- 390 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
Kabusun olayım uyu
Ekime prangalar takarken, kasıma kabusla uyanıyorum. Öyle bir kabus ki bu üstümde bir ton ağırlık.
"Ne kadar yaşadı? " diyorlar. Hu ben daha ölmedim! Ölmeyede niyetim yok benim..
Büyük bir salonun uzun meşakkatli merdivenindeyim. Herkes aşağı doğru iniyor ben yukarı çıkıyorum.
Basamaklar dökülen Şampuan, duş jeli ve makyaj temizleme zerzavatlarını toplayan toplaya çıkıyorum.
Ardımdan biri merdivenden düşüyor. Uf! Aşağısını görmem lazım, pardon görmemem bakamıyorum hem yüksek hemde ana baba günü ölüler. Sonra gıcık bir şişko kadın üzerime düşüyor eziliyorum ağırlığında. Sonra mevdiven düşüyor.
O üstümde ben merdivene sıkıca sarılıyorum malum düşerken rüzgardan yalpalanıyor. Üstümdeki düşse yüküm azalacak. Sonra o ses "kaç yaşında ki bu?" sahi kaç yaşındayım ki ben? Sonra gıcık şişko "35 olacak"
Yine Azraile konuşuyor. Bu hanım azrailin dişi versiyonu mübarek "yaşadığı kadar yaşamış sen daha geçsin"
Bizim gıcık insaflı çıkıyor "yok artık o kadar da değil ben yapamam" diyor. Var artık o kadar ölüm kalım meselesi bu ben yaparım diyorum ve düşerken ne hikmetse dümdüz olan merdiveni ani bir hareketle tersine çevirip yine ve yine kedi gibi dört ayak üstüne düşüyorum. Altımda şişko eziliyor "oley be!" derken aklıma geliyor aradımdan düşenler kaçmalıyım pardon uyanmalı. Uyanıyorum tabi.. Sanırım "uyanık" diye buna diyorlar kabusun en can alıcı yerinde bilinçli uyanmaya.
Bilinçaltı aptal saptal şeylere yönelince geçte olsa bilincim yardıma koşuyor neyse ki.
Vay be diyorum. Otuz beş he! Daha doğmadan öldürecektiler az kala beni. Kabus işte bir mantığı yok ki.
Bu seneden beklentin ne sorusu geliyor "Hım temiz hava, bol oksijen, yılansız ve yalansız bir yol birde Micro af lens. Çayda olabilir nedense bu sene çok fazla çaysıyorum. Daha hayata dair, daha ideolojik" okulu bitirmek madalya falan takılması"" e yuh! Kaç yaşına geldin hala mı bitmedi birde madalya takacaklar Hı? "
" bitmedi bitmedi işte sanki bilmiyorsun?
Yahu sen benim iç ses muhabirim değil misin? Kimden yanasın sen? "
" doktordan yanayım"
"doktor kim? Ha omu o şeydi ya anlık bir şey bir anlık şöyle bir kaç aylık bir göz kararması gözüme baktı geçti"
"o değil onu karıştırma"
"e karışturmazsam yanacak bu"
"onu demedim bu saatte Süt mü ısıtılır?"
"uykum gelsin deyu"
"söyle bakalım ne dedi doktor?"
"uyu dedi, dinlen dedi"
"e uyu, yat, zıbar"
Yahu içsesimle bile anlaşamıyorum kendimle kalınca da devreye giriyor. Nerde benim kafa sesim "z! Z!"
"sus bakim z m yok sana!"
"zzz dedim uyku şeysi ayrıca m değil o N!"
" N menemse işte oda yok! Kasımdasın. Kasımda aşk başkadır. Başkasını bul!"
"Hım uyuyarak mı? Uyuyaraksa şişko kadın geliyor ben o kabusa Bi daha girmem."
Ne kabusmuş gecenin yarısı uykumu bölüp beni saçma sapan yazdırdı. Muhtemelen sabah pişman olacağım tüm bu yazdıklarıma. Ama olsun balkonda yazmak başkadır.
-Bu arada otuz dört buçuk yaşım.
-küçül de cebine gir ayakkabı numaran da otuz dokuz değil kesin!
-hiii ne ayıp öyle ulu orta söyledin. Ben yatmaya gidiyorum.
-nihayet!
...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.