KİTAP
MÜZİK
ATÖLYE
- 442 Okunma
- 4 Yorum
- 1 Beğeni
BEKTAŞİLİK VE ATATÜRK
Enver Paşa, Padişah damadıdır, Harbiye Nazırı’dır. 1915 yılında Hacı Bektaş Dergahı’nı ziyaret etmiştir. Salih Niyazi Dede Baba Harbiye Nazırı Enver Paşa’yı dergahın kapısında karşılamıştır, dış kapıya çıkmadan. Çünkü, Dede Babalar, bir misafiri dergahın içinde kabul eder, dışarıda kabul edemez. Ama, 1919’un 22 Aralık’ında, boynunda Padişah’ın idam fermanını taşıyan Mustafa Kemal Atatürk, Hacı Bektaş’a gelirken , dergahın kapısında değil, Hacı Bektaş’a beş kilometre uzaklıktaki Beştaşlar’da karşılanmıştır. Gerek Salih Niyazi Baba gerek alevilerin çelebisi olan Cemalettin Çelebi, kurtuluş hareketimizi ve Kurtuluş Savaşı’ndan sonraki devrimleri başından sonuna kadar desteklemişlerdir.
Mesela tekke ve dergahlar kapatıldığı zaman hiç bir direniş göstermemişlerdir. Mustafa Kemal Atatürk’ü Beştaşlar’da karşılayan ve kutsal bir insan gibi kabul eden Salih Niyazi Dede Baba, dergahlar kapatıldıktan sonra da İtfaiye Meydanı’nda bir otelin müdürlüğünü yapmıştır. Hayatının hiç bir döneminde Mustafa Kemal Atatürk’ün aleyhinde tek kelime söylememiştir.
YORUMLAR
En çok dikkati mi çeken .
"Hayatının hiç bir döneminde Mustafa Kemal Atatürk’ün aleyhinde tek kelime söylememiştir." cümle..
Söylemeli miydi?
Damarlarında Türk ve insan kanı olan, hiç bir fani; Ömrünü Savaş meydanında, vatanı ve milleti için harcamış, başını yastık diye taşa koymuş , bir kahramanın aleyhine laf söylebilir mi?
Söylemeli mi?
Atatürk aleyhinde konuşanlar, kendilerini etnik kimlik ve din kisvesi arkasına saklayan, Helenler. ya da misyonerler.
Bir başka tanımlamayla "Oğuz kakan Göktürk'ün ifadesiyle "Bagratuni"ler."
Yazıdaki görüşlerinize katılıyorum. Sizi kutluyorum.
Umarım bu platformda benzer yazılara sıkça rastlarız. Selamlar.
