Öğretmen herkese ışık olan, kılavuzluk yapan, bilgi veren önemli bir şahsiyettir.
Öğretmenin çalışma alanı herkesi içinde barındırabilecek kadar geniş alanken yavaş yavaş bu alan daraldı.
İl, ilçe, mahalle, köy, kasaba, okul derken sınıfla sınırlı kaldı öğretmen..

Öğretmenin saygınlığı artık sınıfta sorgulanır oldu.
Bizim zamanımızda öğrenciler anne babalarının komşularının ileri gelenlerin
öğretmene saygı ve sevgilerini görünce kendileri de öğretmenlerine daha çok saygı duyarlardı.
Eğitim kalitesinin saygıyla ve sevgiyle doğru orantılı olduğu unutulmamalıdır.
Büyük İskender’in öğretmenlikle ilgili "babam beni gökten yere indirdi, hocam beni yerden göğe yükseltti" şeklinde bir sözü var. Hayatımıza ve öğretmenlik mesleğine ne kadar saygı duyacağımızı anlatan bir söz diye düşünüyorum.
Öğretmen hep kandile, güneş e yıldıza güneşe ve ışık saçan bir çok maddeye benzetmek sebebsiz değil kesinlikle..
İnsanın gözleri kusursuzda olsa ışıkta görebilir. Öğretmen ışık saçarak görmeyi sağlar.
Öğretmen rehberdir.Aydınlattığı yolda nasıl ilerlemek gerektiği konusunda alternatifler geliştirir sadece, yoksa büyük olsun küçük olsun öğrencilerin ellerinde tutarak onları sürüklemez...
Hergün nakkaş inceliğiyle, bir ressam sabrıyla bir heykeltıraş titizliğiyle sanat eseri ortaya çıkarmaya çalışır öğretmen...
Bilge Kralın" Yeryüzünü öğretmeni olmak istiyorsanız, göklerin öğrencisi olacaksınız ", sözü aydınlığa o meşaleye hizmet etmeyi ilahi emir ışığında vurguluyor...

Öğretmen bilgi saçar kuşkusuz, ama en çok da bilginin nasıl kazanılabileceğini, bilginin nasıl üretilebileceğini öğretir.
Dinimizin ilk emri" oku "ayetiyle yol gösterici olmuş, kalem ilmin en şerefli simgesiyle birlikte Efendimiz (asm) en güzel insan ve öğretmen modeli olmayı ondört yüzyıl önce vahiyle göstermiştir...
Öğrencilerimiz diriliş öze dönüş projesini
yeni bir ruhla dirilmeyi değil kaybolmuş olan ruhu yeniden keşfetmek efendimizin medeniyet tasavvurunda ışık tutacaktır z kuşağına...
Geçenlerde vefat eden, hayatını hep müslümanlarının dirliğine ve birliğine vakfeden şair ve yazarımız
Sezai Karakoç, yeşil sarıklı ulu hocaların bu kesik dansa karşı hiç kimseye hiçbir şey öğretmedikleri bir çağın bilgesidir. Bunun içindir ki, yazdıkları arasında öğretim ve eğitim önemli bir yere sahiptir. Eğitimin başındakilerin ya da kürsüdekilerin, elinde tebeşir tahtabaşı yapanların üstadın düşüncelerinden alacakları çok şeyler vardır.
Son olarak herşey den önce bir eğitimci olup insanlara yaşamları boyunca başarılı ve mutlu olabilecekleri davranışları kazandıran örnek bir insandır...