Kurucu İnşanın Temelindeki Kolektifi Oluş 14

• 13 Ekim 2021 Çarşamba 11:22:15

Kolektif etki; parçalı belli coğrafyaya tabii kişi öznelerle, kişi öznelerin sağlama ve üretim yapmalarında kullandığı avadanlık, kültür, kolektif hafızalı kolektif bilinçle; depo enerjisi olan bir uzay zaman girişmeli alanlar uzamıdır.

Kolektif alanın kişiden bağımsız ve kişinin dışında bir karakteri vardı. Bu karakter kişiden, kişilere ve kişilerden de bölge sınırlarına doğru olup; bölge sınırlarından merkeze doğru etkiyle alan düzenlemesiydi.

Bu düzenleme merkezden dışa açılmayı; dıştan merkeze doğru geri çağırılan geri bağlanımıyla (kolektif bağlanımıyla) totem alan, kolektif güçtü. Kolektif bir güç te bunları gerektirir.

Hatta totemdi inşanın temelinde çevresel zenginlikten kaynaklı kıtlaşan kaynağına bağlı etkiler, nüfusun kısıtlı olması gibi kombinasyonlar bu alanın geri bağlanım sürecidirler. Hatta günümüzün üreten ilişkileri içinde nüfus ve çevresel etkiler aktivitesi bile hala kısmen öznel düzenlemeyle tabii olmakla müsamaha edilir kontrol süreci durumlarıdırlar.

Kolektif oluşun temeli, ortaklık ve paylaşıma konu olan düzenleme, organizasyonla sağlama olup üreten bir istihdam gibi enerji düzenleşim ve enerji akış süreçlerinin “kolektif güç organizasyonlarıyla ortaya konur olmasıdır”.

Cinsellik dıştan kişiler arası bir sağlamadır. Kişi ile birlikte kolektif alan içinde gelen eylemli bir durumdur. Ve kişilerin içinde korunan bir yasadır. Ancak cinsellik dışta “kolektif güç ile üretilir ve ancak kolektif güçle ortaya konacak bir ortaklaşa sağlaması değildir”. Cinsellik kolektif oluşumla kişilerdeyse de cinsellik kolektif oluşuma girmez.

Cinsellik; kişilerin kolektif bağlanımını oluşturan kolektif güç düzenleşimle donanımlı zorunlulukları nedenle ve yine kişileriyle birlikte kişinin kalbi gibi kişinin gözü gibi cinsellik te kişiyle kolektif alanın içine dâhil olmuştur.

Oysa bir av sürecinin pusu atanı, avcılara gözcülük yapıp avcılara koruma vereni; ortamın yaşlı güçsüzüne ve yavrusuna bakım yapanı vs. salt kişisi olmaktan çıkıp; kolektif güç düzenleşimiyledir. Kalbiniz nasıl kolektif yararlanmaya tabii değilse kalp gibi cinsellik olgusu da sizinle ortama gelip, üretilen kolektif güç gerektirmeyen bir gerçekliktir.

Hiçbir toplumun inşa temelinde savunma, beslenme gibi güç paylaşımlı bir bağlanım ve düzen gerekmesi yanında cinsellik ile topluma bağlanmanın inşası yoktur. Cinsellik dışta daha çok sosyal bağlanımın konusudur. Cinsellik topluma ait sosyoloji içinde mutlaka gerekli ama "toplumsal güç kullanımına karşı, toplumsal güçten doğan paylaşıma konu olmayan nötr bir durum sürecidir.

Bir avcı toplayıcı oluş, bir savuma, bir güvenlik ortaya koyuş, bir yavru bakımı ve gözcülük yapma kırık, çıkık ve ağrıların tedavisi, kolektif mirası aktaran eğitim öğretim, kolektif güçle ortaya konan duruma tabii ve paydaşı olan karşılıklı enerji değişilmesidirler.

Harcanan ve ortaya konan güç, kolektif bağlanımla kolektif enerji ve kolektif tüketimle herkesin yetenek ve ihtiyacına göre düzenleşimle KOLEKTİF GÜÇTÜR.

Kolektif ortam dış dünyanın belirsiz ve düzensiz enerji dalgalanmasına karşı düzenli enerji salınımları olmakla kişiyi kaygılarında uzaklaştırır. Yine en önemli bir noktayla kolektif güç kişisi sağlamalara karşı kişiye bir güvence bir garanti ve kesikli süreklilik verir. Kişiyi dış ortamın tedirginliklerinden kurtarır.

Bu nedenle kolektif alanın en temel geri bağlanım ya da en temel geri beslenilme özyineleme yapan (rekürsiv eylemli-kendi kendini çağıran) yasalarından birisi de KOLEKTİF GÜÇTÜR.

Kolektif güç farklı tür işgücüne ve farklı tür işgücü kullanım ve tüketimine tabii soyut, kapalı bir alanda, enerji değişimli enerji düzenlenişle özyineler bir harekettir (devinmedir).

İşte dıştan kişiler arsı oluşan bu bağ enerji duruma, kolektif bağlanım yasası diyoruz.

Kişisel biçimlenişleri oluşan yaşam (hayat), oluştuğu ilk çevreden yaptığı seçme ayıklamaları yalıtmakla, bu yalıtıma alan içinde geri bildirişim dediğimiz öz gönderili çevrim ve kendi tekrarlarını oluşur.

Her eylem, her oluşum, her enerji kendi kendine ve kendisini devam ettirip kendi kendisini durduran etki titreşim ile bir potansiyel; bir kendi kendine ve kendi üzerine etkileşimle; organize ve re organizeni üsse durumdurlar.

Hayat bu üs sel parça durumlardan seçtiği etki ve tepkileri organizma içinde yalıtır. Yalıtım kendisine yalıtımın içiyle bir iç alan ve yalıtımın dışıyla bir dış alanlı potansiyel durum geçişmesi ve geçişmeyi sınırlayan çeper ortaya koyar.

Yalıtımlı organizma (olan alan) çeperi, diş çevre içinde yalıttığı şeylerin çevreyle bağını ve çevresel aktifleşmesini keser. Bu bir kırpma, süzme, elek hareketidir. Hayatın çevrede yalıttığı eylemi hayat çevre etkileşiminden uzak tutar. Çevre etkilerinden uzaklaşan eylemin üs sel durumlarından pek çoğu sükûnete uğrayıp baskılanır.