermek için Belediye otobüslerini yok pahasına elden çıkardı.
Mersine gidiyoruz köylerden Belediye otobüsleri halkı köylüyü şehire getirip götürüyor.Ne güzel.
Geçen gün saat 10. da Ünüversite Hastanesine gideyim dedim dolmuş yoktu mecburen taksi ile gitmek durumunda kaldım.
2002 de gelen AKPli Belediye ikisinin de ışıklarını bir bir söndürdü.
Sayın Bahçeli sadece bunun için Akp’ye destek vermekten geri dursa yeridir.
Menfaatler ortak olunca ya da diğerinin elinde koz olunca gayri ihtiyari ne derse yapıyor ne yapsın..
Bizim Kırıkkale’de muhalefet yapmak kumalik yapmakla eşdeğerdir.
Kırıkkale’de hemşericilik vardır.Siyaset vardır.Obalılık-Keskinlilik mücadelesi vardır.Hepsi vardır tek olmayan Kırıkkalelilik bilincidir.Kırıkkalde aidiyet yoktur.Ben bu ilin sahibiyim diyen birileri yoktur.
Abd deki Demokratlar-Cumhuriyetçiler misali Belediyeyi bir Oba Köyleri dediğimiz Kırıkkalenin doğusunda kalan köylere mensup aileler alır.
Bir sonraki devre Keskin’liler alır.Oba’lı gelince Keskinlilerin yaptıklarını yıkar,hemşerilerini kalkındırır.Keskin’liler gelince Oba’lıların yaptıklarını yıkar yakar.
Bürokratlar ne yapsın müdürlüğünden olmamak için selin önündeki kütük gibi yuvarlanıp gider gününü gün edip zaman doldurur.
Bunun için çoğu zaman aman ne Keskinli ne de Obalı olmasın diye dışardan Çorumlu Karadenizli Rizeli birileri İl Başkanı olur,resmi görevler onlara verilir.
Rahmetli Çankırı’lı hemşerimiz eski Sağlık Bakanı Osman Durmus’un yaptığı eser Yüksek Ihtisas Hastaneşi görülmesin diye tam da önüne onu gölgeleyecek 6- 7 katlı Hastaneyi şehrin yoldan görülecek gözde yerine yapmak muhalefet olamaz.
Resimdeki rahmetlinin yaptırdığı o zamanın en güzel hastanelerinden birisi..
Sonra ne mi oldu bu iktidar geldi onunkinden daha güzel olmalı diyerek bir yeni hastane yapmaya karar verdiler.
Sanki Kırıkkale’de yer yokmuş gibi onun tam da önüne yol tarafına 43 ile giden şehirlerarası karayolunun başına devasa 6-7 katlı ucubeyi diktiler.
Mahsus ucube diyorum yahu behey gafil yer mi yok Kırıkkale’de git sen de başka bir yere bir yeni Hastane yap!!
Yazıklar olsun diyorum bu bozuk zihniyete!!.
Bizim töremizde büyüğe yaşlıya saygı vardır vefa vardır.
Osmanlı böyle yapsaydı şimdi bir tane tarihi cami hastane köprü kalmazdı.!!
Tıpkı Ankara’da yeni gelen Mansur Başkanın Melih Gökçek dönemini kötü göstermek için Anfa Parkı rafa kaldırıp onca araç gereci hurdaya,cöpe çevirmesi gibi.
Bu memlekette işler hep böyle yürümüş.
Rahmetli Erbakanin yaptığı fabrika temelleri bilerek bir bir curumeye mahkum edilmişlerdir.
Kalecik’te bir çok okul hastane binası gördüm yollarda hepsi yıkılmaya mahkum olmuş.
Onu o hale koyandan parasını almazsan olacağı budur.
13.02.2022//KIRIKKALE
HİDAYET DOĞAN OSMANOĞLU
YORUMLAR
Merhabalar
Sitem dolu yazınızı hak vererek okudum ne yalan söyleyeyim,
bende bir Kırıkkale'li olarak son gelişimde maalesef eski güzelliğini sadeliğini göremedim.. Toprak, Hava, Su, Şehir, İnsan vs. vs.. herşey değişiyor, birbirini değiştirerek tabi..
Rahmetli dayım aklıma geldi bir ömür Kızılkanat iş merkezi önünde ayakkabı boyacılığı yaptı. ( Pala Ergül ) Nurlar içinde yatsın.. Sürekli ziyaret ederdik onu çalışırken, o zamanlar öyle güzeldi ki memleketimin havası çok değişmiş herşey çok, eski tadı kalmamış..
Hiç bir şeyin tadı kalmadı gerçi..