- 474 Okunma
- 2 Yorum
- 2 Beğeni
KARA MİZAHÇININ AK DÜNYA ÖZLEMİ
Çoğumuzun bir çocuk kitabı olarak bildiği Gulliver’in Gezileri gerçekte bir kara mizah baş yapıtıdır. Yazar , yazar bu kitapta Gulliver adlı karakterle girdiği her topluma kolayca uyum sağlayabilen , bencilliğini doyurmak uğruna , günlük uğraşlar içinde kendisini kaybeden tipik bir kent soyluyu ele alır, hayali ülkelere yolculuğa çıkartır. Batı insanının üstünlüğüne ve ülkesinin güçlülüğüne inanan
Gulliver’in gittiği ülkelerde de, durum aslında pek farklı değildir. Kitabın son bölümünde, hayal kırıklığına uğramış, idealist bir Gulliver ile karşılaşırız.
Swit, bu hayali ülkeler üzerinden, hem insan doğasındaki çarpıklıkları, hem de dönem Avrupa’sı ve İngiltere’sinin toplumsal ve siyasal yaşamındaki ahlaki çöküntüyü okurun bulup çıkarmasını ister.
jonathan Swit’in kimi zaman suçlarken övdüğünü, kimi zaman da överken suçladığını, bazen bir gözlemci olarak mesafeli durduğunu, bazen de zehirli diliyle insanı eleştiri oklarına tuttuğunu akıldan çıkarmamak gerekir. Bu kara mizahçının, ak pak bir dünya özlemini, , umarsız bir umutla dile getirdiği bu yapıtın üzerindeki etkisinin sürekli olacağına inanabilirsiniz.