- 348 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Sevgi ve Dostluk Adına
Yerleri doldurulmayacak insanlar vardır, yerine kelime koyulacak cümleler gibi! Yüreğin yüceliğini, ruhun inceliğini, insan doğasıyla birleştiren, insanlığını, yaratıcılığını, yumuşaklığını, ruhsal zenginliğini, anneliğini, eş olma eşdaş olma özelliğini içinden dışına taşıyan, taşırken herkesi o ince ruhuna bastıran, incisede incitmeyen, içine biriktirdiği acılarını ayıp olur, ötekini rahatsız etmeyim diyerek içine gömen ve göme göme kendini öldüren! Bu insanlar; dünyanın en güzel insanlarıdır.
Ama biz yine de böyle insanları tanıdığımıza seviniriz, bu sevinçle yaşamdan bir nevi de olsa tat almaya çalışırız başkasının hayat mutluluğunun tadını kaçırmadan. Bazen insane doğuştan yoksuldur her şeye! Yoksulluk sınırsızdır, içeriği doldurulamayacak kadar da geniş kapsamlı bir kavramdır. Sanat gibi! Yoksulluk her şeye duyulan açlıktır bir nevi! Yoksul oluruz, yoksul kalırız; kitaba, deftere, sevgiye, dosta, ekmeğe, arabaya, eve, bahçeye, bağa, dağa, denize, ormana, göle, güle, dile, bilime, ışığa, anneye, babaya, kardeşe, ablaya, amcaya, teyzeye. Ama bunlarin için de en önemli yer tutan iki yoksulluk vardır; birincisi eksikliğini hissettiğimiz sevgi yoksulluğu, ikincisi yoksulluğunu çektiğimiz “dost yoksulluğu’dur”. Bu iki kriterin olmadığı bir hayat düşünülemez, düşünülmesi dahi insanın yüreğini burkarak ondan acı çekmesine sebep olur. Bu insanlar bize, sırdaş, kardeş, hatta kardeşten de ileride arkadaş olur. Birisini yerine getiremese bile, diğerini icra ederek size acılmış bir yürek kapısı açar. Yüreği bırakmayan el, eller bu ellerdir. Elimizi bırakmayan, her zorlukta, yanımızda olan ve kalan, en ufak kişisel-özel bir değişiklikte, birdenbire değişen yaşam koşullarında yanıbaşımızda olan ve kalan insandır dostumuz, sevdiğimiz ve seveceğimiz yüce gönüllü insan.
Budur can, cana can veren, hayatta dürüstlüğü, iyiliği, güzelliği, nezaketi, saygıyı, vicdanı, hakikati, gerçeği, adaleti, bağlılığı, sadakati, adamlığı, yardımseverliği, merhameti, acıyı, kederi, elemi, yürek sevgisini, gönülden vermeyi, bağlılığın içtenliğini, kısacası hayata mutluluk veren, bu mutluluktan güzellik çıkaran, her şeyi öğreneceğimiz ve öğrenebileceğimiz, öğreteceğimiz, karşılıklı sevgiyi ve saygıyı yaşayabileceğimiz insandı
r sevdiğimiz ve dostumuz. Dost olmak daha sayamayacağım kadar geniş bir perspektifle karşımızda durmaktadır.
Ben, hayatımda çok nadir böyle bir kaç kişiye rastladım, bunlardan birisi maalesef hayatta değil, ama yüreğimde yaşıyor, diğerleri ise hayatta ve yanımda olan dostlarımdır ve yaşamaya devam ediyorlar. Kimse kimsenin yerini dolduramaz. Bu gerçeği de gözardı etmeden ve serzenişlere kapılmadan, sakin bir şekilde yaşamak için geçmişten kopmadan, yürekteki yerlerini sarsmadan, silkeleyip dökmeden daha da derinlerde muhafaza ederek korumaktır dostluk ve sevgi.
Bir birikimdir aslında sevgi de, dostlukta
Bırakmaz insanı asla boşlukta
Alışılmaz, alışamaz insan ikisinin de yokluğuna
Varlığında bile sarlırsın hasretlik adına …
Badem gibidir sağlamlığı,
İmkan vermez kırmaya …
Taşırsın yükünü ömür boyunca,
Boyun ömür olur, dostların omuzunda …
Sevgi yükle heybene, malzeme yerine
O gider sen uzaklaşsan da derine …
Ağırdır yükü sevginin ve dostluğuna
Sığmaz her kucağa
Hissedersin onlar varken
Sırtını bir dağ yamacına dayamışçasına
Sarılırsın, hiç bir şey geriye kalmamışsa da
Anılara …
Sevgi ve dostluk adına
Hakkını vermek gerek bu iki terimin
Bir çocuk saflığında …
Sarılırken dostun ve sevginin boynuna …
H. Hüseyin Arslan - 07.09.2021
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.