SIRTLAN AVCISI

• 13 Ocak 2022 Perşembe 00:49:03

Uzun zamandır yağmurun yağmayışı tüm savannayi kasıp kavuruyor hayvanlar dahada agressivleşiyordu.
Bu ortamda yiyecek bulup günü devirmek bayağı ustalık isteyen bir şeydi.
Her hayvan veya hayvan gurubu bulunduğu yeri işaretleyerek kendi bölgesini ilan ediyor,yiyecek sıkıntısı arttıkça bu sınırları en uç noktalara taşıyorlardı.
Hal böyle olunca her hayvan gurubu biri birlerine dahada yaklaşmış oluyordu.
Bu durum arkasından catışmalarıda beraberinde getiriyordu.
Böylesine can sıkıcı bir ortamda aslan sürüsü topluca avlanırken yalnız tek başına avlananlarda vardı.
Tek avlananlarsa bir anlamda şanslı,bir anlamda da can pazarında dolaşmak gibi bir şeydi.
Güçlü olan tek avcılar için bir sorun yoktu,onlar bir vurup birkaç gün dinlenmeye çekilebiliyorlardı.
Zayıflarsa çoğu zaman artıklarla günü geçiştirmeye çalışıyorlardı.
Böylesi bir günde aslan sürüsü bir bufalo devirip tıka basa karınlarını doyururken çok uzaklarda bir sırtlanın iki yavrusunu emzirmekten ciğerleri delinmek üzereydi.
Yavrularını bir delikte bırakıp yem aramaya çıktı vakitlerden horoz ötümüydü.
Kader bunu aslanlardan arta kalan kemik parçalarının olduğu bölgeye çekti.
Aslanlarsa böylesi ortamlarda her hayvanın bir delilik yaparak boyundan büyük işler yapabileceğini tecrübeleriyle öğrendikleri için yavrularına karşı çok hassastılar,olurya bir uyuz sürüye saldırıp yavruları sakatlarken altından kalkılamayacak bir hastalıkta bırakabilirdi.
Sırtlan arta kalan artıklarla karnını doyurup o günüde kazasız belasız atlattığını düşünürken yol bunu aslanların bölgeye hızla çekti.
Bölgeyi boydan boya geçip yavrularına ulaşacaktı.
Uzaktan aslan sürüsünü yanlamasına geçerken azami derecede dikkatli,gözü sürünün üzerindeydi.
Dişi aslanlar hiçte tepki vermezken arkadan gelen ve o anda kesife çıkmış olan erkek aslanı eksik saydı.
Erkek aslan sessizce arkadan buna yetişip hani sen buralardan bir daha geçmiyecektin der gibi bunu gırtlağından yakalayıp yere çaldı.
O anda iki yavrunun açlıktan damakları kurumuştu,çünkü anne sırtlan tam bir gün,bir gece yiyecek bulma ümidiyle uzaklaşmıştı yuvadan.
Aslan sırtlanı öylesine parcaladıki hem dişiler hemde yavrular maşallah baba dedi.
Ve sırtlanı kaldırıp bir dere yatağına atıverdi,yavrularada bundan uzak durun der gibi.
Sırtlanın iki yavrusu annelerini beklemekten yorulunca, açlığında etkisiyle yaşama isteklerini tümden kaybedip dikkatsiz bir şekilde deliğin etrafında son enerjilerini sarfediyorlardı.
Derken bir kartal havalandi çünkü onunda yiyecek bekleyen yavruları vardı.
Tek başına kalan diğer yavruda açlıktan yere yığılınca onuda akbabalar süpürüverdi.