- 592 Okunma
- 6 Yorum
- 6 Beğeni
GÜLDÜRME BENİ SÜLEYMAN...
‘’Öbür ışıkları getir hadi Süleyman
Bulvarın ortasında dur bağırma
Senin için bir yağmur hazırladım
Hadi ışıkları getir yağdıracağım
Sen kimsin Süleyman bir de bu var…’’(A. İlhan)
Hükmü verildi mi ölümün en çok da ikileten hayat ve damdan düşenin halini anlayan Mart kedileri.
İstikbalime oynama, sevgili ve aşkın kıblesinde saklı düşlerimi küreme asla.
Yansızlığın hicvinde tutturduğum bir şarkısın bazen bağcıkları açılan hüzün resitalinde unutulmuşluğun ta kendisi.
Yorgun adımların mı var yoksa yongası mı yüreğin içindeki söküklerden ördüğün bir heybe mi serildiğim?
Adın nedir, söyle?
Mizacındaki türküler mi yoksa tükettiğin ömrün girdiği o türbülansta saklı lanetin iz düşümü.
Yüreğinin minderini nereye koydun?
Yüreksizliğin hicabında mı terk edildin?
Eriştesi hüznün, eniştesi mevsimin yoksa erişkin bir kelamdan arda kalan mı?
Evhamlı çekincelerim ve düş familyam bense gerçekleri bir rozet gibi takarken yakama…
Ah, yakamozların çığlığı fedaisi gecenin belki de yoldan çıkmış kadınlar gibi kehanetin hasıyla ördüğün düş sepeti yorgun sevdalı şehrin de Paşabahçe vapurunda unutulmuş bir yolcu gibi aralıksız gidip geldiğim Kadıköy- Karaköy seferinde suskunluğun tarhında hangi martıysa gagalayan soğuk bedenini ölü dünlerin de tekerrür ettiği bir hüzün çeşmesinde asılı kalmış bir yudum su gibi.
Yüreğin sebili mi?
Güldürme beni, Süleyman.
Yarıklarda saklı hikâyeler mi?
Tutuşan mı yoksa eteklerin sen ki dünün hegemonyasında saklı bir ütopyasın, Süleyman.
Tahliye ettim düşlerimi; misafir beyitlerin salındığı aşkın kelamında dirayetimle yanıldığım günün her hangi bir sekmesinde saklıyım en çok da gözümden sakındığım ve şimdi alımlı bir alfabeyi konuk ediyorum yüreğin yosun tutmuş duvarlarında asılı bir resim gibi belirsizliğin mizacında saklı tutuluymuşçasına.
Alaçatı’sı aşkın bazen kökünde saklı yitim.
Ah, mavilim, feriştem.
Fedaisi yüreğin bense düşlere talim ederken nezleli sesinde mevsimin ağıtlar yaktığım düş pencerem.
Düşmüyorsun gözümden.
Düşlemsel bir maruzatsın sen:
Ah, iklimlerin fedaisi sen düşlerin kalıtımı.
Meylettiğim dualarım var benim. Düşeş gelense o yeknesak hüzün bazen mehtabın deldiği bazen mihrabın kırık pervazı.
Gövdemde uçuşan balonlar bense mevsimin yaltaklandığı rüzgârın saklı o tebessümünde doğdum boy attım boynuna atladım düşlerin.
Bir sekant belki de ölümün sığdığı ya da sakat bir at aşkın ayağından vurduğu ve işte ölümüne betimlemelere esir düştüğüm sessizliğim.
Güncem güme gitti günse hüznü revnak gölgesiyle biçip dikti tek tek gölgelerin yalnızlığına sürgün edildim.
Hazan bütçem; hazin sonum; renksiz tufan ve alametifarikası ömrün.
Yitimler mezarlığında gölgesi olmayan bir kavak ağacıdır içimde kıyama durduğum ve kırkladığım acılar haşat olmuş bir ömrün de kırık dümeninde saklı o hoyrat sesi feri kaçmış gözlerinden damlayan her yaş.
