(MİT) Milli İstihbarat Teşkilatımız; Bugün tarihinde hiç olmadığı kadar, dünyada ses getirecek akılları zorlayan başarılara imza atmaktadır. İşin ehline vakıf, doktora ve tez yapmış uzman kadrosuyla, (TSK) Türk Silahlı Kuvvetlerinin, asker ve polis birimleriyle koordineli çalışarak, içerde, dışarda derin vadilerde, geçit vermeyen dağlarda, karanlık dehlizlerde, bütün terör yapılarına kan kusturmakta, başrol terör oyuncularını bir bir cehenneme yollamaktadırlar.

Bütün bu kurumlarımız dış bağımlılıktan kurtulmuş, Kendi silahlarımız, yerli araç gereçlerimizle ve kendi özgür plan projeleriyle, yeniden dizayn edilmiş korunaklı binalarında, teknolojinin her dalından faydalanarak destanlar yazmaktadırlar..

Millî İstihbarat Teşkilâtımız, 15 Temmuz darbe girişiminden sonra kendini baştan sona yenilemiş, içerisindeki çürükleri temizleyip, gerçek hüviyetini bulmuş, başındaki sivil, demokrat, her türlü eğitim, bilgi ve donanıma sahip, "Hakan FİDAN’ın" öncülüğünde, bambaşka bir çehreye kavuşmuştur.

Her ülkenin ve dünya devlerinin kendilerine özgü ”istihbarat örgütleri” mevcuttur. Bunlardan en önemlileri; CIA - KGB - MOSSAD’dır..

İsrail Mossad’ı kurduktan sonra bambaşka bir yapılanma içine girmiş ve dünyanın en tehlikeli cinayet şebekelerini, birçok ülkede, mafyayı, terör örgütlerini ve kontrgerillayı örgütlemİştir.

Türkiye nin etrafı bölgemiz adeta "Şeytan bermuda üçgeni" gibi. CIA-KBG-MOSSAD ajanları tarafından ve dış destekli radikal örgütler tarafından sarılmış, adeta bizleri karanlık bir oyunun içine çekmek için her yolu denemektedirler.

İşte bu riski ortamda, "Türkiye devleti", ülkesini koruyabilmek, oyunlarını bozmak, "Perde arkasında” dönen kirli dolapları, içinde bulunduğumuz derin yapıları, yapılan gizli anlaşma ve terör olaylarını, kaynak ve faaliyet alanlarını bertaraf edebilmek için, güçlü İstihbarata sahip olmak zorundadır.

İstihbaratı güçlü ülkeler, her zaman dengeleri ellerinde bulunduran ve gelecek okuyan oyun kuruculardır. Osmanlı İmparatorluğu’nun da, bir zamanlar tüm dünyada dostlarına güven, düşmanlarına korku salan ihtişamının altında da, iman olgusunun yanında bu sır yatmaktaydı.

PKK/FETÖ/IŞİD ve derin yapıların oyunlarının bozulmaya başlandığı bu dönemin iyi değerlendirilmesi ve zarara uğratılmaması için, taviz vermeden yola devam edilmelidir..

Dünyanın hızla değişimi karşısında bölgemiz fokur-fokur kaynıyor. Bu sisli ve puslu havada, “Fidan ve ekibi” derin dehlizlerden, kurulan komplolardan, taviz vermeden Türkiye’nin ayaklarına franga vurmak isteyen yapıların oyunlarını tüm "Emniyet güçleriyle" paylaşarak çözmeye çalışıyorlar. Millet olarak uyanık olmak zorundayız..

Türkiye’nin siyaseti, ekonomisi, geleceği üzerine, ABD - İsrail ve Avrupa’nın oyunlarının deşifre olduğu, PKK ya silah sağlayan tüccarların Kara kara düşündüğü, terörün belinin kırıldığı, Suriye, ırak, Libya, Akdeniz hatta Afrika da, Türkiye’nin güçlü olduğu, Türk dünyasının birlikte bir takım kararlar aldığı bu dönem, heder edilmemeli, midyada giderken eldeki pirinçten olunmamalıdır..

Velhasıl; Dünya ve Türkiye gerçeklerini tarihin ışığında çok iyi okuyalım. Ülkemize, milli ve manevi kurumlarımıza sahip çıkalım..

Ahmet Ali Canbaz 08/12/2021