ÇOCUKLUK GİTMİŞ
SEN BOŞ YERE HAYAL ETME ÇOCUKLUĞUNU DEDİM BİRDEN
An oluyor çoğalıyorum çığ gibi.
An oluyor eksiliyorum dirhem dirhem yok olur gibi.
Neler vardı neler.?
İmkânsız dediğimiz , hayatta.
Sonra o imkânsız dediklerimiz bir bir gerçek olmuştu.
Oysa imkânsız diye bir şey yokmuş,
Biz sadece hemen olsun istemişiz...
Hangi tohum bir günde ekin olmuştu...
Her şey bir zaman meselesiydi.
Zaman da Akıl ve sabır anladın mı .
Bazen kendime koşarken,
Bazen hızla kaçıyorum kendimden.
Bir yanım yaz bir yanım zemheri ayaz,
İçimden çıkamadığım bir içim var beni boğan.
Şimdi ne güzel olurdu ,
Sessizce aklımın kapısını çekip.
Haber vermeden içime,
Yalın ayak kaçmak.
İçime rastlamayacağım her hangi bir yere.
Ceplerim de akide şekeri
Siyah önlüğüm ve beyaz yakam.
Saçlarıma düşen beyazlardan da beyaz.
Yaramazlık yapacağım yerlere
Cezasını hayatın vermeyeceği
Kimsenin neden.? Niye diye sormayacağı.
Yalnızca yüreğim ve ben
Tıpkı çocukluğumdaki gibi ,
Aklımın estiğini yapmak.
Bir an sonrasını hesaba katmadan.
Katıksız bir masumiyetle
Sadece ben olmak.
Oysa şimdi omuzlarımda TURAN adlı bir sevdanın yükü.
Türk Birleşik Devletleri arzusu.
Yani ne vazgeçebilirsin bu sevdadan.
Ne geri dönebilirsin.
Ey ömrünü Birleşik Türk Devletleri ve Turan Ülküsüne adayan BEN
SEN BOŞ YERE HAYAL ETME ÇOCUKLUĞUNU dedim kendi, kendime..!
NOGAYTÜRK
YORUMLAR
Öbür yamaçtakilerin beyinleri tutsak ustam
Bu iyi kurgulanmış bir oyundur
Bölmek parçalanmak aslından uzaklaştırılman için arapları yurdumuza, askerlerimizi Arap batağına çektiler.
Cariyeliği köleliği marifet sanan ahmak kadınların ben yüzde yüz Türk genli olduklarını sanmıyorum. Tabi birde içlerine sokulan din virüsü var. Bu virüsü yayan etkenlerin çocukları Avrupa ve Amerika vatandaşlığına geçerken, oralarda okurken
Sormayan sorgulamayan, kaderci teslimiyetçi, düşünemeyen beyinler onların kazanç kapısı.
Sonunu getireceğiz bu aymazlığın elbette.
Benim dinim Türk, kıblem Tanrı dağları kabem ise çanakkaledir.Türklük sentetik kabul etmez. arabın dini Türkün kültürü olamaz. Bu topraklar neler ve ne ihanetler gördü. Ama Türk hep vardı ve var olacak.
NÖKER Hocam!
"SEN BOŞ YERE HAYAL ETME ÇOCUKLUĞUNU DEDİM BİRDEN" İ okurken:
Dalıp gitmişim...
Nereye mi?
Doğrusunu isterseniz, cumhuriyetin muhasır medeniyete giden tekerine taş koyan; Kara çarşafa bürünmüş, cahiliye döneminin kızgın kumuna gömülmeyi isteyen, Erinin üç adım ardından yürümeyi içine sindiren ve 4 eşten biri olmaya razı, tarikat ve cemaat mensubu
kadınlarımız, gözlerimin önünden merasim geçidi yaptı.
Sahi Hocam!
Bu nasıl bir dünya?
Bir tarafta, sizin gibi ışık saçan, Atatürk sevdalısı, köklerine bağlı Milli kimliğine sahip Cumhuriyet kadını...
Öbür yamaçta, hala köstebek bibi karanlıkta güneş ışığı arayan ümmetçiler.
Yazınız beni buralarda gezdirdi. Umarım yaktığınız mum aydınlatır yolumuz.
Tebrikler Hocam.
Saygılarımla.