- 858 Okunma
- 4 Yorum
- 3 Beğeni
***MAZİDEKİ HATIRALAR 1***
(YÜZÜN YEDİĞİ LAPA)
Karlı bir kış akşamıydı.
O akşamda yine kardeşlerimle yer sofrasının etrafına dizilmiş, yemeğimizi büyük bir iştahla bekliyor, yufka ekmeklerini önümüzdeki tabağımıza istifliyorduk.
Akşam hafta sonu olduğu için her hafta sonu akşam yemeğinde babam lapa, turşu ve ayran isterdi. Onun hafta sonu evde oluşu nedeniyle istediği yemek yapılırdı. O akşam yine babamın istediği yemek sofraya gelmiş, hepimiz babamın sofraya teşrif etmesini sabırsızlıkla beklerken ağabeyim:
"Ben lapa yemem!! Başka yemek istiyorum!!" demesiyle annem öfkelenerek sıcak lapa yemeğini avuçlayıp ağabeyimin yüzüne sıvazlarken:
" Demek yemek beğenmiyorsun ha? Al sana yemek!!" derken bir yandan da söyleniyordu. Bu sırada kardeşim Mustafa, lapalar akan suratındaki yemeği yalamaya başladı şaşkın vaziyette. Dediğine bin bir pişman olmuştu ama lapayı da yemişti. Bir yandan da anneme ters ter bakarken bizi bi gülmek almıştı. Bize de ’’Size ben yarın gösteririm!’’ dercesine kaç göz işareti ile bizi tehdit ediyor, sert bakıları ile de dövüyordu ama biz gülmeye hala devam ediyorduk!
Annemin yemeği beğenmeme tepkisi soframıza olmuştu. Sofra karışmış, yemek dökülmüş, ayranlar saçılmış, bir curcunaya dönmüştü akşam yemeğimiz...
Tabi babamın gelip yemeksiz kalışı da ayrı bir problem olurken, dedemin her şeyi gülerek tatlıya bağlaması ile, biz tekrardan açılan sofrada o akşam kahvaltıyla yemeğimizi tamamlamıştık.
Ve yıllar önce yaşadığımız bu tatlı olay akşam yemeğini belleğim hiç unutmadı diğer anılar gibi. Bu güzel renkli anımı zaman zaman kardeşlerimle bir araya geldiğimde bu olayı hatırlatır, kahkahalarımızla yeniden yaşarız. Mekanı cennet babam sağlığında ona da hatırlattığım da; ’’ Annen haklıydı, der; Nimeti hor görmesine karşı bir dersti kardeşine o olay!’’
Bazen çok kötü olduğum zamanlar bu tür anılarımı gün yüzüne çıkarır, kendime moral kaynağı ederim. Ve o güzel anılar bizim hayata tutunabilmemiz için gizli bir güçtür.
Şimdi o güzel insanların olmadığı evimiz bu anıların bir beşiği gibi içindeki hatırayla bazen tatlı bazen yağmurlu bir sonbahar dalı gibi sallanır durur... Bizler ise bu hatıranın altında gözlerimizde yağmurun ıslaklığı, zaman zaman da dudaklarımızdaki buruk tebessümlerle maziye bir yolculuk yapar döneriz.
Günay Koçak
Hatıralardan Bir Demet
(LAPA: mercimek ve bulgur karışımı pişirilir. içinde kuru domates ve biberle birlikte.üzerinde ise; kızgın zeytinyağı ile pul biber gezdirilmiş bir kış yemeği.)
YORUMLAR
Aygün Deniz
Sevgiler selamlar...