- 738 Okunma
- 5 Yorum
- 4 Beğeni
EVLERİNİN ÖNÜ YONCA
Sevgili dostlar merhaba;
Evlerinin önü yonca
Göz kırptı bana Gonca
Aşkımızı anam duyunca
Yürüdük yol boyunca
Böyle şiir olur mu?
Tabii ki olmaz öyle değil mi?
Tıpkı
Bana baktı bizim eşek.
Altına koydum döşşek
Saman koydum önüne
Baş salladı enine
Gibi.
Daha neler neler
Biliyorum tepki gösterenler olacak.
Olsun ne çıkar. Doğru söyleyeni dokuz köyden kovsalarda gerçek bu.
Biraz, ciddiyet ve birazda ruh gerekmez mi?
Allah aşkına nedir bu gayrı ciddiyet?
Şiir şiir olmalı nesir desem nesir değil. Şiir desem şiir değil. Ben okuduğum şiirden ve dolayısı ile şairibden mutlaka yeni bir şey öğrenmeliyim. Hülasası şiirde kültürel bir koku olmalı.
Türkçeden bi haber. İmla kuralı yok. Nokta yok, virgül yok. Özel isimde baş harfe büyüklük yok. Satır/mısra başı büyük harf yok. İç kafiye yok. Ruh yok. Bilgi yok. Yeni bir şey yok. Heyecan yok. O yok bu yok. Daldım, aldım, saldım. Olur mu öyle? Her şeyden önce ruh yok. Mana yok. Anlam bütünlüğü yok. Giriş gelişme ve sonuç yok. Aldım, çaldım, kaldım, buldum, soldum, koydum. Cacık da bile böyle eğri büğrü hıyar yok.
Güzel kardeşim Allah aşkına şiir yazmış olmak için yazma ne olur başka kapıya. Heyecan arıyorsan eğer başka platformlarda sosyal medyada gezin gezin dur.
Yorumu çok alayım, popüler olayım. Batsın öyle popülerlik. Türkçeyi katlettikten sonra. Şöyle bir bak zaten Allah’ın her günü pöpülersin. Al sana pöpülerlik kalite olmadıktan sonra.
Hayat öğrenmektir. Şiir Türkçeye hizmettir. Şiir Türkçeyi düzgün okumak ve düzgün yazmaktır.
Şiir anlamak anlatmak ve öğretmektir. Şiir yaşamak ve yaşatmaktır. Şiirde ruh olmalı. Tıpkı bir roman gibi giriş gelişme ve sonuç olmalı. Bir olayı, bir üzüntüyü ya da bir mutluluğu anlatmalı şiir.Şiir insana mutluluk vermeli ve hayati öğretmelidir. Şiir güldürmeli, ağlatmalı, hüzünlendirmeli ve yaşandığı atmosfere tarihe okuyucusunu taşımalıdır.
Sen al kelimeleri ekle sonu şimdiki zaman, geçmiş zaman ya da çoğul eklerini olduda bitti maşallah.
Yani Allah, yallah, billah ve maşallahı peş peşe getirsen ne yazar bana bir şey anlatmadıktan ve benim ruhumu okşamadıktan sonra.
Bir şair olarak ben sana gıpta etmeliyim alkış tutmalıyız. Sana usta, diyebikmrliyim. Senden çok şey öğrenmeliyim. Bu manada sana saygı duyabilmeliyim.
Popüler olmak için yorum yap. Okumadan beğeni yap. Puan ver. Al gülüm ver gülüm. Adam ne yazdı biliyormusun? Dilersen şöyle bir bak geçmişe doğru. Hiç te hoş olmayan ayıplar bile var. Sende yorum yapmışsın ne yaptığının farkında bile değilsin.
