- 234 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
PSİKOLOJİYİ BOZAN VE HASTA EDEN ELEKTRİK AKIMI
Psikolojiyi Bozan ve Hasta Eden Elektrik Akımı:
Allah’ın Resulünün Rahatsızlığı Psikolojikti.
Kovulmuş Şeytandan Rabbime Sığınırım
Rahman ve Rahim Allah’ın Adıyla
“Kulumuz Eyyub’u da hatırla. Hani o: ’Herhalde şeytan, bana kahredici bir acı / yorgunluk ve azap dokundurdu’ diye Rabbine seslenmişti.” (Sâd Suresi 41. Ayet)
İblis, insanı fizyolojik olarak hasta edemez. Önce, vesveseleriyle insanın psikolojisini bozar; sonra, psikolojik sorunlara bağlı olarak bu yüzden bünyede fizyolojik rahatsızlıklar gelişir, gelişebilir. Gelenekçilerse bu hakikati bilmediklerinden, Elçi Eyyub’un bedensel bir hastalığa yakalandığını zannediyorlar. Vahye muhalif hadisler böyle söylüyor çünkü, fakat Kur’an tam tersini. Eğer, Kur’an’ı veya herhangi bir siyasî, dinî ve kültürel konuyu hadislerle anlamaya çalışırsanız gelenekçilerde olduğu gibi hiçbir şey anlayamazsınız.
İblis sizi nezle, şeker hastası, yüksek tansiyon hastası, miyop, ülser, gastrit … yapamaz. Ama vesveselerine kulak verirseniz, manevî dünyanız sarsılır ve panik atak, sosyal fobi, depresyon, anksiyete bozukluğu, yoğun stres ve baş ağrısı gibi psikolojik rahatsızlıklara yakalanırsınız. Tabii psikolojik rahatsızlığın neticesinde vücut da etkilenir. Zira, İblis bir cindir ve cinler bir elektrik çeşidinden var edildikleri için, Âdemoğullarını vesveseyle hasta ederken negatif elektriklerini de kullanırlar.
"(Allah), Cann’ı(cinleri), maric(dumansız-karışık) ateşten yarattı." (Rahman Suresi, 55)
"Merece" kelimesinin kök anlamı; salıvermek, karıştırmaktır. "Maric"; dumansız ateştir. "Maric"; dumansız ateş: Halis ateş ya da dumansız sâfi alev; karışık dumanlı bir ateş, her şeye nüfuz edebilen ve karışan mânâsında ateş; karıştırıcı, çalkalanıp duran ızdıraplı ve coşkun bir halde bulunan saf bir ateş veya elektrik halinde olduğu gibi her şeye karışabilen bir ateş, veyahut eşyayı birbirine karıştırma özelliği taşıyan bir ateş. Çalkalanıp duran ateş dediğimiz de elektrik akımının yayılmasını, elektriğin dalga boyu hareket etmesini düşünmek mümkün. "Cnn" kökünün, Kur’an’daki tüm türevlerine bakarsak; "örtülü, saklı, gizlenen, gizli bir saik-illet" anlam kümesini görürüz. "Semum"(kavurucu, maddeye nüfuz eden) ateş ve "maric"; dumansız ateş tanımlamaları, cinlerin; ışın, ışık veya bir elektrik (elektron akımı) gibi hareket edebilen, manyetik etkileri de olan varlıklar olduğunu kabul edebiliriz. Böyle bir istihrâc/ çıkarımda bulunmamızın nedeni sadece cinlerin yapısal özellikleri değil elbette. Zira, Kur’an ayetleri diğer Kur’an ayetlerinin açıklamasıdır. Makalenin başında yazdığım ayetin devamında Allah, resulüne bir şifa reçetesi tavsiye ediyor.
“’Ayağını depret. İşte yıkanacak ve içecek soğuk (su, diye vahyettik.).” (Sâd Suresi 42. Ayet)
1-) Yürüyüş yap
2-) Banyo yap
3-) Su iç
Vesveseyi dinlemek demek, aslında İblisle masaya oturmak ve sohbete başlamak demektir. Gün içinde sürekli onun vesvesesine maruz kalırsanız cinlerin yaydığı elektromanyetik dalgalar stres ve yorgunluğa neden olur. Bu elektrik akımı sizi kabuk gibi bağlar. Resul de, ayette, bunu ifade ediyor zaten:
Peki, negatif cin elektriğinden nasıl kurtulacaksınız?
