- 375 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
ŞAİRİN GÜNLÜĞÜ 24.05.15 (Pazar).
ŞAİRİN GÜNLÜĞÜ
24.05.15 (Pazar)
Kitap fuarına gittim. Her yıl giderim bu fuara. İlimizde başlayan bu fuar geleneği uzun yıllar uzak kaldığım kitap fuarlarını ayağıma getirdi. Öğrenciliğimde gittiğim Tüyap fuarlarını kentime gelmiş görmek beni mutlu ediyor. Ama bir yandan da basılı eser çıkarmamamın acısını hissettiriyor bana.
Neden bu alandan uzak kaldım. Oysa üniversitede yazdım en güzel şiirlerimi. Üniversite aşkım beni öyle derinden etkilemişti ki şiirim kabuğunu çatlatmış, arabesk şiirden gerçek şiire ulaşmıştım.
Kasımpaşa’da otel eskisinde oturduğumuz yıllardı. Ankara’dan gelen misafirim bana öyle demişti. Bu kız seni şair yapmak için yaratılmış. Önceki şiirlerimi de görmüş beni kırmamak için bir şey söylememişti. Sonradan açıkça itiraf etmiş, arabesk şiir tanımın sanırsam o kullanmıştı.
Nice yazar bozuntuları ortalığı kaplamışken benim hala sanal dünyada kalmış olmam bana da ters geliyor. Bengisu sanat kitapçığı yerine o gün ilk şiirlerimi yayınlasa, sonra da diğer kitaplarıma yol açsaydım bugün belki de farklı bir yerde olurdum kuşkusuz.
Ortalık şair ve yazar bozuntularından geçilmiyor. Hepsi kendini dahi ve Üstad sanıyor ve öyle satıyor. Kimi para kazanıyor, kimi şöhret peşinde. Kimi de gününü gün ediyor, etrafını saran aptalların hayran hayran bakışları altında kendinden geçiyor.
Ben bu hengamede okuyucularımdan uzakta, hiç birini tanımayarak yaşıyor, yalnızlık köşemde ömür tüketiyorum. Ama asla hiçbir çalışmadan yılmıyor, okuyor ve yazıyorum. Çeviriler yapıyorum 60 yaşıma rağmen en güzel şiirlerimi yazmaya devam ediyorum.
Siyasiler bile yazarlığa soyunurken ben hala sanal alemde tanınıp okunmaktan, çevremde adam yerine konulmamaktan bıkmıyor, bu sonuçsuz çabayı hiçbir gün bırakmadan sürdürüyorum. Bakalım zaman beni ne kadar taşıyacak. Yoksa unutulup gidecek miyim?
Bengisu sanat kitapçıklarımın Babam tarafından yakılması bana Zarifoğlu’nun İşaret Çocukları’nın yakılmasını hatırlattı. Kendi kaderimin onunla burada birleştiğini görmek bile beni mutlu etmeye yetti.
Bu gün Nuri Pakdil fuardaydı ve kitaplarını imzalıyordu. Ben ona kitap imzalatmadım. Çoğu kitabını yıllar önce satın almıştım zaten. Yeni baskılarını almak istemiyordum. Geçen yıl Hilmi Yavuz gelmiş, ben onun kitabını oradan satın aldığım halde ona imzalatmamıştım. Bu benim şair benliğime hakaret gibi geliyordu bana.
Şimdi destekleyici arıyorum. Kitaplarımı bastırmak istiyorum. Başarabilecek miyim bilmiyorum; başaramasam da o yolda olmak beni sevindiriyor. Ahmet Ümit’te oradaydı. Onun önünde kuyruklar uzadıkça uzuyordu. Onun yerinde olmak ister miydim? Evet elbette. Olabilirdim de. Ama bir şeyleri eksik bırakmıştım ben. Yayın dünyasından uzak kalmıştım. Oysa geleceğin sanal dünyada olduğunmu biliyorum. Bakalım kim kazanacak?
Ahmet KEMAL
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.