4
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
966
Okunma
Trt de bir dizi var adı Payitaht diye geçiyor döneminin ve belki de Osmanlı devlet soyunun en paranoyak en çok baskı yanlısı ve devleti en işlevsiz hale getiren padişahını öyle bir anlatıyorlar ki sanırsınız adam bir Fatih bir Kanuni Bir Yıldırım Beyazıt. Oysa Osmanlı devletinin yıkımından en çok sorumlu olan isimlerden biri Abdülhamid.
Üstelik kendisi kendinden önceki padişahların yenilik hareketlerini baltalayarak ve sadece kendi adına vakıf bir gizli polis teşkilatı kurarak devletin yöneticilerini bazı paşaları ve muhalif insanları öldürtmesi yada yurt dışına kaçırtması ile de ünlüdür. Az değildir kendileri misal çok okur sarayda yüzlerce ciltlik polisiye serileri olduğu söylenir. İngiliz gazetelerini okumayı sever hatta İngiltere de bir futbol takımına bile yatırım yapmışlığı vardır. Aslında yetenekli ve dirayetli bir adamdır ancak nedendir bilinmez hep sönük kalmış ve sözde denge politikası denen ancak Avrupa’nın hasta Adam Osmanlı diye geçtiği politikayı devam ettirmiştir peki gelelim sözde mükemmel sultan Osmanlının dağılmasını engelleyen arkadaşın döneminde ki büyük hatalara
1. Düyun-u Umumiye (Düyun-u Umumiye-i Osmaniye Varidat-ı Muhassasa İdaresi), 1881-1923 yılları arasında Osmanlı İmparatorluğu’nun iç ve dış borçlarını denetleyen kurumdur.
II. Abdülhamit döneminde kurulmuştur. Sözcük, "Genel Borçlar" anlamına gelir. Düyun-u Umumiye kurulduğu yıldan itibaren, Osmanlı İmparatorluğu’nun ekonomik ve mali yaşamı üzerinde etkili bir rol oynamıştır. İsteyen araştırabilir Osmanlı o dönem Galata bankerlerinden aldığı iç borçları bile ödeyemeyecek duruma gelmiştir. Ülkemizin şu an merkez bankası parasal durumu kısa vade borçlanmaları ve swap borçlanması da yakına patlayınca, muhtemelen Türkiye Cumhuriyeti de borçlarla baya sıkıntı çekecek. Borç almanın sadece IMF ile ilgili olduğunu düşünenler araştırsın baksın
2 1877-1878 Osmanlı Rus savaşı bilinen adıyla 93 harbi Sözde kimi neo Osmanlıcılara göre Osmanlı Abdülhamid döneminde tek parça toprak kaybetmemiştir oysa en büyük yalanlardan biri budur Osmanlı Karlofça anlaşmasından sonra en büyük toprak kaybını Abdülhamid döneminde yaşamıştır 1 milyona yakın Müslüman Türk yerinden yurdundan olup mülteci olmuştur. Rus ordusu bugünün Yeşilköyüne kadar gelmiştir Kars Ardahan Artvin Erzurum gibi şehirleri Ruslar işgal etmiştir Hatta bu şehirlerden Erzurum harici ancak 1921 de geri alınabilmiştir.
3 Şu anda çarşaf onurumuzdur mottosunda gezenlerin Abdülhamid tarafından Çarşafın yasaklandığını bilmemeleri de komiktir. Elbette sultanın yasağı bombalı eylem korkusu ile idi ancak çarşafın dini bir emir olmaması sonucu bu yasağı kolaylıkla almıştı.
4 Theodor Herzl ile görüşme bu konu görüşmenin kesinliği ve para karşılığı Yahudilere toprak satılması ile ilgiliydi kimi tarihçiler Abdülhamid’in Herzl i direk kovduğunu söylese de böyle bir şey yoktur Osmanlı kaynakları sadece Abdülhamid ve Herzl arasında satılacak toprağın yeri konusunda sıkıntı olduğunu söyler. Abdülhamid’in Mezopotamya’yı önerdiğini Herzl’in ise Filistin bölgesini istemesi gibi. Ancak şu an Tel Aviv de yaşayan kimi Yahudilerde direk Osmanlı devleti tapusu olması da konunun farklı bir açısıdır. Yani dizilerde anlatıldığı gibi Padişah yahudilere düşman falan değil di, zaten buna gerekte yoktu. Aynı dönemde İngilizler le anlaşıp Osmanlıya saldıran Kuveyt arapların dan kat kat halis Osmanlı Tebaasıydı Yahudiler. Arap perverlerin antisemitik fetvalarına rağmen ne Osmanlı da ne Türkiye cumhuriyetinde Yahudilerin devlete birebir saldırısı asla olmamıştır.
5. 18 aralık 1897 de Osmanlı Abdülhamid’in sözde çok büyük denge politikası sonucu kazandığı savaşta Masada kaybettiği bir Girit vardır ki Orada ne büyük Türk katliamları olmuştur kim bilir.
Darbe korkusu ile donanmayı haliçte çürüten padişah döneminde Osmanlı Yunan savaşı kazanılmış ama barış masasında Girit bile elden gitmiştir. Sözde özerklik verilen Girit de özerklikten hemen sonra Rumlar Türkleri katletmeye başlamıştır Giritli Türkler Abdülhamid’e defalarca mektup yazıp yardım dilese dahi o dönem Abdülhamid eliyle gazetelerde Girit’i çağrıştırır diye geri kelimesinin kullanılmasını bile yasakladı. ah sultanlar sultanı senin basiretsizliğin ve korkun yüzünden balkanlarda Yunanistan da Girit te yüzbinlerce Türk soykırıma uğradı ama sesin bile çıkmadı. O dönem Girit Türkleri İran Şahına bile Mektup yazıp yardım istemiştir Hatta şah Osmanlıdan daha çok destek vermiştir Girit halkına. Az çok okumayı seven açıp Girit’in özerkliği ve Türk soykırımı hadisesini okusun.
Ha bu arada Kuranda adı geçmiyor diye götürdüğü romlarda afiyet olsun padişaha
fazla da uzatmaya gerek yok aslında Ertuğrul Gaziyi Abbasi prensi kılığında gösteren trt elbette Abdülhamid’i süper kahraman gibi anlatabilir. BU arada Abdülhamid dönemi ve tr’nin şu anki hali bayağı benzer. Güç arzusunda Tarikatlar Gizlenen yazılmayan gerçekler İstibdat nedeniyle Sürekli Göz altına alınanlar Ekonominin kötü bir düzene oturması. Kanser ilaçlarının 46 kat gibi fazlalık bi rakama satılıp oluşan yolsuzluklar.
Osmanlı nazırlarının para sevdası ve Abdülhamid den habersiz yaptıkları yolsuzluklar gibi gibi
neyse liste aslında bayağı uzar
ama Payitaht izleyip sözde Tarihçi özde Fetö yalakası Mustafa Armağan okuyarak Tarih bilinmez gidin Halil İnalcık,İlber Ortaylı, İlhan Bardakçı falan okuyun bir zahmet .