YARINLARDA YAŞAM
Ben çok asabi bir insanım bu asabilik nereden kaynaklanıyor bilmiyorum. Ruhumda bir canavar mı var acaba beni kontrol eden veya etmeye çalışan. Şeker hastaları gibiyim ani çıkışlar sergiliyorum. Galiba baba olmayı beceremedim. Galiba ben baba olmayı, fert olmayı, birlikte yaşamayı, birlikte ağlayıp birlikte gülmeyi unutmuş bir birey olarak düşününce buda benim eksik yanım veya zaafım oluyor.
Şiir yazıyorum şair ruhlu bir insan olduğumu düşünüyorum ama Drakula gibi hep vahşi bir yanım var. Bilmiyorum neden acaba Rabbimin emirlerine asi olmadığımı fakat insan ilişkilerinde geçimsiz suratsız yüzü asık bir insan profili sergiliyorum. Ben böyle olmayı geçimsiz olmayı veya da hoşgörüsüz olmayı herhalde hiç istemezdim. Belki de bir dünya imtihanının parçasıyım yüreğime güller ekmek istiyorum fakat bağrıma dikenler batıyor. Hayat sahilini arşınlıyorum ama ayağıma çakıllar batıyor. Bu hoşgörü denen mahlukat bir kez olsun yüreğime uğramaz mı bilemem bari tez zamanda yüreğimden teğet geçmiş olsun.
Ben buyum işte kaba saba laf anlatılamaz aciz, garip, garip ruhlu bir insanım. Gül denilince her zaman dikeni hatırlanan aslında zalim hayatın prangalarına, öksellerine tutulmuş bir bir ruh ve ruhun etrafına pervane olmuş bir nefisin oyuncağıyım.
Dün içerimde bir fırtına vardı bugün ise kasırgalarla boğuşuyorum yarın ise hafif meltemlerle soğuyacak yüreğim.
Ben işlerimde başarmayı yaptığım işin hakkını vermeyi düşünen ama bunun yanında her şeyi birbirine karıştıran panikleyen kaba saba bir insan oldum bu ruh hali bu beden, ağır ağır yüreğime çöküyor.Ahirete göçüvermeden bu bedenim, sevdiklerimi, sevebildiklerimi, sevmeye çalıştıklarımı ve yapmak istediklerimi bu beyaz sayfalı karakaplı deftere yazmak istiyorum.
09.10.2021 Muammer KARS
YORUMLAR
Merhaba,
Derler ki
" insan ne yerse odur ! " ya da " tükettiğin şey beslendiğin şeydir " söz meclisten dışarı, okurun ve yazarın affına sığınarak bir teşbih ile bu durum daha iyi anlaşılacaktır.
Örneğin, doğada ki yırtıcıların avcı kimliğinden midir eti parçalamak kabiliyetleri ? Yoksa et ile beslenen bedenin tekamülü mü onu avcı olmaya ya da avcı kalmaya zorlar ?
Siz şair ve yazar kimliğiniz ile bu pişmanlığınızı, iç eleştirinizi önce kağıda sonra binlerce okurun duygu düşünce dünyasına bu içtenlikle aktarabiliyorsanız elbet değişmek arzusunun tohumunu da içinizde taşıyorsunuzdur kanaatindeyim.
Müstear adınız Dadaş olması hasebiyle de bu konu bende bu çağrışımı yapmış olabilir ama hepimiz biliriz ki doğu insanı et tüketir; etin sindirimi ciddi bir mide asidi yüksek enzim faaliyeti gerektirir sonuç kanda sürekli pompalanan bir ateş nehri varken ister istemez insanın tabiatı asabiyete meyledecektir.
Ezcümle ,
Değerli kalem eğer bir değişimi sahiden istiyorsanız önce perhiz ile başlamanızı bir süre hayvansal gıdalardan uzak durmanızı naçizane tavsiye ederim, saygılarımla