- 469 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
20 Yıl Önceki Hatalarla İnsanı Suçlamayan Dostluk
20 YIL ÖNCE HATALARA BAKARAK SUÇLAMAYAN DOSTLUK
Sevgili dostum,
İnsan doğası gereği, her an değişebilen bir mahluktur. Her ne kadar çok insan “ insan değişmez “ dese de, İnsanlar her an değişebiliyorlar. İnsanları ayçiçeğine benzetirim. Bilirsin ki ay çiçeği güneşe aşıktır ve Güneş ne tarafa bakıyorsa ay çiçeğinin başı da o yöne bakar. İnsanlarda güç ne tarafta ise başını o tarafa döndürür. Bir zamanla zevk aldığı şeyler, bakarsın bir zaman seni suçlayan unsurlara döner. Bunları yaşadıkça daha iyi anlıyoruz. Şunu da biliyoruz ki gereksiz yere suçlayanlar ve zamanında olayları ve kişileri anlamayanlar zamanı geçince anlasa da suçlasa da bir fayda vermiyor.
Sevgili dostum,
Esasen insan suçlayıcı değil anlayan empati yapan varlık olmalı. Ama insan egosunu şişirip de maddiyata ve maddiyatı ve mesleği ile övünmeye başladığı zaman suçlamaya da daha meyilli oluyor. Bunu ben yaşarken anlıyorum.
Sevgili dostum,
İşte burada senin en sevdiğim özelliğin ortaya çıkıyor ve “dost suçlamayan anlamayan insandır” sözünü daha iyi anlıyorum. On güzel haslet anlatsan bir tane de zamanında pişman olduğun hatan ise insan kötü niyetli olunca ya da niyetini kötüleştirince seni o hasletinle hemen suçlayıveriyor. O güzel hasletleri arasında kötü niyetini sakladı diyerek sana suçlamada bulunabiliyor. Ama suçlamasına ispatlayacak delilleri olmayınca da geri adım atmayarak suçlayan iken suçlu durumuna düşebiliyor zamanla.
Sevgili dostum,
Seni gençliğinden beri tanıyan bir insan olarak en sevdiğim yönün insanları suçlamamaya, ayıplamamaya, yargılamamaya ve öfkelendiğin zaman öfken geçene kadar öfkenin geçmesini beklemen. Suçlayanın bir gün mutlaka suçlanacağı gerçeğini çok iyi anlaman. Gerçek dost da böyle olmalı zaten.
Sevgili dostum,
İnsanları delilsiz veya işlediği bir hatadan dolayı zamanında suçlamayıp da seneler sonra suçlamak bizim de işlediğimiz suçtan seneler sonra suçlanacağımızın ispatıdır ve O’nun yüzünden geçmişteki kötü olayları ve kişileri unutmak ve aklımızda kalsa bile suçlamamak ve onları affetmek ilerde bizim de başkaları tarafından af edileceğimiz anlamına gelir.
Sevgili dostum,
Kişiden kişiye gerçek farklı olsa da doğru gerçekler tektir. Bu yüzden yasalarımızda çok suçun zaman aşımı vardır ve gerçek suçlulara da zaten zaman aşımı bir şekilde olmaz ve suçlular cezasız kalmaz. Lakin af etmek suçlamamak insanı büyük yapar. Senin büyüklüğünde işte bu tutumun oluyor.
Sevgili dostum,
Bir zamanlar zevk alarak yaptığın bir şey mesela sigara içmek gibi zamanla nefret ettiğin bir eylem olabilir ama sigara içtiğin zamanları suçlamanın ne anlamı var. En iyisi o zamanları unutarak sigaradan gördüğümüz zararları gençlere ve insanlara anlatmak. Tecrübelerimizden edindiğimiz şeyler paylaşmak. Sen bunu yapıyorsun işte.
Sevgili dostum,
Başımıza gelen olaylar mektuplarımızın da güzel konusu oluyor. “Başa gelen çekilir” diyerek bir kenara çekilmeden başımıza gelen olaylardan ders çıkararak bunu da yazılarımızda sizin gibi gerçek dostlar ile paylaşmak bizi hayata daha çok bağlıyor ve sizin gibi dostlarımız olduğu için dünya sıkıntıları daha kolay geçiyor.
Sevgili dostum,
Sevgisiz kalan insanlar her türlü kötülüğü yaparak suça sürüklenebiliyorlar. Mesela sevgilisinden eşinden ayrılanlar suçu çok seneler önce olaylı şekilde ayrıldıkları arkadaşları ve dostları ile yaşadıklarında bularak teselli bulmaya çalışıyorlar ki hem suçladıklarını üzüyorlar hem de uzun vadede kendilerini halbuki insanın o anda yaşadıklarının sorumlusu gene kendisidir.
Sevgili dostum,
Kucaklaşmak kimine göre sevgi gösterisi iken kimine göre genç iken sevgi gösterisi olurken sevdiği insanlar kendisini hatalarından dolayı terk ederse seneler önce bile kendisine sarılan insanların bu tutumunu başka türlü algılayarak 20 sene öncesi davranışı ile insanları suçlayabiliyorlar. Bu onların nefsini tatmin ederken muhataplarını onulmayacak maddi ve manevi zararlara sokabiliyor. İnsanların seneler önce işledikleri hatalardan dolayı suçlamak işte bu yüzden yıkıcı olabiliyor. Sen bunun bilincinde olduğun için gerçek dostumsun ve suçlamamaya gayret edersin.
Sevgili dostum,
İnsanı mutlu etmek sanatı üzerine kitaplar ve ilahi dinlerin kitapları hep af etmenin büyüklüğünü ve önemini anlatıyor. Okumayı sevmeyen bir toplumun fertleri da 20 sene önceki hataları af etmeyerek belki de yeniden çok faydalanacakları insanlardan faydalanamıyor ve düşman kazanıyorlar. İşte hayatlarındaki mutsuzluk ve huzursuzluklarda buradan kaynaklanıyor. Geçmişte hayatımızdaki hata yapan insanları ta geriye giderek suçlamak yerine gelecekte hayatımıza girecek ya da suçlu gördüğümüz dostlarımızı arayarak onların gelişmiş hali ile tanışsalar belki de sıkıntılarından kurtulmak için onlara çok yardım edeceklerdir. İnsanlar işin kolayına kaçtıklarından dolayı da işte böyle uzun uzun düşünerek suçlayacak unsurlar aradıklarından mutsuzlukları artmakta ve sevdikleri de hep suçlanmaktan bıktıkları için onlardan uzaklaşmaktadırlar. Olaya bu açıdan bakabilirsek hayatımızın huzurunu yakalayabiliriz.
Sevgili dostum,
Gerçek manada sevgi gören ve sevginin gerçek manasını anlayan insanlar aileden başlamak üzere geçmişe sünger çekerek geçmişin olumsuz anılarını silerek gerçek sevgiyi arayıp bulsalar ve sarılsalar hayat daha güzel olacak gidenler belki de geri gelecektir. Geçmişle yaşamak insana sıkıntı verir. İşte bireysel gelişim deyince ben bunu anlıyorum ve çevreme anlatıyorum. İsteyen anlar isteyen de 20 sene önceki hatalarımızla beni suçlar Yaradan ve sen anlasanız bile bana yeter değil mi? Gelecekte bizi mutlu edecek insanlar arayalım geçmişe bakarak insanları suçlamak yerine.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.