HERKESLEŞMEMEK
Ben, benim.
Bu satırları yazan benim.
Başıma olacaklardan ben sorumluyum.
Nesneye neden olan benim. Zamana mavi zarf düşen benim.
Geceye ayak uyduran ya da o gecede bir yıldız gibi kayan benim.
Güne vaktini harcayan veya gününü heba eden benim.
Yola yolcu veya yolda kalan benim.
Şiire şair olan benim.
Edebiyata edebini veren benim.
Gördüklerini tam veya eksik yorumlayan benim.
Duyduklarını doğru veya yanlış aktaran benim.
Adımlarını iyi veya kötü atan benim.
Yaptıklarını sağlam ve sakat yapan benim.
Benden başka bir ben yok.
Benden ayrı davranan bir ben yok.
Benden farklı takılan bir ben yok.
Benden değişik bir felsefede olan bir ben yok.
Başkalarına benzemiyorum.
Başkaları gibi olmuyorum.
Başkaları gibi davranışlar sergilemiyorum.
Farklılığıma sahip çıkıyorum.
Farklı yaşamaya, farklı takılmaya devam ediyorum.
Herkesleşmiyorum.
Herkes gibi değilim.
Herkesçe konuşmuyorum.
Herkesçe yazmıyorum.
Herkesçe sevmiyorum.
Herkesçe yaşamıyorum.
Herkes gibi giyinmeye çalışmıyorum.
Herkes gibi bir yere bakmıyor, bir manzaraya dalmıyor, bir düş kurmuyor, bir umut beslemiyorum.
Herkes gibi aynı kelimeleri seçip yan yana getirmiyorum.
Herkes gibi aynı yoldan gidip aynı yoldan geri dönmüyorum başladığım noktaya.
Herkes gibi aynı ırmağa girmiyor, aynı sudan aynı suyu içmiyorum.
Herkes gibi kitap okuyup sayfaları aynı duyguyla çevirmiyorum.
Herkes gibi şiir kaleme alıp yazdığım dizeleri yârin gözlerine sokmuyorum.
Haddimi biliyorum.
Kendimi biliyorum.
Çizgilerimi tanıyorum. Eksiliklerimi biliyorum.
İleri gittiğim zaman frene basabiliyorum.
Kötüye doğru gittiğimi hissettiğimde geri dönebiliyorum.
Kendim, bizatihi olarak bir bütünüm.
Bütünlüğümün artıları da var eksileri de var.
Zayıf noktalarım da var, güçlü yanlarım da.
Suskun hâllerim de mevcut, susmak nedir bilmeyen dilim de.
-Meselci