Kur’an hiç bir insanı çarpmaz. İnsan Kur’an’ı yırtsada yaksada yinede Kur’an insanı çarpmaz. Önemli olan Kur’an’ın mesajıdır. Kutsal olan Kur’an’ın mesajı yani Allah’ın ayetleridir. Kutsal vede önemli olan kitap şekli ve sayfaları değildir. Kutsal vede önemli olan mesajı yani ayetleridir. Bu ayetler nerede yazılıysa orası değerlidir. Bir telefon klasörüne yazılsa o klasör ayetler sebebiyle değerlidir. Ama klasör önemli değildir. Yine Nebimiz Musa kızgın ve hayal kırıklığına uğramış bir şekilde halkına dönüyor ve levhaları yere atıyor. Nebimiz Musa bir nebi’dir. Buna rağmen Allah’ın ayetlerinin yazılı olduğu levhaları kızgınlıkla yere atıyor. Ayete bakalım.
Kovulmuş Şeytandan Rabbime Sığınırım
Rahman ve Rahim Allah’ın Adıyla
Musa kızgın ve üzgün olarak kavmine döndüğü vakit: "Bana arkamdan ne kötü halef oldunuz. Rabbinizin emrini beklemeyip acele mi ettiniz?" dedi ve levhaları atıp kardeşinin başından tuttu ve kendine doğru çekmeye başladı. Harun: "Anamın oğlu! İnan ki, bu adamlar beni hırpaladılar, az daha beni öldürüyorlardı. Sen de benimle düşmanları sevindirecek bir harekette bulunma ve beni bu zalim kavimle bir tutma." dedi.( Araf Sûresi 150. ayet) Yine çok gariptir ki bazıları Allah adını kullanıp yalan yere yemin ediyor ve buna rağmen bu tür kişiler Kur’an’a el basıp yalan yere yemin edemiyor. Kur’an’ın çarpacağından korkuyorlar halbuki Allah adını kullanıp yalan yere yemin ettikleri zaman çarpılmaktan korkmalılar Kur’an’a el bastıkları zaman değil çünkü ayetler Allah’ın sözüdür. Hangisi daha önemlidir Kur’an mı daha önemli yoksa Allah mı daha önemli? Birde yemin edenlerden bazıları Kur’an çarpsınki diye yemin etmektedirler bu Kur’an’ı putlaştırmaktır. Kur’an çarpamaz. Ama Allah yalan yere yemin edildiği zaman insana günah yazar. Fakat insan tövbe edince Allah bağışlayan olduğundan tövbeleri kabul ettiğinden eğer kalpten samimi bir şekilde tövbe etmişlerse Allah dilerse affeder. Kur’an’a el basılıp yalan yere yemin edildiği zaman kalp üzerinde siyah bir nokta oluşura gelince bu hurafedir. Bu tür kişiler imandan sorumlu olanın kalp adını verdiğimiz organ olduğunu zannediyorlar böyle bir şey olsa zaten organ bağışı yapıldığı zaman bu kalp bir başka insana veriliyor. Peki bu durumda böyle bir kalbi takan insanın günahı ne? Yine Mu’âviye’ye gelince Muaviye ve adamları Kur’an’ı mızrakların uçlarına takmışlardır. Muaviye ve adamlarına hiçbir şey olmamıştır. Ateistlere gelince bazı ateistler Kur’an yakmaktalar bunlara Kur’an’dan hiçbir şey olmuyor. Bu durumda nasıl oluyorda Kur’an’ın çarptığını iddia etmektedirler? İşin tuhaf tarafı Allah adını kullanıp yalan yere yemin ediyorlarda Kur’an’a gelince Kur’an çarpıyor.