Sancılı bir mevsim tekme savuran nemli varlığında köknarın.
Aşka hezimet yükleyen.
Nidası susmuş bir çengi.
Solan çehresi çağrıların ve betimlemeler yüklü güneşin gövdesi.
Seğiren gözleri şu yaşlı şehrin ama sevdalı yüreği sayesinde genç ve coşkulu kalmayı başarmış yorgun tebessümlerin güftesinde sıkışıp kalmış o ara gazı yalnızlığın.
İdama ettirdiğin mi?
İdama yürüdüğün mü?
İdmanlıdır yüreğin acılara ve içini açamadığın kadar açmazlarda saklı bir cinnetsin sen, Süleyman.
Gün çekti burnunu ve acilen limon kaynattım geceye derken sular çekildi ve söndü ocak aslında ocağıma incir ağacı dikenlerin bekası idi içime yağan sağanak.
Avutma beni.
Avurtları çökmüş gecenin:
Ah, Süleyman asma yüzünü ve somurtmasın da mizacın.
Karambole gitmiş ömrün hicaz makamında unutulmuş bir solfej çalışması belki de sokaktan geçen bozacının tükenmiş sözcükleri ve yaralı, yamalı iniltileri.
Sevecen olsa ne ki gün ışığı gecede hükmünü yitirirken.
Hizaya mı gelecek yoksa karanlık çoktan soluklanmışken gece bekçileri.
Rengi attı gök kuşağının.
Kırmızı kuşağı bozguna uğradı çocuk gelinin.
Hicap yüklü bir nara savururken şehrin kabadayıları ve nükseden o gülümseme.
Ve şimdi soldan sağa sayıyorum, Süleyman yeter ki ıskalama sözcüklerimi.
‘’Deniz fenerinden mi çalarsın işte çal
Kibrit mi tutarsın bilmem işte tut
Öbür ışıkları getir hadi Süleyman
Sana yağmur hazırladım yağdıracağım
Sen kimsin Süleyman bir de bu var…’’(A. İlhan)
YORUMLAR
Gülüm Çamlısoy
Çok teşekkür ederim.
Sonsuz selamımla ağabeyim.
Allah razı olsun
bağcıkları açılan hüzün resitali...
nezleli sesinde mevsimin.........
Seğiren gözleri şu yaşlı şehrin ........
Avurtları çökmüş gecenin......
Harikaydı
Hep böyle güzel yazman dileklerimle,,güzel akşamlar dilerim üstadım dost kalemim
Gülüm Çamlısoy
Eksik olma dost şairim.
İyi akşamlar dilerim.
Tutuşan mı yoksa eteklerin sen ki dünün hegemonyasında saklı bir ütopyasın, Süleyman.
Tahliye ettim düşlerimi; misafir beyitlerin salındığı aşkın kelamında dirayetimle yanıldığım günün her hangi bir sekmesinde saklıyım en çok da gözümden sakındığım ve şimdi alımlı bir alfabeyi konuk ediyorum yüreğin yosun tutmuş duvarlarında asılı bir resim gibi belirsizliğin mizacında saklı tutuluymuşçasına.
Alaçatı’sı aşkın bazen kökünde saklı yitim.
Ah, mavilim, feriştem.
Fedaisi yüreğin bense düşlere talim ederken nezleli sesinde mevsimin ağıtlar yaktığım düş pencerem.
Düşmüyorsun gözümden.
Düşlemsel bir maruzatsın sen:
Bugünkü konuğunuz Süleyman'ı gönül penceresinde çok güzel ağırlamışsınız çok güzel ve harikaydı kutluyorum tebrikler efendim.
Ah, Süleyman ah. Neler çekti kimbilir..
Her şey gönlünüzce olsun inşallah.
En içten selam ve saygılarımla.
Esenlikler dileğiyle.
Gülüm Çamlısoy
Süleymannn.