Takip ettiğin kişi bir şiir yüklemiş hemen kopyala yapıştır, beğen beş yıldız oldu bitti. Yapma Allah aşkına. 4 yıldız ver. 3 yıldız ver. Yorumunda neden 4 yıldız olduğunu açıkla. Oku yorumla, anlat övülecekse öv. Eleştir. Bu işler bu kadar da ucuz olmasın
Değer mi hiç. Popüler olsan ne yazar puan alsan ne yazar. Hiç okumadan rast gele yorum yaptıktan sonra.
Acı ama gerçek kalite gün be gün düşüyor.
Bu bağlamda bizim eşeğe latife yapanlar aman dikkat her geçen günde alay konusu oluyorsunuz.
Lütfen şiire ruh ve anlam bütünlüğü akış veriniz. Yoksa çok ayıp başka sosyal platformlara
Ha bir de adam dört bin şiir yazmış. Çok özür dilerim ama hani argoda oha diyorlar adına.
Cumhuriyet döneminin tüm şairlerini toplasan dört bin şiir çıkmaz ne yaptın ağam sen. Öyle ya sonuç belli. Yukarıda yazıyor. İşte öyle şiir.
Önce kalite. Yaklaşık 40 yıldır şiir yazmama rağmen edebiyat defteri. com platformunda yer alan sayıları ender olan ustalatdan çok şey öğrendim.
Tüm ustalara saygıyla
YORUMLAR
Değerli üstadım;
Dün sizin muhteşem (!!!) (komik) şiir(sel)e eşlik edesim gelmişti. Lakin bir kıta da benim eklemem tuhaf olur demiş kararımdan vazgeçmiştim. Aklıma gelen dörtlüğü bugün ekleyeyim de tüm sevenlere, sevip de kavuşamayanlara gelsin temennisiyle paylaşayım dedim.
Evlerinin önü diken
Göz kırptı bana Figen (Ülken/ Birgen/ Gürgen/ Özgen/ Aygen/ olmadı manken)
Alsaydım kırmızı yelken
Gezerdik müştereken
Şiir, edebiyatın bir türü olarak bir tema etrafında yazılır. Diğer edebiyat türleri gibi şiirin de bir planı olmalıdır. Ancak örnekteki gibi olan her uyaklı ve ölçülü metin şiir değildir. Şiirde 'duygu' temel unsur olmakla birlikte 'düşünce' ve 'hayal' de büyük öneme sahiptir. Böyle olunca şiirde 'sanat' ögesi ağır basar ve sözcük seçimi öne çıkar. Gerçekten de şiir, sözcüklerin ahenk oluşturarak bir araya getirilmesiyle oluşur.
Bu sitede okuduğum, usta şairler tarafında kaleme alınan büyük emek verildiğini düşündüğüm şiirlerin daha üst seviyelere çıkartılabilmesini sağlamak amacıyla zaman zaman eleştirel yorum yaptığım veya şaire doğrudan mesaj attığım olmakta. Örneğin; 6+5 duraklı bir şiirde durağa uymayan heceleri belirterek bir alternatif sunduğum, eksik veya fazla hece varsa belirttiğim, şiirdeki mantık hatalarını bildirdiğim çok olmuştur. Şunu ifade etmekte bir mahsur görmüyorum ki bu arkadaşların şiirlerine böyle bir yorum eklediğim zaman mutlaka dikkate aldıklarını, şiirlerinde gerekli düzeltmeleri yaptıklarını, bazılarının teşekkür mesajı attıklarını, yaptığım yorumu ise çoğu zaman etkili yorum olarak belirlediklerini gördüm. Zaten gerçek şairler her zaman eleştiriye açık olurlar.
Bugüne kadar hiçbir arkadaşa engelleme koymadım. Ancak şiirini art niyetim olmaksızın yapıcı mahiyette eleştirdiğim için beni engelleyen dahi oldu. O yüzden değerli üstadım, yıllardır bu sitenin gediklisi olmuş şairlerin kimseyi incitmemek adına çözümü, standart bir yorum belirleyip her şiire kopyala yapıştır yaparak bu yorumu eklemeyi çare olarak bulduklarını düşünüyorum. Ancak böyle olunca da maalesef zamanla birçok şiiri bir dizesini bile okumadan yorumlama alışkanlığı oluşabilmektedir.
