AŞKA DAİR
Bazı kavramları açıklamada ya da anlamada yetersiz kalırsın.
O kavramların herkese göre bir tanımı, bir tadı, bir yeri vardır.
Aşk gibi.
İnsanlık tarihi boyunca her kesimden insan tarafından aşka dair nice tanım yapılmıştır, yapılıyor ve yapılmaya devam edecek.
Hayatın olduğu yerde aşk ve aşka dair güzellikler, emareler, renkler, duygular, heyecanlar, düşler, acılar, hasretler ve anlamlar hep var olmuştur.
Aşkla yaşayan, aşkla nefes alıp veren, aşkla dolu bir yaşamı omuzlayan, aşkla bir ömrü tüketen insanın gerçekten hâli veya vaziyeti bu sebeplerden başkadır.
Yeri gelir içmekten yemekten kesilir, yeri gelir koskocaman bir ömür ona yetmez.
Yeri gelir dünyadan tamamen kopar, sadece sevdiğiyle hemhal bir şekilde meşgul olur.
Yeri gelir gözleri kimseyi görmez, bütünlüğünü sadece ama sadece sevdiğine verir.
Yeri gelir bakışları sabitleşir, düşüncesi ve düşü topyekûn sevdiği olur.
Aşka düşmek, insanı farklı kılar.
Aşka düşmek, insanı harekete geçirir.
Aşka düşmek, herkese de nasip olmaz.
Çünkü aşk herkese uğramaz.
Herkesle haşır neşir olmaz.
Aşkın düştüğü yürek, eski bir yürek olmaz artık.
O yürek artık yangınlarda, koyu duygulardadır.
Gecesi ve gündüzü bir olmuştur artık, aşka düşen yüreğin.
Sağı ve solu karışmıştır artık, aşkla boyanan yüreğin.
Aklı fikri bir kenara çekilmiştir, aşk el ele yürüyen yüreğin.
Aşk böyledir.
Adamı/kadını habire peşinden sürükler.
Muhatabını rahatsız eder.
Konduğu canı sersem eder.
Aslında aşk, suskun kalpleri bile konuşturur.
Devrilmez dağları dizgine getirir.
Gidilmez yolları yakın eder.
Ulaşılmaz hayalleri gerçekleştirir.
Aşk bu, istediğini yapmakla, istediğini elde etmekle, uğradığı yüreği sarsmakla ün salmış bir saltanattır!
-Meselci
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.