Hey gidi hey.
Bitimsiz bir sevgi Süleyman'ınki sahi nerede saklı Süleyman?
Ya, bizler nerede saklıyız?
Bazen insan yere göğe sığamıyor hocam ve derken bir yazı canlanıyor hayalimde bir isim bir duygu devinimi ve işte Süleyman doğuyor sonra Zeynep.
Çok çok teşekkür ederim değerli hocam.
Sevgili dostlarımdan gelen nazik yorumlar sayesinde böyle bir yazı kaleme aldım değişiklik olsun diye.
Elimde değil: seviyorum sizleri de yazmayı da.
İşin gerçeği değerli hocam insan hayata bir şekilde tutunuyor.
Asla inancımı umudumu yitirmedim gerçi zaman zaman çok üzülüyorum ama...
Nihayetinde insanız.
Allah razı olsun değerli hocam.
Sonsuz selam ve saygımla...
Süleyman'dan da selam olsun sizlere.
:))))
ŞÜKRÜ ATAY
Selam alıp cebe koydum
Dost ile sohbete doydum
Allah sizden râzı olsun
Sayenizde neler duydum
Hayırlı akşamlar.
Gülüm Çamlısoy
Hayırlı akşamlar çok değerli hocam.
Ömrünüz çok çok olsun İnşallah
Şeref ve erdem ruhun süsüdür; bunlar olmasa, beden asla güzel gözükmez. CERVANTES
Beyin fırtınası yapmamak mümkün mü?
Bazen içine düştüğümüz kaos, sevgili dostlar.
Bazen bitimsiz bir coşku eşlik eden.
Değişim odaklı bir hayat ve de mizaç ama neye göre???
Birilerine öykünmek mi?
Pek razı gelmedim ben buna çünkü illa ki kendime ve yapacaklarıma odaklı oldum bir ömür bu yüzden de asla sorgulamadım sağımı solumu.
İnanç denen olgu aslında bize dair her şey ama her şey yeter ki içten olsun insan.
Yanıldığım aşikar ama yanıltmadığım için huzurluyum.
şeref ve haysiyet üstelik siz kim olursanız olun
Bir insan ne için yaşar?
Çokça açılım sunmak olası.
Öncelikle saygı odaklı olmalı hayat ve yaptığımız her ne ise ciddiyetle dokunmalıyız hayata.
Ciddiye almak hayatı.
Yazmak da öyle: o kadar ciddi bir edim ki.
Nüktedan olmak olası ama değerler de korunmak adına.
İçimden gelendi.
Sevgiler
Evhamlı iken içimdeki varlık ve efemine gülüşler savuran gölgeler.
Hazanla da muhatap değilim artık ne de olsa hazan ilan ettim içimdeki serkeş çocuğu.
Süleyman.
Serzenişte bulunduğum.
Asılı kaldığım göğün müridi iken.
Yalnızlığın müdavimi.
Selamın baş şehri ve baş koyduğum.
Şiir ya da öykü ya da ucu yanık bir mektup.
Muhatap olduğum kalem ve iz düşümü hayallerin hazanda saklı yürek bohçam ile sıkı sıkı sarılmışken sevgiye ve umuda.
Ah, Süleyman ah.
Yine farkındalığınızı ortaya koydunuz. Olağanüstü yazma ve konulara hakim olmada ki başarınıza hayranım.
Süleyman ıskalayamaz sözcüklerini. Sözcüklerin füze, attığı yeri vuruyor.
Sevgimdesin 💐
Gülüm Çamlısoy
Çok çok teşekkür ederim sevgili Ümmühan Hanım.
Güzel gören güzel yüreğinize selam olsun.
Sevgimlesiniz.
Ümmühan Yıldız
selam olsun doğacak her güzel güne.
🌹☘☕
Gülüm Çamlısoy
Dostluğa ve sevgiye ve aydınlık nice günlere bizi bir arada tutan her şey adına...
<3