Nebimiz Muhammed Kur’an’a uymuş ve kendisine vahyedilenden başkasına uymayacağını söylemiş Müslümanlardanda Kur’an’a uymalarını istemiştir. Fakat müşrikler ve münafıklar sonradan Kur’an’ı arka plana itebilmek için hadis, kıyas ve icma uydurmuşlar gerçekteyse hadislerdeki bilgilerin büyük kısmı Nebimiz Muhammed’e atılan iftiralarla doludur. Kıyas yoluylaysa İslam’a sokulan hükümlerin birçoğu uydurma kural , yasaklar ve yanlış Kur’an yorumlarıdır. İcma ise çoğu zaman İslam’a aykırı, hurafelere, batıl örf , âdet ve geleneklere dayalı yanlış inanç, hüküm ve Ortadoğu kültürünü yansıtan geleneksel uygulamalardır. İslam’da tek geçerli kaynak Kur’an olup Kur’an dışında yol tutanlar mezheplere ve cemaatlere bölünmüşler ve herbirisi kendi yoluyla övünüp sevinmekte diğer yollarınsa sapkın olduğunu düşünmektedir. Halbuki bu şekilde parçalara ayrılanlar Kur’an’da şöyle eleştirilmektedir:
Kovulmuş Şeytandan Rabbime Sığınırım
Rahman ve Rahim Allah’ın Adıyla
" Gerçek şu ki, dinlerini parça parça edip kendileri de gruplaşanlar sen hiçbir şeyde onlardan değilsin...(En’am Sûresi 159. ayet)
Hadislere uyan cahil insanları Kur’an’a çağırdığımız zaman buna şiddetle karşı çıkmaktalar üstelik bizlere hakaretler bile etmekteler bizim ailemiz dedelerimiz hep bu yoldaydı onlar doğruyu bulamadıda siz mi buldunuz demektedirler gerçekteyse bu şekilde Allah’ın indirdiklerine uymayıp atalarına uyanlar Kur’an’da şöyle eleştirilmektedirler:
"Ne zaman onlara: "Allah’ın indirdiklerine uyun" denilse, onlar: "Hayır, biz atalarımızı üzerinde bulduğumuz şeye uyarız" derler. Ya atalarının aklı bir şeye ermez ve doğru yolu da bulamamış idiyseler?"(Bakara Sûresi 170. ayet)
Yine Kur’an’ın yeterli , açık ve anlaşılır olduğunu bizzat Allah söylemektedir.
"Kendilerine okunmakta olan Kitabı sana indirmemiz onlara yetmiyor mu?"(Ankebut Sûresi 51. ayet)
"Allah’tan başka hakem mi arayayım? Oysa O, size Kitabı açıklanmış olarak indirmiştir. " (En’âm Sûresi 114. ayet)
"Biz Kitap’ta hiçbir şeyi noksan bırakmadık."(En’am Sûresi 38. ayet)