- 223 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Kırgın Günçiçeği
Kırgın Günçiçeği
“Kırgın Günçiçeği” Genç Şair Beste Bekir’in ikinci şiir kitabı. Ocak 2020 yılında Cinius Yayınları aracılığıyla okurla buluşturulmuş. Seksen dört sayfa hacmindeki kitap, yetmiş beş şiirden oluşmaktadır. Her sayfaya bir şiir olacak şekilde, daha çok kısa şiirlerden oluşmaktadır. Şiir bölümleri daha çok üçer mısralıktır. Şiirlerin sade, anlaşılır, süsten ve gösterişten uzak olması bir solukta okunmasına imkân sağlamaktadır.
Şiirlerde; aşk, sevgi, bahar, orman, rüya, düş, zaman ve hayat imgesinin baskın olduğu görülmektedir. Şiirlerde birinci tekil şahıs ve geniş zaman kullanıldığı görülmektedir. Şiirlerde tekrar tekrar kullanılan bazı isimler ve kelimeler masalsı bir anlatımla bir araya getirilip, okura farklı pencereler sunulmaktadır. Bu masalsı anlatımı örnekleyecek olursam; “Düşlerdeki Eros” şiirinin bir bölümü şu şekildedir. “O yıldız gözlü narin kız/ sularındı yıkanırdı her gün/ masalsı bir aşk ırmağının” (sayfa 43) Alman edebiyatının önemli yazarlarından Grimm kardeşlerin tanınmış masalının ana kahramanı, oldukça fakir bir çiftçinin küçük kızları Rapunzel’i yaşlı bir cadıya vermek zorunda oldukları şeklinde devam eden eserinden çok etkilenmiş olduğu görülmektedir. Şiirlerinde birçok kez değişik yerlerde Rapunzel isminin yer aldığı görülmektedir. “Kumruların ötüşleri benim işte/ benim işte bahsi geçen o Rapunzel” (sayfa 34) Bu mısralarda olduğu gibi şair kendisini adeta Rapunzel ile özdeşleştirmektedir. “Nergis tenli Rapunzel”, “Saçların Rapunzel”, “kara saçlı Rapunzel” “Sevgi delisi Rapunzel” gibi birçok sıfat ile beraber Rapunzel karakteri işlenmiş bir yerde. Bu anlatımı destekleyen orman, tabiat, bahar imgesi de bolca kendine yer bulur şiirlerde. “Soylu yeşil”, “kumruların ötüşü”, “güngörmüş çınar”, “saçlarına yuva yapan kuşlar”, “ormanlar büyüten deniz”, “nazlı ırmak” gibi onlarca yerde tabiata, çevreye dair göndermelerde bulunulmuş. “Dilden dile akacak bir masalın/ içine giriyoruz beraberce” (sayfa 49) Örneğinde olduğu gibi birçok yerde masalsı anlatımın içi doldurulup konunun işlendiği görülmektedir. Masalsı anlatımı destekleyici olarak ayrıca; “Poseidon, Romeo, Eros, Apollon, Nymphe, Mona Lisa, Frida, Rodin” gibi kullanılan bazı isimlerle, şiirlere farklı bir boyut kazandırılmaktadır.
Kitapta çok kullanılan kelimelerin bazılarını sıralayacak olursam; “hayalbaz, nargülü, narçiçeği, gökavlu, günçiçeği, Rapunzel, zeytuni, bestenigâr, ateşfısıldayan” şeklindedir. Ayrıca, antik dönem, bir yerde bu günün şiirleriyle buluşturulmuş gözükmektedir. Ayrıca “abdalıslatan, yapıncak, yalım, delicoş, yekinmek, ispinoz” gibi farklı kelimelere de şiirlerde yer verdiği görülmektedir.
En çok beğendiğim şiir mısralarının bazılarını buraya taşıyacak olursam;
* “Arınmanın aşk hali/ delicoş bir şelalenin/ kucağında ömrüm” (sayfa 23)
* “Gam heybemizi bölüşelim/ yarısı senin, yarısı benim” (sayfa 25)
* “Bu da yalım keser/ o bahçenin kenarında/ gözlerine baktıkça” (safta 57)
* “Paslı takvim heyulasıdır/ durup dinlenmeden/ eriyen zaman” (sayfa 61)
* “Ormanları büyütüyor derin deniz/ güngörmüş bir kalemkârla” (sayfa 71)
* “Eteğine uzanıp gecenin/ evrenin müziğini dinliyorum” (sayfa 74)
* “Set dinlemez bir çılgın ırmak/ öpüyor kıyılarını kor denizimin” (sayfa 76)
* “Hüzünler kabaresi mi hayat/ yalnız o dağın sesi/ Bestenigâr makamında” (sayfa 80)
* “Suları nazlı bir ırmağın/ türküsüdür şimdi yaşamak” (sayfa 83)
* “Hayatın atlasına birdenbire düşenin/ uçurum fırtınasıdır uzun koşusu” (sayfa 84)
Son tahlilde, kasvetten uzakta, hayat dolu mısralar. “Şiir daha çok rahatsız ruhların ürünüdür” sözünün uzağında, karşısında mutlulukla yazılmış şiirler bunlar. Genç yaşın hayat doluluğunu taşıyor. Günümüzde çocuk edebiyatında ciddi ürünler ortaya konmaktadır. Genç Şair kardeşimiz Beste Bekir’in de çocuk edebiyatı üzerine eserler vermesini temenni ediyorum. Başarılı olacağına inanıyorum. “Kırgın Günçiçeği” kitabının arka kapak yazısını yazan Şair Bülent Güldan’ın söylediği gibi biz de yineleyelim tanımlama sözünü. “Gül çubuğundan yonttuğu bir kalemle yazıyor şiirini Beste Bekir” Hayatın sorgulandığı ve ele alındığı, en beğendiğim “Ömür” şiiriyle yazımı sonlandırayım izninizle. “sonsuza akan zamanın/ içinden bakıyoruz hayata// aynı bahçede okşuyoruz/ gülü, ısırganı ve hüznü// bu hangi ırmaktır ki/ sırrını vermiyor kaynağının// menzilin sesi hiç duyulmuyor/ akıp gidiyor kendince// aşınan bir yaydır ömür/ inip de çıkamadığın// tükenişin içli türküsüdür/ kırık merdivenlerde” (sayfa 66)
İlkay Coşkun
07.02.2022
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.