Şiirde her mısra -birkaç mısra bir cümle oluştursa da- büyük harfle başlar. Küçük harfle başlatılmış bir mısraın ilk kelimesi veya kelimeleri silinmiş veya yazılmamış zannedilebilir. Ben hem dizenin ilk harfini hem de özel isimleri büyük yazanlardanım. Günümüz şiir kitaplarında ise bu kurala çoğunlukla uyulmamaktadır. Bu nedenle artık böyle bir kural kalmadı denilebilir. Belki de bu sadece yaşı ellinin üzerinde olanların şiirden bir beklentisi olarak kalmıştır. Bu durumu ben eleştiri konusu yapmam, yapılmaması da gerekir, şairin tercihi olarak görürüm.
Şiirde noktalama işareti kullanılması şiiri bana göre boğmaktadır. Günümüz Türk edebiyatında verilen eserlerin kahir ekserinde noktalama işaret ya hiç olmaz ya da çok zorunlu durumlarda kullanılmaktadır. Örneğin; Atilla İlhan şiirleri gibi.
Niceliği ön planda tutup çok sayıda şiire sahip olmak hiç önemli değil. Nitelikli eserler verebilmek daha önemli. Çünkü nitelikli eserler kalıcıdır. Ancak bazı arkadaşlarımız yazınızda belirtildiği gibi dört bin şiir kaleme alarak mutlu oluyorlarsa onlar da öyle mutlu olsunlar. Yeter ki kimse emek hırsızlığı yapmasın. Kaç defa şiirimizi bire bir (hiçbir değişiklik yapmadan) kendi eseriymiş gibi paylaşan kişilerle karşılaştım. Muhakkak başka arkadaşlardan da benzer durumlarla karşılaşanlar olmuştur. Kimse öyle yapmasın da ne ve ne kadar çok şey paylaşırlarsa paylaşsınlar.
Tek mısralık dizelere mısra-ı âzâde denir ki çok büyük bir kelam etmek lazım bunun için.
Örneğin; 'Neler çeker bu gönül söylesem şikayet olur.' (Şeyhülislam Yahya)
Sitem hep âşinâlardan gelür bîgâneden gelmez (Nabi)
Kimimiz öldük, kimimiz nutuk çektik (Orhan Veli)
Maalesef bazı arkadaşlarımız da her gün kendilerine göre böyle sözüm ona mısra-ı âzâde kaleme alıyorlar, çok büyük sözüm ona laf ediyorlar. Peki, aruz vezni kullanıyorlar mı? Hayır. Hece bile yok. Laf olsun beri gelsin.
Ne güzel belirtmişsiniz:
'Popüler olmak için yorum yap. Okumadan beğeni yap. Puan ver. Al gülüm ver gülüm. Adam ne yazdı biliyor musun? Dilersen şöyle bir bak geçmişe doğru. Hiç te hoş olmayan ayıplar bile var. Sende yorum yapmışsın ne yaptığının farkında bile değilsin.
....
Değer mi hiç. Popüler olsan ne yazar puan alsan ne yazar. Hiç okumadan rast gele yorum yaptıktan sonra.'
Bu durum 'şair-i ekber' olduğunu hissetme durumudur. Aslında bunun çok kolay bir yöntemi var. Önce içinde 'harika, harikulade, muhteşem, çok beğendim' gibi sözcüklerden bol olan bir yorum kalıbı oluştur. Bu yorumu sitede her gün yayımlanan iki-üç yüz civarı şiirin yorum kısmına kopyala yapıştır yaparak bir de beş yıldız vererek ekle. Onlardan dörtte biri geri dönüş yapsa olursun en popüler. Olmadı henüz yorum eklemeyenlere mesaj at, telefon et... Kimse hatır kıracak değil ya. Ben bu konuyu da eleştirmiyorum. İsteyen istediği gibi davransın.