Allah’ın şifa reçetesi bir mucize. Banyo yapmak yani su, vücudunuzdaki elektrik yükünü boşaltır. Su içersiniz elektrik yükü bir daha boşalır. Yürüyüş yapmak da elektrik yükünü boşaltır. Bir de topraklama var. Dünyanın yüzeyinde bol miktarda eksi yüklü iyon bulunur. Toprakla doğrudan temas edilen durumlarda yüzeydeki elektronlar bedeninize geçer ve dünya ile aynı potansiyel elektrikle yüklenmenizi sağlar. Sizdeki negatif yükü, toprağa çıplak ayakla bastığınız zaman toprağa aktarırsınız. Siz topraktan yaratıldınız. Toprakla temas bu nedenle size iyi gelir. Konuyla ilgili ayeti de hatırlayalım.
“’Gerçekten Ben, Ben senin Rabbinim. Ayakkabılarını çıkar; çünkü sen, kutsal vadi olan Tuva’dasın.’” (Tâ-Hâ Suresi 12. Ayet)
Nebimiz Musa ilk vahyi aldığı zaman korktu ve arkasına bakmadan kaçtı. Sonra, geri döndü. Ve Allah ayakkabılarını çıkarmasını emretti. Zira, Musa çok korkmuş ve negatif elektrik yüklenmişti. Ayrıca, kendisinde taşikardi de vardı. Taşikardi, kalbin üst kısmındaki uygunsuz elektriksel aktiviteden kaynaklanan anormal derecede hızlı bir kalp ritmidir. Allah, Nebimiz Musa’nın sakinleşmesi için, ayakkabılarını çıkarmasını emrediyor. Nebimiz Musa, topraklama yapıyor. Allah, Musa ile konuşarak onu sakinleştiriyor da. “Sağ elindeki nedir ey Musa?’” (Tâ-Hâ Suresi 17. Ayet) Allah, Musa’nın asasını ne için kullandığını biliyordu elbette. Ama Musa çok korkmuştu ve sakinleşmesi gerekiyordu.
Resuller ve müminler çok zorlu şartlarda yaşarlar. İmtihanları ağır olur. Bir davaya iman etmek ve bu dava için çile çekmek, her türlü maddî güce sahip küfrün kodamanlarını karşısına almak her insanın yapabileceği bir şey değildir. Küfür , her türlü yöntemle resulün ve müminlerin üzerine gelir. İşte, Elçi Eyyub muhtemelen böyle bir imtihan ve manevî eğitim sürecinde vesveselerin etkisiyle psikolojik olarak rahatsızlanmıştır. Banyo, yürüyüş, su ve topraklama ise şifanın sadece bir yönünü oluşturuyor. Tabii gönüllerin asıl şifası Allah’ı tesbih edip yüceltmekle, Allah’a teslim olup tevekkül etmekle ve vahye sarılmak ve vahyin hükümlerini yaşamakla olur. Zira insan tek boyutlu bir varlık değil. Bedeni ve gönlü, yani manevi dünyası var. Bu dünyada İblisi sokmayınca huzurlu yaşıyor. Negatif elektrikten uzak huzurlu bir yaşam. Modern psikiyatrinin Altınçağ’da kavrayacağı gerçeği, insanın manevî dünyası olduğu gerçeğini yok sayarak insanlığın psikolojisini düzeltmek bu yüzden mümkün değil. Zira, Elçi Eyyub Allah’a yöneldi ve şifayı Allah’tan bekledi. Haberiniz olsun, eğer haberiniz yoksa içinizdeki fırtına hiçbir zaman dinmeyecek, huzur bulamayacaksınız. Bu, ilâhi bir kanun:
Allah, demeden sükûn bulamazsınız.
“Haberiniz olsun; kalpler yalnızca Allah’ın zikriyle mutmain olur.” (Ra’d Suresi 28. Ayet)
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.