- 313 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
AŞK DEĞİL CİĞERİNİ ŞİRK ACISI KAVURUYOR?
Kovulmuş Şeytandan Rabbime Sığınırım
Rahman ve Rahim Allah’ın Adıyla
“Kim Allah’a ortak koşarsa, sanki o gökten düşmüş de onu bir kuş kapmış veya rüzgâr onu ıssız bir yere sürükleyip atmış gibidir.” (Hacc 30-31)
Tutunacak hiçbir dalım kalmadı/ Bir ağaç misali kurumuşum ben (İbrahim Tatlıses)
Beşere, tecelli olduğunu unutarak vurulur, cazibesine kapılır. Sabah gözünü açtığında aklına ilk olarak sevgilisi gelmeye başlar. Bu aslında şirkin başladığı andır. Sonu yıkım olacak kâbusu pembe bir hayal zannederek görmeye başlar. Görüntüye tutulur. Görüntüye sıkıca tutunur. Görüntüye dayar sırtını. Yani, sırtını gölgeye dayamıştır. Gölge bir gün gelir çekilir ve biçare âşık serbest düşüşe geçer.
Gökyüzünden yere doğru süzülürken tutunacak bir dal arar, bulamaz. Savrulur. Kalbinin kuytularında yaşar bir süre. İçine kapanır. İçi sıkar, dışarıya dadanır. Sokaklara katılır, kaldırım taşlarına. Darmadağın ruhunu yaslayacak bir omuz arar. Arar ama düşünmez. Oysa bir başka omuzdur küllerini gökyüzüne savuran.
Yaşadığını aşk acısı zanneder. Hâlbuki şirk kavuruyordur kalbini. Şirk cayır cayır yakar. Yandıkça arabeskin ağına düşer. Gerçek bir melankolik olur. Yar yine bana haram geceler sarhoşluğuna kadehler eşlik eder.
Sonra acı yavaş yavaş dinmeye başlar. Uyanır. Yüzünü yıkar. Kendine gelir. Sevgilisinin sevgisi gitmiştir. Rahatlar. Hayata döner. Cahiliye hayatına. Acının neden kalbini kuşattığını bilmez. Bilmediği için, bir gün yine bir görüntü çıkar karşısına…
- Sen benim aradığım insansın.
- Sen de benim.
Film son bulmaz hep devam eder. Bir türlü Allah’ı bulamaz.
“İnsanlar içinde, Allah’tan başkasını ’eş ve ortak’ tutanlar vardır ki, onlar (bunları), Allah’ı sever gibi severler. İman edenlerin ise Allah’a olan sevgileri daha güçlüdür. O zulmedenler, azaba uğrayacakları zaman, muhakkak bütün kuvvetin tümüyle Allah’ın olduğunu ve Allah’ın vereceği azabın gerçekten şiddetli olduğunu bir bilselerdi. “ (Bakara Suresi 165. Ayet)
YORUMLAR
O kadar saçma şarkı sözleri var ki!İnsana yönelen ve aşk diye adlandırılan duygu aslında Rabbini tanımanın birinci basamağı dır.Zamanla gerçekten aşk diye bir duygu yaşanıyor sa o da tamamen kalbin çırpınışıdır.İman sahibi aşkı alevlendikce aşık olduğu kişiyi görmez çünkü mana da rabbine kavuşmuştur.
Bu aşkın sonunda ölmeden ölmek gibi bir yaşam şekli başlar.
İnsana yönelen duygular sadece bir geçiş noktasıdır.
Rabbini bilmeyen aşkı asla bilemez.İnsanı severiz ama aşk tanen farklı.