Bir de bir ipucum var popülerlik yolunda... Şiiri paylaşır paylaşmaz 'şiirime yorum yapan yapmayan herkese teşekkür ederim' ya da başka bir cümleyle kendi şiirinize bir yorum ekleyin ki hemen öne çıkasınız, 1-0 önde başlayasınız:))
Tekrar yazınızdaki şu cümleyi hatırlatmakta yarar var:
'Değer mi hiç. Popüler olsan ne yazar puan alsan ne yazar. Hiç okumadan rast gele yorum yaptıktan sonra.'
'Sonuç itibariyle şu iki sorudan hangisiyle karşılaştığımızdır şairlik;
-Şiirlerimi yayınevinizde nasıl yayınlatabilirim?
-Şiirlerinizi yayınevimizde yayınlamak ister misiniz?
Saygılarımla.
Sakin Karakaş
Çok güzel bir konuya değişmişsiniz hocam öncelikle teşekkür ederim kaleminize sağlık, bu konuda bende ziyadesiyle üzgünüm her gün yüzlerce şiir paylaşılıyor bir çoğuna tabii ki şiir denir ise bazen vakit bulduğumda bir gözden geçiriyorum paylaşımları ne yazık ki karşılaştığım tablo içler acısı, bir cümle yazıp şiir diye sunan, hece ölçülü şiir yazdığını zannedip kural ve kaidesinden bir habersiz yazdığı dörtlükleri şiir diye yayınlayan ve bu paylaşımlara övgüler dolusu yorumların olması hiç etik değil, hatta okunmadan yapılan yorumlar bir hayli enteresan ver gülüm al gülüm oysaki on değil yüz yorum alsan ne olacak şiir gibi şiir olmadıktan sonra zaten şiire sevdalı biri o şiiri okumadan yorum yapmaz ikincisi bir üstad şiirdeki hatayı görür ve eleştirel olarak yorumda yapar ve yapmalıda hatalar bildirilmeliki o hatalar bir daha tekrarlanmasın ve eleştiriye de açık olmalı şair bu onun aleyhine değil lehine olacaktır, bir kaç gün öncesi bir üstadın ölümsüz eserini kelimeleri alt alta yazarak ben bu şiiri serbest şiir olarak yazdım ve paylaştım diyordu, tesadüf okuma fırsatı buldum ve bu durum beni o kadar üzdüki tabii ki tepkimi yorumda bildirdim onun üzerine şiir paylaşımdan kaldırıldı bu şahsın sayfasında 2000 küsüratı aşkın şiir görünüyordu, her gün şiir yazmak maharet değil önemli olan şiire duyguyu verebilmek kurallarıyla her dizeyi ilmek ilmek işlemek, eğer bunlar yok ise zaten oda şiir olmaz, duygunun geçmediği şiir ham olur ve bir şiir demini almalı, tekrar tekrar gözden geçirilmeli, her yazılan şiir değil her yazanda şair değil...
Birkez daha teşekkür ediyorum Üstadım böyle bir yazı paylaştığınız içinde sizi yürekten kutluyorum.
Huzurla kalın saygılar
Sakin Karakaş
Haklısınız hocam mutlak bende hatalar yaptığımı düşünüyorum ve elimden geldiğince düzgün olmasına gayret ediyorum ama dediğiniz gibi öyle şiirlere rastlıyorum ki bu bir şiir mi yoksa düz yazımı acaba dediğim oluyor. O zaman yazı formunu kullansın niye şiir bölümünde yazıyor diyorum. Bu bir örnek daha neler görüyor insan ama önce kendime bakmaya çalışıyorum tabi. Bu özeninizi ayrıca kutluyorum.