- 344 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
TUTSAK DİL
Yalan diye inleyen sahneler altında
Buyrukta yaşayan aç kurtlar
Oyunlarını paylaşmak arzusuyla sardılar evreni
Kalbi sargılı efendiler
Yücelerin evrensel doyumunu tartıştılar
Felsefesi feleğin kâtibine sual olan
Her yalanda
Bir trajik buluşma sergilediler
Zaman niyetini aydınlatıp diz çöken mirasyedileri
Aratıp buldurdu
İlk ilkelliği tartışmak şart dedi
Sırf ana rahmine giren duygusallığı emmek uğruna
Yenilgilere kürek çektiler
Yazarların dudağına
Anadan doğma kalemleri oyunu tartışır bunların
dediler
Zarafetin yorumunu yapan dervişler ricaya geldiler
Yasak aşklar alemini
Trajik hayallerle ayaklanan soylular gönlünde ayazda
tuttular
Sefilliğin gururunu taşıyan bir yenilikle
Gerçekçiliği yurttaş yaşadılar
Tiyatrolar halka açılmaya başlayınca
Kraliyet görkemini günahların arındırıldığı sayfalarda
aradı
Perde dedi ki
Aşkta sefa sadece resmiyetin ayrısını gayrisini ruhtan
ötede tutmak
Pusula ayarından uzaklaşmadan dedi tiyatronun
beyleri
Halka savunması onurlu oyunlar tanıtmak gerek
Kraliyetlerin sarhoşluğu adına
İlyada´nın uygarlığı altında
Seyir oldu sonunda ilkelliği tepen kral soyunun gururu
Yıllar yılı incelendiyse de yine de
Halkın dilini aşar bu sayfalar dediler
Rekabet değil ki hayalperest bir buluşu
Sadece fidanlaşmışken yaşamak gerek
Tiyatrodan bugüne antik zaman çok sakal sıvazladı
Nihayet bulundu
İlk olanın gövdesine yazdığı şehir edebiyatı
Televizyon oldu zamanın saati
Tiyatrolar çok akıl yaladı yine de
Kraliyete bile girmeyen sahneleri ilk halka sergiledi
Ansızın gözlerimizin önünde aktörlerin sıcağı sıcağına
kuruntularını yaşar olduk
Zaman kulağımıza bile diz çökmeyi öğretti
Operadaki hayaletler bile milyon kez halka seyir oldu
Şunun şurasında yaratanın duası dedim aklına
Olmak yada nefsini tanımak
İşte bütün oyun sevdası burada…
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.